Özellikle bu sıralar beden ve ruh dengeniz olumsuz etkileniyorsa, sandığımız kadar masum olmayan mevsim geçişlerinden etkileniyor alabilir.

Yaz aylarından kalma gündüzler, kış mevsimin getirdiği akşam soğukları, hem fiziksel hem de ruhsal dengenizi altüst edebilir. Dört mevsimin yaşandığı bir coğrafyada yaşıyor olabiliriz ama çoğumuzun bu döngüye alışabildiği söylenemez.

Öncelikle vücudumuz bu geçişlerden etkilenmeye başlıyor. Yavaş yavaş geride bıraktığımız yaz mevsiminden kalan alışkanlıklarımız ne kadar izin vermese de yeni bir düzen için vücudumuz sinyaller vermeye başlıyor. Soğuk algınlığı, ortalama sıcaklıkların düşmeye başladığı sonbahar aylarında ve soğukları en net şekilde hissettiğimiz kış aylarında sık sık görülebilir. Fakat ilkbahar mevsimindeki ısı değişiklikleri de soğuk algınlığına neden olabilir. Bunun yanında; grip, astım, alerji, depresyon gibi rahatsızlıklar da bu geçişlerde dikkat etmemiz gereken önemli rahatsızlıklardandır.

MEVSİM GEÇİŞİ HASTALIKLARINDAN KORUNMAK İÇİN NELER YAPMALIYIZ?

Öncelikle vücudumuzu dış etkenlere karşı savunma mekanizmasını geliştirmek için bağışıklık sistemini güçlendirmeliyiz.

Bunun için beslenme ve uyku düzeninize dikkat etmeli ve spor yapmalısınız. Eğer kolay hastalık kapabilen bir bünyeniz varsa özellikle yaz aylarından sonbahara geçişte doktor kontrolüne gitmenizde ve doktor önerisi ile bağışıklık sistemini güçlendirici takviyeler almanızda yarar var.

Günlük su tüketiminize dikkat ederek hem zehirli maddeleri vücudunuzdan atabilir hem de organlarınızın sağlıklı bir şekilde çalışması için ihtiyaç olan kaynağı bedeninize sunmuş olursunuz.

Her zaman olaması gerektiği gibi bu aylarda da kişisel temizliğimize dikkat etmeli, mikropları kendimizden uzak tutmalıyız. Unutamayalım, her mevsimin kendisine özel bir güzelliği vardır. Kendimize mümkün olduğu kadar özen gösterip, bu güzellikleri yaşamak bizim elimizdedir