“Özellikle bu dönemlerde bağışıklık sistemini güçlü kılmak en gerekli önceliğimiz. Bu yazımda sizlere bağışıklık sistemini koruyucu özelliği yönüyle tarihin en eski şifa kaynakları arasında yer alan bir mucizeden, propolisten bahsetmek istiyorum.

 İLK OLARAK PROPOLİS NEDİR?

Propolis kelimesini ele alacak olursak kökeninin Yunanca olduğunu ve anlamının şehrin savunması demek olduğunu görürüz. Propolis, arıların kovanlarını dış etkenlerden koruma iç güdüsüyle yaptıkları reçinemsi bir maddedir. Bu madde kovan boşluklarının davetsiz misafirlerin mumyalanarak kovan içi girişlerine izin verilmemesi amacıyla yeryüzünün en eski sakinleri olan arılar tarafından üretilmektedir. Arılar bitkilerin bazı kısımlarından, tomurcuklardan reçine toplayarak bunlları kendi enzimleri ilem sindirir. Daha sonra balmumu ile birleştirerek propolisi oluştururlar. Yöreden yöreye arı mumu, arı yapışkanı, laden, eğil mumu, eğer mumu gibi isimlerle bilinmektedir.

Propolisin farklı bölgelerde farklı kimyasal bileşimlere sahip oluşu onun antibakteriyal (bakteri üremesini engelleyen), antifungal (mantarların üremesini engelleyen), antiviral (virüslerin zararlı etkilerini önleyen), antiparazitler (parazitleri öldüren), antiinflamatuar (enflamasyonun ilacı) gibi özelliklerini farklılaştırmaz.

 PROPOLİSİN İÇERİĞİNE BAKACAK OLURSAK

Propolisin içeriği toplandığı bölgeye ve mevsime göre değişkenlik gösterir. Büyük oranda polifenoller olmak üzere, 180’den fazla bileşik propolisin bileşeni olarak tanımlanırken içeriğinde birçok madde günümüzde halen bilinmemektedir.

Başlıca polifenolleri, fenolik asit ve esterleri, fenolik aldehidler, ketonlar ile birlikte flavonoidler oluşturmaktadır. Propolisdeki diğer bileşikler aromatik asitler (%5-10), iz elementler açısından zengin bir kaynak olan polen taneleri, mum (%30-40), reçine ve uçucu yağlardır.

 PROPOLİS TÜKETMENİN FAYDALARI

Yapılan araştırmalar propolisin bağışıklık sistemini destekleyici etkisiyle soğuk algınlığı ve grip gibi rahatsızlıkların iyileşmesine yardımcı olduğunu gösterir. İçeriğinde yer alan bioflavonoidler ise virüslere karşı etkin koruma sağlar. Ağız içi bakteri oluşumunu azaltır, diş etlerinde var olan bazı rahatsızlıkları iyileştirmeye yardımcı olur. Helicobacter pylori gibi mide mukozası olan yerlerde enfeksiyona sebep olan mikroorganizmalar ile mücadele etmenin yanı sıra ülseratif kolit, ülser, mide ve bağırsak kanserleri gibi çeşitli gastrointestinal sistem rahatsızlıklarına karşı koruma sağlayarak bu hastalıkların tedavi sürecine destek olur.

 PROPOLİS KULLANMANDAN ÖNCE DİKKAT EDİLECEKLER

Özellikle güvenilir ortamlarda elde edilmiş güvenilir bir şekilde sulandırılmış propolis kullanmanızı tavsiye ederim
Arı ürünlerine karşı alerjisi olan kişiler tüketmemelidir.
Propolisin içeriğinde yer alan doğal bileşenlerden bazıları kanın pıhtılaşmasını yavaşlatabilir. Bu bağlamda şikayetiniz bulunuyorsa mutlaka kullanmadan önce hekiminize danışmalısınız.
Özellikle astım gibi solunum rahatsızlığı olanların, emziren anne ve gebelerin hekimlerine kullanmadan mutlaka danışmalarını öneririm.
Güvenilir dozu miktarınca tüketilmesi, yüksek miktarda tüketiminden kaçınılmasını öneririm.”