Osmaneli Belediye Başkanı YMM Münür Şahin, gazetemize bir ziyaret gerçekleştirerek Osmaneli ile ilgili birçok proje hakkında değerlendirmelerde bulundu. Başkan Şahin, Osmaneli’deki yaşam kalitesinden, turizme, tarıma, sanayiye ve kültürel faaliyetlere kadar birçok konudaki projelerini anlattı. Seçildiği günden itibaren Osmaneli’ye kazandırdığı birçok yatırım ile göz dolduran Başkan Şahin, bu süre zarfında birçok icraatı gerçekleştirerek Osmaneli’nin gelişmesine büyük katkı sağladı. Şahin, gazetemize 4 başlık altında topladığı konulara ilişkin hedeflerini anlattı. Yaşam kalitesini niçin artırmayı planlıyoruz? Belediye’ye ilk geldiğimizde hedefler belliydi. Bir tanesi Osmaneli’nde yaşam kalitesini arttırmaktı. Yaşam kalitesini niçin artırmayı planlıyorduk? şimdi bu Bilecik içinde, diğer ilçeler içinde geçerli. Bir fabrikanın yöneticisi geldi bizim orayı beğenmiyordu İznik’te, Bozüyük’te kalıyordu. Parkı yok, spor yapacağı alan yok, altyapı çok iyi değil. Öncelikle ilçeyi yaşanabilir bir konuma getirelim dedik. Buna ilişkinde altyapı ile ilgili bütün çalışmaları bitirdik. Şu anda Osmaneli’de çok büyük parklar yaptık. Sakarya Nehri’nin kıyısını çok iyi kullandık. 6 kilometrelik bir alanda yürüyüş parkuru yaptık, spor tesisleri yaptık. Yani yaşam kalitesini artırma yönünde çok yol katettik ve şuanda İznik’e giden yok mesela. Gitmedikleri gibi Geyve’den, Bilecik’ten geliyorlar ve hafta sonunu bizim orada geçirenler çok fazla. Mesela ilçemize bir doktor geldiği zaman ne yaparım diye düşünmüyor. Tenis oynamak istiyorsa bedava kort var, futbol oynamak istiyorsa bedava halı saha var, basket oynamak istiyorsa basket sahası var. Osmaneli’de şuanda mesela iki tane saha var, bir tanesi sentetik saha, bir tane çim saha. Son yaptığımız turnuvayı bu sahalarda yaptık. İstanbul’dan gelen takımlar buraya hayran kaldı. Yaşam kalitesini Osmaneli’de belli bir noktaya çektiğimizi artık herkes geldiği zaman görebiliyor. Mezbaha tesisimizi tamamladık, et konusunda bir atılım oldu. Lefke et var, kahraman et var. Yine buna nazaran et lokantaları açıldı, Köfteci Yusuf’a artık Osmaneli’nden çok giden yok. “1075 yılından günümüze, kesintisiz Türk kenti Osmaneli” İkinci hedefimizde turizmde öne çıkmaktı. Bu anlamda da Osmaneli’nde turizm açısından, öncelikle tarihini tam olarak ortaya koymak gerekiyordu. Şimdi bizim tarihimiz çakmaydı. Ben bunu söylediğim zaman bazen kızıyorlar ama, birisi bir şey yazmış, diğeri kopyala yapıştır yapmış. Şimdi biz bu konuda çok detaylı çalışma yaptık. Üniversitelerle işbirliği içerisinde ve Osmaneli’nin gerçek tarihini ortaya çıkarttık. Gerçek tarihine de baktığımız zaman Türklerin tabi ilk Osmaneli’ye geliş tarihleri 700’lü yıllarda başlıyor. Ondan sonra Peçenekler ile devam ediyor.1050’li yıllarda Osmaneli tabi çok Türk göçü alıyor. Mesela bulgularda Ortodoks bir Türk’ün babasının hayrına bir çeşme yaptırdığını tespit ettik. 1075’de de Selçuklular İznik’i almak üzere yola çıktıklarında öncelikle Osmaneli’yi alıyorlar ve ilk defa tarihinde Türk hakimiyeti Osmaneli’de 1075 yılında başlıyor. Ve 1075 yılından da bu zamana kadar Osmaneli bir Türk kenti, bunun kayıtları mevcut. Mesela Haçlı Seferleri sırasında İznik kaybedilmiş ama Haçlı Seferleri’nin yolu Osmaneli’nin dışından geçiyor, bunları kanıtladık. Şimdi biz slogan olarak şunu kullanıyoruz, “1075 yılından günümüze, kesintisiz Türk kenti Osmaneli.” Buda tabi bize ayrı bir değer kattı.Sonrası tabi 1308’de Osmanlı İmparatorluğu’na dahil olması, savaşsız bir şekilde, çünkü Balaban Gazi, Balaban Çavuş Osmaneli’li. Şuanda Belediye’nin tarihi 25 tane konağı var. Bunların 20 tanesini değişik fonları kullanarak Belediye’nin kasasından para çıkmadan aldık. Bugün bu konakların bir tanesi 500 bin lira civarında. Bu çalışmalara Ytong Fabrikası, Bien Seramik gibi fabrikalardan da destek alıyoruz. Yine restorasyon çalışmalarında İşkur’u kullanıyoruz, turizmde de belli bir çizgiye geldik. Dolayısıyla turizmde artık belli değerleri de ortaya çıkarttık mesela, Osmaneli’de 3 tane köprü var. Bir tanesinin yapılış tarihi bile belli değil, antik çağlarda yapılmış bir köprü. Yine bir tanesi Romalılar döneminde yapılmış bir köprü, diğeri ise taş köprü kimilerine göre Mimar Sinan döneminde, kimilerine göre antik çağdan kalan bir yapı. Birde tarihi eserlerde şunu öğrendik, diyelim Osmaneli’de Romalılar’dan kalma bir ev var, sonra Osmanlılar dönemine geçmiş, onlar restore etmiş, bu konaklar böyle bakım ve onarımla günümüze kadar gelmişler. Bu evlerin tarihleri çok eski, mesela 1000’li yıllara giden papazın evi var.Onu çok orijinal bir şekilde restore ettik, bunları yaparken de üniversitelerle en fazla işbirliği yapan biz olduk. Yine İçmeler Projesi var, onu da Kalkınma Ajansı’yla birlikte yaptık. İstanbul Üniversitesi, Şeyh Edebali Üniversitesi katkılarıyla İçmeler şu anda devasa bir tesis durumuna geldi ve yerel yönetimler de ödül aldı. “Tarımda ürün çeşitliliğini ve pazar olanaklarını artırma hedefi koyduk” Üçüncü hedefimiz ise çok eleştirilen tarım ile ilgili. Bunu biliyoruz bir tarımda pazar payını artırmak lazım, ürün çeşitliliğini artırmak lazım.Tarımda da şöyle bir hedef koymuştuk, ürün çeşitliliğini ve pazar olanaklarını artırmak gibi bir hedef koymuştuk. Bu anlamda da baktığımız zaman, tarımla ilgili Beşevler Köyü’nde bir paketleme tesis yaptık. Şimdi 30 alıcılık bir hal tesisi yapıyoruz. Bakanlıklılardan izinlerini aldık, bu çok önemli bir olay, yine bunu yaparken de üniversitelerle işbirliği yapıyoruz. Osmaneli’de tropikal mevsimde yetişen ürünler hariç her türlü meyve, sebze yetişiyor, bir taraftan da çiçekçilik peyzajını ön plana çıkartmaya çalışıyoruz. “Sanayileşmede Türkiye’de de bir ilki gerçekleştirdik” Dördüncü hedefimiz ise sanayileşerek büyümek. Osmaneli’nin bu alanda da büyümesi gerekiyor. Organize Sanayi Bölgemizde bir ilki gerçekleştirerek sanayi parsellerini ürettik. Türkiye’de de bir ilki gerçekleştirdik ve bu konuda da son noktaya geldik. Bien Fabrikası Osmaneli’de 686 bin metrekare yeraldı. Fabrika yöneticileriyle görüşme içerisindeyiz. Buraya büyük bir tesis kurma planları var. Buradaki amaçları ise, bütün tesisleri ilerleyen dönemlerde burada oluşturmak ve yeni yatırımları burada yapmak. Bunun dışında, Tayraş var. Tayraş artık yatırıma başlıyor, yaklaşık 150 bin metrekarelik bir alan üzerine tesis kuruyorlar ve 1.500 kişiye kadar giden bir çalışma olacak. Bunun dışında bir tane alüminyum fabrikası döküm üzerine yatırım yapmaya başladı. Yani baktığımız zaman sanayi anlamında tesislerde çalışan kişi sayısı 500’ü aştı. Organize Sanayi Bölgesi’ndeki bazı süren davalar ile ilgilide, Belediye’nin dışında bir sanayi bölgesi oldu 5 tane fabrika faal olarak çalışıyor. Burada yine Akgün Seramik olayı var. Bu davada şuanda Yargıtay’da, inşallah o da kısa bir süre içerisinde sonuçlandığında 300 bin metrekarelik bir yer daha sanayiciye verilebilecek bir konuma gelecek. Bu hedeflerimizde de planlı programlı gidiyoruz.” Osmaneli’de arzu edipte yapmak istediğiniz bir projeniz var mı? sorumuza ise Belediye Başkanı Münür Şahin, “TOKİ ile çok özel bir projemiz var. Osmaneli’nin merkezine, mimarisine uygun 100 konut 11 tane dükkan projesi inşallah yakın zamanda bitecek. Bu proje bir ay içerisinde satan bir proje oldu. Şu anda dükkanlar hariç, hepsini sattık. Osmaneli’de çok şey yaptık ama hedeflerimiz anlamında daha yapacağımız çok şey var. İleriki dönemlerde bir de 300-400 konutluk Osmaneli Konakları gibi bir proje oluşturup, burada Osmaneli’de yaşayan yeni yerliler türetmeyi düşünüyoruz.”