Bilecik’in Yenipazar ilçesine bağlı Yukarı Boğaz ve Aşağı Boğaz köylerinde son günlerde ortaya çıkan şap hastalığı, bölgedeki üreticileri endişeye sevk etti. Hastalığın yayılma riski, yalnızca bu iki köyü değil, Bilecik genelindeki hayvancılık ve tarım sektörünü de yakından ilgilendiriyor.
Yeniden Refah Partisi Bilecik İl Başkanı Cafer Arslanboğa, konuyu yakından takip ettiklerini belirterek devletin bir an önce bölgeye destek sağlaması gerektiğini vurguladı.
Arslanboğa açıklamasında, “Bu hastalık sadece sağlık sorunu değil, aynı zamanda milli üretim meselesidir. Hayvancılık ve tarım ülkemizin bel kemiğidir. Eğer üreticimiz zarar görürse, et ve süt fiyatları artar, vatandaşın sofrası daralır.” ifadelerini kullandı.
Arslanboğa, hastalığın kontrol altına alınması için hızlı aşılama, üretici zararlarının karşılanması ve sıkı tedbirlerin şart olduğunu vurgulayarak, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Bilecik’in Yenipazar ilçesine bağlı Yukarı Boğaz ve Aşağı Boğaz köylerinde son günlerde ortaya çıkan şap hastalığı hepimizi derinden üzmüştür. Bu hastalık, sadece o köylerdeki üreticimizin değil, bütün Türkiye’deki çiftçilerimizin ve hayvancılıkla uğraşan kardeşlerimizin geleceğini yakından ilgilendirmektedir.
Bizler Yeniden Refah Partisi olarak, bu meseleye sadece bir sağlık sorunu olarak değil, aynı zamanda milli bir üretim meselesi olarak bakıyoruz. Hayvancılık ve tarım ülkemizin bel kemiğidir. Eğer üreticimiz zarar görürse, et ve süt fiyatları artar, vatandaşımızın sofrası da daralır.
Bu sebeple devletimizin ivedilikle bölgeye sahip çıkması, aşılamaları hızlandırması, üreticimizin zararlarını karşılaması ve hastalığın yayılmasını önlemek için sıkı tedbirler alması elzemdir. Bizim anlayışımıza göre milletin alın terini korumak, en az sınırlarımızı korumak kadar önemlidir.
Yukarı Boğaz ve Aşağı Boğaz’daki üreticimizin yaşadığı bu sıkıntı hepimizin ortak meselesidir. Yeniden Refah Partisi olarak söz veriyoruz ki, iktidarımızda hayvancılık ve tarım gerçek anlamda milli politikalarla korunacak, çiftçimiz ve üreticimiz hak ettiği değeri görecektir.
Bugün köylümüzün sesine ses, derdine derman olmak; yarın güçlü, üretken ve kendi kendine yeten bir Türkiye’nin temelini atmak demektir."
