Yeminli Mali Müşavir Münür Şahin, Türk toplum yapısında yaşanan değişimlere dikkat çekerek, özellikle gençler arasında hızla yaygınlaşan inançsızlık ve ahlaki çözülmenin ciddi bir tehdit haline geldiğini vurguladı. Şahin, bu tehlikeli gidişata karşı aile, eğitim ve dini kurumların birlikte hareket etmesi gerektiğini belirtti.

“Toplumsal Yapımız Bozuluyor”

Geçmişte Türk halkının yüzde 99’unun Müslüman olarak tanımlandığını, bugün ise bu oranın yüzde 89’a gerilediğini ifade eden Şahin, gençler arasındaki inançsızlık oranının ise çok daha yüksek olduğunu belirtti. Necmettin Erbakan Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmayı örnek gösteren Şahin, 17-25 yaş grubundaki gençlerin yüzde 17,2’sinin deist, ateist ve benzeri görüşleri benimsediğini söyledi.

“Toplumumuz, özellikle gençlik ciddi bir yönelim kaybı yaşıyor. Bu değişimin temelinde değerler sistemimizin aşındırılması yatıyor,” dedi.

“Bazı Siyasetçiler Bu Gidişattan Memnun”

Münür Şahin, bazı siyasilerin inanç karşıtı ve toplumun değerlerine aykırı açıklamalar yaparak, bu tehlikeli gidişattan siyasi rant sağlamaya çalıştığını iddia etti. “Çocukluğumuzda camilerde, Kuran kurslarında sadece dini bilgiler değil; ahlak, saygı, sevgi, yardımlaşma gibi temel değerleri de öğrenirdik. Bugün bu değerlerin yerini sosyal medya üzerinden yayılan yozlaşmış fikirler alıyor,” ifadelerini kullandı.

“Aile Yapımız Hedef Alınıyor”

Toplumun temel direği olan aile yapısının dış kaynaklı projelerle sarsıldığını vurgulayan Şahin, özellikle LGBT+ propagandası, uyuşturucu kullanımı ve sosyal medya manipülasyonları üzerinden gençlerin hedef alındığını söyledi.

“ABD ve Rusya gibi ülkelerde bile sınırlandırılan bazı sapkın akımlar, ülkemizde özgürlük adı altında yaygınlaştırılmaya çalışılıyor. Bu akımlar Türk aile yapısını derinden tehdit ediyor. Bu bir özgürlük değil, bir dayatmadır,” diye konuştu.

“3 Kurum Çok Kritik Rol Oynuyor”

Münür Şahin, çocukların ve gençlerin korunması için üç ana kurumun etkili çalışması gerektiğini vurguladı:

Aile, Eğitim Kurumları, Diyanet İşleri Başkanlığı kurumlarının eş güdüm içinde çalışarak gençlere hem manevi hem de akademik olarak yön göstermesi gerektiğini belirten Şahin, “Geleceğe umutla bakmak istiyorsak bu üç sac ayağını sağlam kurmak zorundayız,” dedi.

“Türkiye Yüzyılı İçin Gençliğe Sahip Çıkmalıyız”

Gelecekten umutlu olduğunu belirten Şahin, gençlerin teknoloji, bilim ve sanayi alanlarında gösterdiği başarıların Türkiye’nin geleceği için umut verici olduğunu ifade etti. İHA’lar, SİHA’lar, yerli otomobil ve savunma sanayii ürünleri gibi gelişmelerin arkasında inançlı, milli değerlerine bağlı bir gençliğin olması gerektiğini söyledi.

“Gençlerimizi kişisel çıkarlarımız için değil, Türkiye’nin hedefleri için yönlendirmeliyiz. Bilgili, inançlı ve güçlü bir nesil inşa ederek Türkiye Yüzyılı hedefimize ulaşabiliriz,” şeklinde konuştu.

Kaynak: NEVZAT KAPTAN