2024 yılı vergi rekortmenleri listesi açıklandı. Listenin detayları dikkat çekici bir tabloyu ortaya koyarken, Yeminli Mali Müşavir Münür Şahin, bankacılık sektörünün bu listede ilk sıralarda yer almasının Türkiye ekonomisi açısından ciddi bir tehdit oluşturduğuna dikkat çekti.

Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından açıklanan 2024 yılı gelir ve kurumlar vergisi rekortmenleri listesi kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Listenin üst sıralarında bankaların ve bazı büyük grupların yer alması dikkat çekerken, bu gelişmeye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yeminli Mali Müşavir Münür Şahin, Türkiye’de finansal sistemin ekonomi üzerindeki baskısına vurgu yaptı.

Bankacılık Kârda, Ekonomi Zorda

Münür Şahin, kurumlar vergisi listesinde ilk üç sırada bankaların yer almasının, bankacılık sektörünün aşırı kârlı yapısını net biçimde ortaya koyduğunu belirtti. İlk 10 şirketten 6’sının bankacılık sektöründen olması, ekonominin diğer kesimlerinin ise büyük bir baskı altında olduğunu gösteriyor.

“Bankalar yüksek kârlar açıklarken; sanayici, esnaf ve halk ciddi bedeller ödüyor. Şirketlerin en küçük mali zorluklarında, ellerinde sağlam teminat ve ipotek olmasına rağmen bankaların tahsilata yönelmesi birçok markanın batmasına yol açıyor,” dedi.

Kamunun Vergi Başarısı Gurur Verici

Şahin, vergi sıralamasında savunma sanayi, enerji, inşaat, maden ve rafineri gibi alanlarda faaliyet gösteren şirketlerin yanı sıra kamuya ait dört şirketin de ilk 10’da yer almasının olumlu bir gelişme olduğunu ifade etti. “Kamu şirketlerinin verimli yönetilmesi hâlinde ciddi kâr ve vergi katkısı sağlayabileceğini görüyoruz. Bu, ekonomimiz açısından moral verici” değerlendirmesinde bulundu.

Gelir Vergisinde Tanıdık İsimler

Gelir vergisi listesinde ise savunma sanayi yatırımlarıyla öne çıkan Selçuk ve Haluk Bayraktar, Koç Grubu ortakları Rahmi, Ömer ve Ali Koç ile Rönesans Holding ortağı Erman Ilıcak ilk sıralarda yer aldı. Bu isimlerin geçtiğimiz yıl da benzer şekilde listenin üst sıralarında bulunması, büyük sermayenin gelir paylaşımındaki payını ortaya koydu.

Bankacılığın “Maliyet + Kâr” Yaklaşımı Ekonomiyi Zorluyor

Münür Şahin, bankaların “maliyet + kâr” modeliyle çalıştığını, ancak bu yaklaşımın krediye ulaşmak isteyen işletmeler için yüksek finansman maliyetine yol açtığını belirtti. Bu durumun özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeleri zor durumda bıraktığını vurguladı.

“Bankalar, sağlam teminatlara rağmen kâr hırsıyla hareket ediyor. Şirketlerin üzerine adeta zebani gibi çökülüyor. Bu anlayış değişmeden reel sektörün nefes alması zor,” dedi.

Münür Şahin2

“Herkes Bankalara Çalışıyor” Uyarısı

Şahin, tüm ticaretin neredeyse banka sistemi üzerinden yürütüldüğü bir düzende, bankaların masraf, komisyon ve faiz yüklerini artırarak kârlılığını sürdürdüğünü; ancak bu maliyetin hem satıcıya hem de tüketiciye yansıdığını ifade etti.

“Bankalar büyürken, halk küçülüyor. Esnaf gelir elde ettiğini sanıyor ama sonunda evinin yolunu zor buluyor. Bu çarpık düzen sürdürülebilir değil,” açıklamasında bulundu.

Artan Konkordatoların Temelinde Bankalar Var

Son dönemde artan konkordato ilanlarının arkasında da bankaların sert tahsilat politikalarının yattığını söyleyen Şahin, “Kar eden ya da etme potansiyeline sahip şirketler bile bu yükün altında eziliyor. Bankalar acımasız yaklaşımlarını gözden geçirmeli, finansal istikrar ancak tüm tarafların dengeli davranmasıyla sağlanır” dedi.

Kaynak: HARUN KAYMAZ