CHP Bilecik İl Başkanlığında düzenlenen basın toplantısında konuşan CHP Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, Kahramanmaraş merkezli büyük deprem sonrası yaşanan gelişmeler ve aksaklıklar hakkında açıklamalarda bulunurken, Kızılay’ın AHBAP’a yaptığı çadır satışına da tepki göstererek, “AFAD Genel Müdürlüğü 2019 İzmir depreminden sonra bir tek çadır siparişi Kızılay'a vermemiş, bir tane çadır Kızılay'dan almamış. Peki ne yapmış AFAD Genel Müdürlüğü, 2022 yılı Kasım ayında bir ihale yapmış. O ihaleye Kızılay'da katılmış fakat AFAD Genel Müdürlüğü almış olduğu karar gereğince yandaş bir şirkete bu ihaleyi vermiş” dedi.
CHP İl Başkanı Metin Yaşar, Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı, Bozüyük Belediye Başkanı Talat Bakkalcıoğlu, Merkez İlçe Başkanı Berna Pamukçu ve partililerin de yeraldığı basın açıklaması, depremde vefat eden vatandaşlar için yapılan 1 dakikalık saygı duruşu ile başladı.
“DEVLETİN BAZI ORGANLARI YARALARI SARMAMIZA MÜDAHALE ETMİŞLERDİR”
Tüzün, yaptığı açıklamalarda hükümete yüklenirken şu ifadelere yer verdi:
“Siyaset yapma günü değil, gerçekten değil ama siyasetin dışında milletinvekili olarak ben milletimi bilgilendirmek, yaşananları da anlatmak durumundayım. Bu depremde ölenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Biz ülke olarak bu yaraları sarmanın CHP genel merkezi başta olmak üzere belediyelerimizle birlikte bu yaraları sarma girişiminde bulunurken maalesef devletin bazı organları bizlerin bu yaraları sarmamıza müdahale etmişlerdir. Araçlarımız illerin girişlerinde durdurulmuştur, AFAD biz dağıtacağız diyerek tır ve kamyonlar kentlerin girişlerinde günlerce beklemiş, bir taraftan da insanlarımız açlık ve sefalet içinde beklemekteydi.
“MÜDAHALE EDİLEMEDİĞİ İÇİN ÇOK SAYIDA VATANDAŞIMIZ ÖLDÜ”
Maalesef bunlarla karşılaştık bu depremde. İkincisi alet ve ekipman eksikliği vardı ve o gecikmede binlerce insanımız maalesef enkazın altında kaldı, müdahale edilemediği için çok sayıda vatandaşımız öldü. Bugünkü resmi kayıtlara bakacak olursa 45.000 civarında söyleniyor oysa gerçek rakamların çok çok daha yüksek olduğunu hepimiz biliyoruz. Yani siyasetin ötesinde yapılması gerekenleri biz yapmaya çalıştık, vatandaşlarımıza da ulaşmaya çalıştık.
“YARDIM ETMESİ GEREKİRKEN YARDIMA MUHTAÇ DURUMA DÜŞMÜŞ İKİ TANE KURULUŞ VAR“
Şimdi geldiğimiz noktada Türkiye'de tek adam sisteminin ne hale geldiğini çarpık örnekleriyle sizleri anlatmak istiyorum.
Bakınız Türkiye'de yardım yapmak adına kurulan 2 tane kuruluş var ancak yardıma ihtiyacı olan kurum adı biri AFAD, diğeri Kızılay. Yardım etmesi gerekirken şu anda yardıma muhtaç duruma düşmüş iki tane kuruluş var. Peki bunları kim yönetiyor, kimler yönetiyor? AFAD bildiğiniz üzere İçişleri Bakanlığı’na bağlı bir kuruluş, peki Kızılay sizlerin 10 lira, 5 lira nakdi, ayni yardım yaptığınız Kızılay'ın genel durumunu bir değerlendirmek istiyorum.
Kızılay Genel Müdürlüğü diyoruz, sadece deniliyor ama Kızılay'ın içerisinde 12 tane ayrı şirket var. 12 ayrı şirketin Genel Müdürü var, 12 ayrı şirketin Yönetim Kurulu var, 12 ayrı şirketten maaş alanlar var.
“ÇADIR İHALESİNDE AFAD İHALEYİ YANDAŞINA VERMİŞTİR”
Kızılay'a bağlı çadır üretim tesisi A.Ş.’nin Genel Müdürü ile bizzat konuşan bir insan olarak söylüyorum size, İzmir depreminden sonra Kızılay'a bağlı iki tane çadır üretim tesisi var. Bu tesisler çalışıyor mu %10, %20 rantable bir şekilde çalıştığını söyledi. Peki 2020-2023 arası depreme kadar o tesisler AFAD’a çadır sattı mı hayır bir tane satmadı, bunu senin Genel Müdürün söylüyor. Bakınız AFAD Genel Müdürlüğü 2019 İzmir depreminden sonra bir tek çadır siparişi Kızılay'a vermemiş, bir tane çadır Kızılay'dan almamış. Peki ne yapmış AFAD Genel Müdürlüğü, 2022 yılını Kasım ayında bir ihale yapmış. O ihaleye Kızılay'da katılmış fakat AFAD Genel Müdürlüğü almış olduğu karar gereğince, yandaş bir şirkete bu ihaleyi vermiş 2022 Kasım ayında.
“2 TANE TESİS BOŞ DURUYOR”
Yerel ve ulusal medyada bulamayacağınız şeyleri söylüyorum size. Bu ihaleyi alan şirket depremin olduğu güne kadar bir tek çadır teslim etmemiş, depremin olduğu güne kadar deprem gününden bugüne kadar da çadır teslim etti mi etmedi mi meşguldür. 3 yıl süreyle Kızılay'dan AFAD'a bir tek çadır üretim yapılmamış, orada 2 tane tesis boş duruyor. İki tane tesiste çalışanlara maaşları veriliyor ama maalesef Kızılay çadır üretim tesisi AFAD’a bir tek çadır satmıyor. Türkiye'nin böyle bir gerçeğini sizlerle paylaşmak durumundayız.
Peki daha sonra ne oldu? Depremden sonra işte bu şirket anlayışı, bir vatandaşı, yurttaşı müşteri görme anlayışı yüzünden AFAD bu çadırlara el koyması gerekirken belki de Kızılay'daki çadırlara, Kızılay yine işi ticari olarak düşünüyor ve elindeki çadırları başta AHBAP’a ve diğer kuruluşlara satabiliyor. Türkiye'deki çürümüşlüğün, Türkiye'deki kokuşmuşluğun ne halde geldiğinin en somut örneğini görmüş oluyoruz.”
“KIZILAY’IN KAN VE GIDA YARDIMLARINI PARAYLA SATTIĞI KONUŞULUYOR”
Açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Milletvekili Yaşar Tüzün, Kızılay’ın bölgede kan veya başka şeyler sattığı iddialarına yönelik, “Kızılay'ın aynı zamanda Malatya'da bir konteyner fabrikası var. Ankara'da 2 tane çadır üretim fabrikası var resmi olmayan bilgilere göre çadırın dışında başta kan, gıda yardımları yapılan yardımları parayla sattığı konuşuluyor önümüzdeki günlerde o da teslim edilir diye düşünüyorum.”
