Bilecik’in Söğüt ilçesine bağlı Küre köyünde yetişen “Küre Üzümü”, kendine has aroması, ince kabuğu ve tatlı lezzetiyle damaklarda unutulmaz bir iz bırakıyor.

Yüzyıllardır bağcılığın yapıldığı köyde üretilen bu üzüm, sadece bir tarım ürünü değil aynı zamanda köy halkının yaşam tarzını, kültürel mirasını ve ekonomik geleceğini şekillendiren değerli bir simge olarak öne çıkıyor.

Asırlık Geleneğin Ürünü

Söğüt’ün verimli toprakları ve elverişli iklimi, üzüm yetiştiriciliği için eşsiz bir ortam sağlıyor. Küre köyünde bağcılık, dededen toruna aktarılan bir gelenek olarak varlığını sürdürüyor.
Köylüler, bağlarını ilkbaharda büyük bir özenle budayarak yeni sezona hazırlıyor. Yaz boyunca güneşin sıcaklığıyla olgunlaşan üzümler, eylül ve ekim aylarında bağ bozumu şenlikleriyle toplanıyor. Köy halkı için bağ bozumu yalnızca bir hasat değil; aynı zamanda birlik, beraberlik ve paylaşımın sembolü. Her yıl bağ bozumu günleri, imece usulüyle gerçekleştiriliyor. Çocuklar, gençler, yaşlılar hep birlikte bağlarda çalışıyor, kimi üzüm topluyor, kimi sepetleri taşıyor. Günün sonunda ise sofralar kuruluyor, taze üzümün yanı sıra yöresel yemekler ve türkülerin eşlik ettiği unutulmaz bir şölen yaşanıyor.

İnce Kabuğu ve Yoğun Aromasıyla Farklılaşıyor

Küre Üzümü’nü diğer çeşitlerden ayıran en büyük özelliklerden biri, ince kabuğu ve ağızda bıraktığı yoğun aroması. Taneleri orta büyüklükte, su oranı yüksek ve şeker seviyesi oldukça dengeli. Bu özellikleri sayesinde hem sofralık olarak büyük ilgi görüyor hem de pekmez, şıra, sirke ve kurutmalık üretiminde tercih ediliyor. Uzmanlara göre Küre Üzümü’nün tadındaki yoğunluk, köyün toprak yapısı ve iklim özelliklerinden kaynaklanıyor. Yaz aylarında gündüzleri sıcak, geceleri serin geçen hava, üzümlerin tatlılığını artırırken kabuğun incelmesine de katkı sağlıyor. Doğal yöntemlerle yetiştirilen bağlarda kimyasal ilaçlara başvurulmadan üretilen üzümler, bu yönüyle sağlıklı ve güvenilir bir gıda olarak öne çıkıyor.

Köy Ekonomisinin Can Damarı

Küre köyünde üzüm yetiştiriciliği, halkın geçim kaynakları arasında önemli bir yer tutuyor. Yılda tonlarca üzüm, bağlardan toplanarak hem yerel pazarlarda hem de çevre illerde satışa sunuluyor. Özellikle Bilecik merkez, Eskişehir ve Bursa pazarlarında Küre Üzümü büyük rağbet görüyor. Ürünün kalitesini bilen tüketiciler, hasat döneminde köye gelerek doğrudan üreticiden alışveriş yapmayı tercih ediyor. Üzüm satışlarının yanı sıra, pekmez ve sirke gibi yan ürünler de ekonomik gelir sağlıyor. Köylü kadınlar, geleneksel yöntemlerle kaynattıkları pekmezi kavanozlarda satışa sunarken; bazı aileler üzümlerden elde ettikleri sirkeyi de hem ev ihtiyaçları hem de ticaret için değerlendiriyor. Böylece Küre Üzümü, yalnızca sofralara tat katmakla kalmıyor, aynı zamanda köyün ekonomisini de ayakta tutuyor.

Festival ve Tanıtım Çalışmaları

Son yıllarda yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları, Küre Üzümü’nün tanınırlığını artırmak için çeşitli projeler hayata geçirdi. Bağ bozumu dönemlerinde düzenlenen festivaller, hem köy halkını hem de çevre illerden gelen misafirleri bir araya getiriyor. Bu etkinliklerde üzüm tadım stantları kuruluyor, yöresel yemekler ikram ediliyor, folklor gösterileriyle kültürel zenginlikler sergileniyor. Ayrıca gastronomi turizmi açısından da büyük bir potansiyele sahip olan Küre Üzümü, bölgenin marka değerini yükselten ürünler arasında yer alıyor. Yerel yöneticiler, bu üzümün coğrafi işaret alması için çalışmaların sürdüğünü ifade ediyor. Böylece hem ulusal hem de uluslararası alanda bilinirliğinin artması hedefleniyor.

Kültürel Mirasın Geleceğe Taşınması

Küre Üzümü, sadece lezzetiyle değil, aynı zamanda kültürel anlamıyla da önemli bir yere sahip. Köy halkı, bu özel ürünü bir miras olarak görüyor ve gelecek nesillere aktarmak için çaba gösteriyor. Özellikle gençlerin bağcılığa olan ilgisinin artması için kurslar, eğitimler ve tarımsal destek projeleri düzenleniyor. Yaşlıların aktardığı geleneksel bağcılık bilgisi, modern tarım teknikleriyle birleşerek daha verimli üretim yapılmasına katkı sağlıyor. Bu sayede hem üretim kalitesi artıyor hem de Küre Üzümü’nün köklü geçmişi geleceğe taşınıyor.

Sofraların Vazgeçilmezi

Her evin kilerinde yer bulan Küre Üzümü, sadece Söğüt ve Bilecik’te değil, çevre illerde de yoğun ilgi görüyor. Misafir sofralarının baş tacı olan bu üzüm, tatlılardan salatalara, geleneksel yemeklerden doğal atıştırmalıklara kadar birçok alanda kullanılıyor. Özellikle pekmezi, enerji verici ve şifa kaynağı olarak biliniyor. Yazın serinleten bir atıştırmalık, kışın ise sofraların tatlı ihtiyacını karşılayan Küre Üzümü, doğallığı ve bıraktığı unutulmaz tat ile damaklarda iz bırakmaya devam ediyor.

Sonuç olarak Söğüt’ün Küre köyünde yetiştirilen bu özel üzüm, hem köy ekonomisine can katıyor hem de kültürel mirasın simgesi olarak değer görüyor. İnce kabuğu, tatlı aroması ve sağlık dostu özellikleriyle Küre Üzümü, yalnızca bir meyve değil; emek, gelenek ve doğallığın birleşiminden doğan eşsiz bir lezzet olarak Türkiye’nin dört bir yanına yayılıyor.

Kaynak: EMİNE TÜRKSOY