Fark yaratan kadınlarımızın hikayeleri kurdukları kooperatifler aracılığıyla yayınlamaya devam ediyoruz.  Bilecik Kadın Girişim Üretim ve İşletme Kooperatifi ile yaptığımız röportaj sonrası bugün Nefsi Göl Kadın Girişim ve İşletme Kooperatifi ile 2. röportajımızın yayınlıyoruz.

Her gün yeni şeyler öğrenmenin ve geliştirmenin heyecanını gördüğüm Gölpazarı’ndaki  kooperatifler ile yaptığım bu röportajlardan büyük keyif aldım. Samimi açıklamalarında oldukça iddialı ve yapıcı ifadeler kullanarak kooperatifi geliştirebileceklerine inançları tam. İlçede yetiştirilen ürünlerin değerlendirilmesini istedikleri, Kooperatif sayesinde halk ile dış pazar arasında köprü vazifesi olma yolunda misyon üstlenen üyeler, "Gölpazarı'ndan kimse gitmesin, Gölpazarı’na genç nüfusu çekelim diye uğraşıyoruz" diyerek, göç vermek değil, almak için Gölpazarı’nı geliştirmek istiyorlar.  Kadın Kooperatifleri sayesinde gençlere örnek olacak bir bayrak yarışıyla çalıştıklarını ifade ettiler.

1) MERHABA, YAŞARİYE HANIM ÖNCELİKLE KENDİNİZDEN BİRAZ BAHSEDERMİSİNİZ?
Ben Yaşariye Akkaya, Nefsi Göl Kadın Girişim ve İşletme Kooperatifi başkanıyım. doğma-büyüme Gölpazarılıyım ve 2 çocuk annesiyim. Son dönem Belediye Meclis üyeliği yapmaktayım. Ülkemin her toprağının büyümesi ve gelişmesi  odaklı düşünmeyi sevdiğim için siyasetin içinde de, hayatın  içinde de bu tür oluşumlar ile bulunmak isteyen bir bayanım. 2) Kooperatif yolculuğunuz nasıl başladı? Hangi tarihte kuruldu? 4 Martta 2022 yılında kuruldu. Biz birkaç bayan Türkiye genelinde kadın kooperatiflerinin başarı hikayelerini duydukça Gölpazarı’nda da bu işi başlatmayı düşünüyorduk aslında.  Nasıl yapılacağı konusunda fikrimiz yoktu. Sağ olsun Gölpazarı Belediye Başkanımız Hayri Suer beyefendiye bu isteğimizi açtık. Başkanımızda bu konuda kuruluştaki resmi çalışmalarımıza destek vererek süreç başladı. 8 arkadaş ile önceden kurulmuş kadın kooperatiflerini ziyaret ederek bu sürecin nasıl işlediğini öğrenmeye, anlamaya çalıştık. Osmaneli, Geyve, Taraklıdaki kadın kooperatifleri bu süreç ile bizleri bilgilendirdiler. İlk araştırmamız bu şekilde oldu. Sonra kendi arkadaşlarımızla bir araya gelerek kendi aramızda istişareler yaptık. Daha önce bu işi başlatan kadınlardan ilham alarak yolculuk başladı diyebilirim. 3)BU SÜREÇTEKİ HEDEFLERİNİZ, AMAÇLARINIZ NELERDİ? ÜRÜNLER KONUSUNDA ŞUAN NELER YAPIYORSUNUZ?


Biz kooperatifimizi daha çok gıda üzerine açtık. Gıda ürünlerinin üretilmesi,  işlenmesi, paketlenmesi ve satışı  konusunda çalışmalar yürütüyoruz. Daha çok yöremize ait sebze ve meyvelerini değerlendirmekle başladık. Bunların başında bu yörede en iyi Kiraz yetişir. İlklim şartları ve gençlerin göç vermesinden dolayı kirazda üretim azalsa da yine bu bölgenin en önemli gelir kaynağıdır. Diğer olanaklar arasında cevizde var. Bu 2 ürünün işlenmesi yönünde kooperatif çatısı altında çalışma yapmak istiyoruz. Amacımız kısaca yerelimizde yetişen ürünlerin değer kazandırılmasıdır. Şuan ki ürünlerimiz arasında sebzeli erişte, kızılcık ve ısırgan otlu tarhana  ile tarhanayı çeşitlendirdik. Kiraz, elma, erik, alıç, ayva, portakal, armut, nar gibi özellikle kiraz ağırlıklı çeşitli sirkelerimiz var. Bu sezon yeni ürünümüz arasında da ceviz sirkesi üretimine başladık. Bal sirkesi deneme çalışmalarımız da sürüyor.

4) NEFSİ GÖL İSMİ NEREDEN GELİYOR?


Bizans döneminde Gölflanoz olarak bilinen bu ilçe, Osmanlı topraklarına  bağlandıktan sonra Nefsi Göl ismini almıştır. Kooperatifimize tarihi bir değer katmak istedik. 5) Ülke genelindeki ve il genelindeki diğer kooperatiflerden sizin farkınız ve  iddianız nedir? Böyle bir iddianız var mı? Kış ayında kurulduğumuz için ilk zamanlarda ürünlerimizi oluşturmada kadın ortaklarımız büyük fedakârlık yaparak kendi evlerimizde el emeği yaptığımız ürünlerimizi getirmekle  başladık. İlk olarak bu ürünlerin paketlenmesiyle raflarımızı doldurduk. Daha sonra mevsimine göre çıkan ürünleri işleyerek  çeşitlenmeye başladık. Özverili olmasaydık, toparlayamazdık, bu noktaya gelemezdik. Kooperatifçilik özveri, emek isteyen bir sistem. Şuanda işlettiğimiz 2 tane dükkânımız var. Bizim iddiamız burada başlıyor. "KOOPERATİFİ, BAYRAK YARIŞI GİBİ SÜRDÜRÜP BU MİRAS GENÇLERE BIRAKMAK İSTERİZ"


Diğer kooperatif üyesinde sorumuza verdiği cevap ise şöyle oldu.  Gölpazarı’nda 7 kadın taşın altına elimizi koyduk. İlçeye değer katmak için buradayız. Hepimizin yaş oranı 50'nin üzerinde insanlarız, örnek oluruz da,  daha gençlere iş sahası oluşur mu? diye bir bayrak yarışı içerisinde sürdürüp bu mirası gençlerin eline bırakmak isteriz. 6)HAMMADDENİZİ NASIL TEDARİK EDİYORSUNUZ? HANGİ PROJELERİ HAYATA GEÇİRDİNİZ?


Akkaya: Gözleme evini açmadan önce bizimde düzenli bir gelirimiz yoktu. İlçede yapılan her türlü büyük etkinlikler bizim için ürünlerimizi pazarlama fırsatı oluyor. Gölpazarı panayırı gibi kültürel etkinlikler arttırılması halinde ürünlerimizi halk ile buluşturma, kendimizi geliştirme imkânı olarak değerlendiriyoruz. Buralardaki yapacağımız satışların gelirleri ile hammadde kaynağımızı sağlamış ve içimizde yeni planlar, projeler oluşturma isteği, azmi gelişiyor. 7) Sizce Kooperatifçiliğin kadınlara kattığı en büyük öğreti ne oldu?

Gözleme evi, kooperatifimize çok şeyler kattı. İlçenin nüfusu yaşlı ve dul ağırlıklı olduğu için burada yaptığımız anında sıcak gözlemeler kişilerin ihtiyacını gideriyor. Yaşlı amcaların evinde yapamadığı fakat geleneksel, yöresel tatları araması ve istediği ürünü alma imkanı sağlamanın mutluluğunu da yaşatıyor bizlere. Mesela Baklavada en küçük ebattaki tepsisini alıp gelen yaşlılarımız, "çocuklarımız gelecek, onlarda getirecek ama benimde evimde bulunsun, tadına baksın" düşüncesiyle müşterilerimiz oluyor. Bu duygusallıkla bizden ürün bekleyen yaşlılar için farklı motive olup çalışmalarımıza onların hassasiyetleri üzerine ağırlık veriyoruz.  Bu ihtiyaca bile karşılık vermek üretim adına en güzel mutluluk.

Kooperatif işi fedakarlık işidir. Arkadaş olarak birbirimizi desteklemek, idare etmek bu çabaları boşa çıkarmıyor. Abla-kardeş ilişkisi çerçevesinde herkes üzerine düşen sorumlulukları yerine getiriyor. Her gün beraberiz akşam olunca yine telefonda konuşuruz. Yeri geliyor buranın yükünü 2 kişi yeri geliyor 7 kişi sırtlanıyor. Burada arkadaşlık ilişkilerimizi de geliştirip aile ortamı oluşturduk. Bu süreçte eşlerimizde yanımıza gelerek destek oldular. Panayırda beyler Servislere yardımcı oldular, siftahsız günlerimizde siftah attılar. Sobayı yakmada yardım ettiler.


"ÇALIŞARAK AKŞAM EMEĞİNİN KARŞILIĞINI ALMAK ÇOK GÜZEL"


Gözleme evi usulü çeşitli projeler ile kooperatifi canlandıracak yeni yeni çalışmaları plan projeler istiyoruz.   Aynı zamanda büyük beklenti içine girmediğimiz bu kooperatif çatısı altında Kendi ham madde tedarikini sağlayabilmek gibi ufakta olsa küçük gelirlerde kazanmanın mutluluğunu da yaşıyoruz. Çalışıp akşam emeğinin hem madde hem manevi karşılığını almak çok güzel bir şey. Biz kadınlar damlaya damlaya göl olduğunu bilerek çalışıyoruz. Küçük gelirleri küçümsemeyerek çalışma azmi ile üretim yapmanın kazandıracağı felsefesiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 8) EMEK VE BİLEK GÜCÜNE DAYALI ÜRETİMDE KADINLARIN BAŞARAMAYACAĞI İŞ OLMADIĞINA İNANIYORUM. FAKAT KOOPERATİFLERİN KARŞILAŞTIĞI TEMEL ZORLUKLARI SİZDE YAŞIYOR MUSUNUZ? BU TEMEL ZORLUKLAR SİZCE NELERDİR?


Bizim şuanlık yaşadığımız temel zorluklarımız eğitim, kişisel gelişim diyebilirim. Her alandaki bilgi ve tecrübe eksikliği pazar bulmadaki şansımızı düşürdüğüne inanıyorum. Bu konuda dışarıdan desteğe ihtiyacımız olduğunu söyleyebilirim. Çalışmalarımızdaki bilgi eksikliği, üretim sürecinde emekler zayi olur diye çekinğenliğe ve korkuya sebep oluyor. Daha profesyonel bilinç için destek istiyoruz. İnandığımız bu yolda ürünlerimizi daha daha kaliteli verimli olabilmesi için yolda yalnız kaldığımız anda bu değer yarım kalır. Bilgi eksikliği elimizin bağlı kalmasına da etki eden faktörlerden biridir. Yeni ürünlerin çıkarılmasında Halk Eğitim Kurslarımızdan istifade etmek isteriz. Akkaya: Zorlukların yanında güzel şeylerde yaşıyoruz. İnsanlar kooperatifimizi merak ediyorlar, neler yaptığımızı soruyorlar. Yine gazeteniz aracılığıyla vermek istediğimiz mesaj olarak Gölpazarı kadınlarını temsilen burada varlık gösteriyoruz. Bayanlarımızdan bir "kolay gelsin" sözü dahi bizim için bir motivedir. Her  destek maddi bir beklenti değil bizim için. Kadınlar gittikleri yerlerde, sohbetlerinde Gölpazarı kadın kooperatifinden bahsetseler dahi bizim için bir tanıtım, reklam anlamında bir destektir çok mutlu oluruz, gurur duyarız. 9) YENİ PROJE İÇİN SİZİ HAREKETE GEÇİREN NE OLDU?


Çölyak hastalarımızın ihtiyaç duyduğu glutensiz unlu mamullerin tüketmesi ihtiyacından doğan bu gereksinimi karşılamak oldu. 2 tane onaylanmış projemiz var. İlk projemiz Gölpazarı Belediyesi ile Kooperatifimiz ve eğitim kısmında da İlçe Halk Eğitim merkezi ortaklığında başlatılan "Bir dilim ekmek" projesidir. Burada Topraksız tarım, seracılık yapılıyor. Buradan çıkan ürünlerimizi işleyerek son tüketiciye ulaştıracağız. Diğer yandan kahvaltı salonu ve restaurant çalışmamızı hayata geçireceğiz.  


KARAUĞDAY UNU İÇİN DEĞİRMENLER KURULACAK


2. projemizde karabuğday unu üretimidir. SO-GEB destekli bir projedir. . Günümüzün sağlıklı yaşam gereksinimi haline gelen karabuğday unu için değirmenler kurulacak. Özellikle çölyak hastalarımızın kullanmaları gereken glutensiz un ile fayda sağlamak ve Burası karabuğdayın yetiştiği topraklar olduğu için işlenmesi değerlendirilmesi bizi harekete geçirdi.   Her şey geleneksel yöntemlerle ve teknoloji ile buluşacak ürünlerimiz ortaya çıkacak. Bizde kooperatif olarak unu ile pasta, börek, tarhana gibi mutfak ürünlerinin dönüştürülmesi noktasında devreye gireceğiz. Bu ürünleri çıkarmayı hedefliyoruz. Değirmenler Türkiye genelinde şuanda 2 tane ve 3. değirmende inşallah Gölpazarı ilçemizde olacak. Taş değirmenlerde öğütülmesi gerekiyor. Her şey usulüne uygun olacak. Nakliye ücreti devreye girdiği için çok pahalı bir ürün haline geliyor. Vatandaşımızın ekonomik olarak rahatlatabilmek için böyle bir proje geliştirdik. Kendi değirmenimizde kendi buğdayımızı işlemek maliyetleri düşürecek ve halkımıza daha ekonomik sunabileceğiz. "Göç vermek değil, almak için buraları geliştireceğiz"


10) Ülke genelindeki ve il genelindeki diğer kooperatiflerden sizin farkınız ve  iddianız nedir? Böyle bir iddianız var mı? Herkes bir mücadele peşinde. İl genelindeki tüm kadın kooperatiflerimizdeki üretilen ürünlerini bizlerde çok beğeniyoruz. Hepsi bir birinden farklı ve güzel ürünler hepsinde el emeği, alın teri vardır. Bizim farklılığımızda gıda sektörü üzerinden gelişim göstermektir. Yıllardır göç verdiğimiz için genç nesil kalmadı. Var olan gençlerimizi elimizde tutmak. Kimse yurdunu bırakıp gitmesin yeter ki siz isteyin Gölpazarı’nı kalkındıralım. Gençlere ön ayak olmak için biz buradayız. Gölpazarı'ndan kimse gitmesin, Gölpazarı’na genç nüfusu çekelim diye uğraşıyoruz. Göç vermek değil, almak için buraları geliştireceğiz. Bizim iddiamız bu amaç doğrultusundaki vizyonumuz. 11)Kadın Kooperatifleri arasında bir uyum ve etkileşim olması ilimize ve ilçelerimize ne gibi fayda getirir?


Tabi ki olabilir. Mesela ayda bir kez toplantılar düzenlesek, dönüşümlü olarak il genelindeki tüm bu kooperatifleri temsil edecek bir başkan seçsek. İstişareleri kuvvetlendirsek isterim.


Bozüyük’te var olan bir gelişim, yenilikten bizler haberdar oluncaya kadar üretimde geç kalınabiliyor. Bazen büyük projeler için ekip kurmak gerekiyor.  Bu destek ekibi kooperatifler arası kadınlarla sağlanabilir mi? diye düşünüyorum. Bölgemizin dinamiklerini iyi bilmeliyiz. Buda yine zaman zaman belediye meclis üyesi olmamdaki avantaj ile takip etsem de yeterli seviyeye ulaşmak için sürekli il ve ilçelerdeki valilik, belediye ve kadın kooperatifler arası iletişim sağlanmalı. Bu dinamikleri istişarelerle harekete geçirdiğimiz takdirde atak yapmak, ilimizi çeşitli platforma taşımak mümkün. Halkın bizi şuanda destekliyor olması bizim gelişim göstermemizde etkisi olacak. Bu etki ile de bu sefer  biz kooperatifler çeşitli  "değer" sağlayarak halkı ve ilçeyi desteklemiş olacağız. Halka fayda sağlamış olacağız.  Bir nevi istihdam kapısı olacak bir yer haline gelebilir. Eliyle yemeğini yapamayan, kışlık yiyeceğini çıkaramayan birinin ihtiyacını bu yönde karşılamak o topluma fayda olmuş demek değil midir? Müşteri kitlemiz arttıkça, pazar ağımız genişledikçe evinde üreten amatör düzeydeki bayanlarımızın ürünlerinden de satın alarak bu pazara onları da dahil edebiliriz. Halkımız ile dış pazar arasında bir köprü kurabiliriz.


Hediyelik ve hobi dükkânımızda da bizler buradaki ürünlerimizi el emeği el işlerini satışa sunuyoruz. O şekilde üretken halkımıza da o şekilde yardımcı olmaya çalışıyoruz. Gölpazarı Belediyemizce, ürünlerimizin sergilendiği satış mağazaları Gölpazarı’nın topraktan, ahşaptan olma eski, tarihi evlerini restore edilmiştir. restorasyon kapsamında günümüze ulaşmasını sağlanmıştır. Eski evlerde sağlık vardı, ürünlerimizi bu mekânlarda satışa sunarak sağlıklı yaşama dairde bir mesaj bırakmaya çalışıyoruz. Bu tarihi ve otantik evlerin atmosferini görmelerini çeşitli ziyaretçilerimizi burada ağırlamaktan mutluluk duyacağız. İlçemizde turizmin yaygınlaşmasını istiyoruz.


13) YARIN GAZETESİ ARACILIĞIYLA SON OLARAK SÖYLEMEK İSTEDİĞİNİZ BİR ŞEY VAR MI?


Bu projelerimizin onay sürecindeki hayata geçmesinde Sayın Valimiz Kemal Kızılkaya'ya bizlere destek olan Belediye Başkanımız Hayri Suer ve bizlerden alışveriş yaparak katkıları olan tüm ilçe kaymakamlarımız, askerimizden, polisimizden, memurumuzdan halkımıza ve sesimizi duyurma fırsatı için gazetenize çok teşekkür ediyorum.  

Kıymet Tunca/Röporaj - 2

Editör: BETÜL KESİK