Cafer Elmas
MHP Milletvekili Bahattin Şeker, geçtiğimiz günlerde sadece gazetemizde ve yarin11.com internet sitemizde videolu olarak yayınlanan ‘Ben AK Partili doktorum, Bakanlık ta kim, Bakanlık duvara işiyor’ başlıklı haberimizi TBMM gündemine taşıdı.
Taciz iddiası ile kavgaya karışan Ertuğrulgazi Mahallesi Aile Hekimliği’nde görevli Doktor Hasan Bal’ın kendisi ile ilgili iddiaları yalanlayıp, telaffuz hatasından dolayı yaşanan tartışma sonrası kendisini savunurken Bakanlığa çarpıcı göndermelerde bulunması ile ilgili olarak Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun cevaplandırması için soru önergesi veren Milletvekili Bahattin Şeker, doktorun bu durumunu mesleğe ve mesleğe başlarken edilen yemine uymayan, sadece mesleki açıdan değil, milli ve insani açıdan da yakışıksız olan açıklama olarak nitelendirdi.
Hukuka taşınmış bu olayın, taraflar açısından herhangi bir “ithama” ya da “haksızlığa” yol açmamasını, yanlış anlaşılmaların getirdiği bu neticenin hukuk tarafından da aydınlığa kavuşturulacağını belirten Bahattin Şeker, “ancak, burada bizim üzerinde durduğumuz konu yaşanan bu olayda, “haklı” ve “haksız” tespitinde bulunmak değildir. Doktor Hasan BAL’ın kayıtlara geçmiş olan bir videoyla da bilgileri sabit olan, doktorluk gibi insanlığa büyük hizmet eden mukaddes bir mesleğe ve bu mesleğe başlarken edilen yemine uymayan, sadece mesleki açıdan değil, milli ve insani açıdan da yakışıksız olan açıklaması ile ilgilidir” dedi.
Doktor Hasan Bal’ın, videolu olarak yayınladığımız haberde sarfettiği sözler ile ilgili olarak Bakanlık tarafından soruşturma başlatılıp başlatılmadığını Bakan Müezzinoğlu’na soran Şeker, meslek ahlakına yakışmayan adeta “partizan” yada “yandaş” bir üslupla AKP’yi savunduğunu beyan etmiş olmanın yaşanan soruşturmanın “örtbas” edilmesine bir sebep olup olmayacağını da sordu.
Sadece Gazetemizin gündeme taşıdığı haberimiz ile ilgili olarak Milletvekili Bahattin Şeker tarafından TBMM gündemine taşınan ve Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu tarafından cevaplandırılması istenen soru önergesi şöyle:
“Bilecik merkezde görev yapmakta olan Doktor Hasan BAL ile çocuğunun hastalanması üzerine kendisine müracaat eden vatandaş arasında, basına yansıyan ve doktorun da basın açıklaması yaparak anlattığı yakışıksız bir tartışma yaşanmıştır. Muayene esnasında yaşanan dialog, karşılıklı münakaşaya dönüşmüş, ardından çocuğunun babası doktorun bulunduğu yere gelmiş ve bu münakaşayı hatırlatarak, karşılıklı dalaşma yaşanmıştır. Polisin olaya müdahale etmesiyle, konunun ayrıntıları ortaya çıkmış ve belirtmiş olduğumuz üzere iddialarla ilgili doktorun basın açıklamasıyla birlikte konu kamuoyunda duyulmuştur. Bu vesileyle, artık hukuka taşınmış bu olayın, taraflar açısından herhangi bir “ithama” ya da “haksızlığa” yol açmamasını, yanlış anlaşılmaların getirdiği bu neticenin hukuk tarafından da elbette aydınlığa kavuşturulacağını düşünüyorum.
Ancak, burada bizim üzerinde durduğumuz konu yaşanan bu olayda, “haklı” ve “haksız” tespitinde bulunmak değildir. Doktor Hasan BAL’ın kayıtlara geçmiş olan bir videoyla da bilgileri sabit olan, doktorluk gibi insanlığa büyük hizmet eden mukaddes bir mesleğe ve bu mesleğe başlarken edilen yemine uymayan, sadece mesleki açıdan değil, milli ve insani açıdan da yakışıksız olan açıklaması ile ilgilidir. Bu anlamda;
1- “Ben AKP’li bir doktorum. AKP’yi savunduğumu ve desteklediğimi de açık açık her yerde söylüyorum. Neymiş? 184’ü arayıp, şikayette bulunmuşlar. Yaftalamışlar. Bakanlık beni savunacakmış? Sen kimsin de beni savunacaksın? Bakanlık kim? Doktora saldıran insanları 1 yıl içeride yatırmayacaksın, beni mi savunacaksın? Ben köprüyü yaktım. Bana yafta atılıyor, savunsan ne olacak ya sen bakanlık olarak? Ben sözümü sakınmam. Bakanlık duvara işiyor… Atsınlar, memurluktan da atsınlar. Zerre kadar umrumda değil.” şeklinde, görüntülerle de sabit olan açıklamalarıyla ilgili olarak, Bakanlık tarafından bir soruşturma başlatılmış mıdır?
2- Bu konuyla ilgili yasal düzenlemeler de elbette ki yerine getirilmelidir. Uygulanmalıdır. Ancak, hukuka yansımış bu olayla ilgili açıklamalarda, belirtmiş olduğumuz üzere meslek ahlakına yakışmayan adeta “partizan” veyahut “yandaş” bir üslupla AKP’yi savunduğunu beyan etmiş olmak; yaşanan soruşturmanın “örtbas” edilmesine bir sebep midir?”