Birlik Haberleşme ve İletişim Çalışanları Sendikası(Birlik Haber-Sen) Genel Başkanı Ömer Budak, “Kesinlikle bugünün ekonomik şartlarında 4 bin 500-5 bin liranın altındaki Asgari Ücretin tatmin edici bir rakam olmadığını düşünüyorum.” dedi.
Bilecik’te sendika üyeleri ile bir araya gelen Birlik Haberleşme ve İletişim Çalışanları Sendikası Genel Başkanı Ömer Budak,Asgari Ücret’e ve PTT içerisindeki atamalarda sendikal ayrımcılık yapıldığı iddialarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
“ÇALIŞANLAR GELİR VERGİSİNİN ALTINDA EZİLMEKTE”
Genel Başkan Ömer Budak Pazartesi günü belirlenmesi beklenen Asgari Ücret’in bugünkü şartlarda 4 bin 500 liradan aşağı olmaması gerektiğini düşündüğünü belirttiği açıklamasında şunları ifade etti:
“Kesinlikle bugünün ekonomik şartlarında 4 bin 500-5 bin liranın altındaki Asgari Ücretin tatmin edici bir rakam olmadığını düşünüyorum.Bununla birlikte Gelir Vergisiyle alakalı hem Asgari Ücretliler hem çalışanlar Gelir Vergisinin ağır yükü altında ezilmekte.Birinci, ikinci, üçüncü aydan itibaren Gelir Vergisi yükü ciddi anlamdan çalışanların sırtına binmekte.Daha 6’ncı aya gelmeden zaten verilen zamlar , ek ödemeler, ilaveler hepsi, geriye vergi olarak gitmekte.
Bu Asgari Ücret konusunu sadece bir zam, para olarak görmemek lazım. Burada ciddi bir paket olarak çalışılmalı ve Gelir Vergisini de bu işin içine dahil ederek bir çalışma yapılmalı diye düşünüyorum. Bir Asgari Ücretlinin kesinlikle net eline geçmesi gereken rakamın 4 bin 500 liradan aşağı olmaması gerektiğini düşünüyorum. Minimum 4 bin 500 lira net eline geçen rakamdan bahsediyorum.
“BU KESİNLİKLE DOĞRU BİRŞEY DEĞİL”
PTT içerisinde sendikal ayrımcılık yapıldığı ve bu yönde atamaların gerçekleştirği iddilarına ilişkin de konuşan Genel Başkan Budak, sözlerine şu şekilde devam etti:
Tabi şimdi bu her dönemde,her zaman her yerde dile getirilen hususlar. Şöyle ifade edeyim;bütün bu atamalar her zaman yapılan şeylerdi. Ancak burada tabi değerlendirme kurum yetkililerinin, kurum amirlerinden almış olduğu bilgiler doğrultusunda kişinin yapmış olduğu işin verimliliğinin ne kadar kuruma faydasının yansıtılacağı göz önüne alınarak yapılan atamalardır.
Burada x sendikasından veya y sendikasından atamalar yapılıyor diye bir şey yok. Mesela bizim sendikamız, PTT’nin 23 bin çalışanı var, 15 bini bizim üyemiz. Yani burada seçilen kişilerden bizim üyelerimizden de atamalar var, Kamu-Sen’in üyelerinden de atamalar var. KESK’in üyelerinden de atamalar var. Ama işte maalesef burada birilerinin farklı şekilde köpürtmesiyle, yıpratma, işi,siyasi boyuta çekme çabaları olarak görüyorum ben bunu.Kesinlikle bunun böyle olmadığını ben buradan dile getiriyorum. Bu kesinlikle doğru bir şey değil.