Bilecik şehitler için yürüdü

Cafer Elmas

Son günlerde yaşanan terör olaylarına karşı Bilecik’te duyarsız kalmadı ve yaklaşık 500 kişi teröre lanet için yürüdü.

 Bilecikspor ve Amatör Spor Kulüplerinin organize ettiği yürüyüş için vatandaşlar saat 17.00’de Cumhuriyet meydanında toplandı. Kalabalık teröre lanet sloganları eşliğinde Tevfikbey Caddesi istikametine yürüdü. Burada tüm şehitler için İstiklal Marşı okundu. 

Ardından Şehitler Parkı’na kadar yürüyen kalabalık burada şehitler için bir dakikalık saygı duruşunda bulundu. Yürüyüşe katılan herkese teşekkür eden Bilecikspor Başkanı İsmail Cinoğlu, “birlik beraberliğimizi herkese göstermeliyiz. Türkiye bizimdir ve kimse kirli oyunlarına alet edemeyecektir” dedi.

Cinoğlu’nun ardından yürüyüş koordinatörleri adına Bilecikspor Üniversite Kadın Kolları Başkanı Ebru Delibaş, yaşanan terör olaylarına karşı açıklama yaptı.

Delibaş, “Bildiğiniz üzere bazı kesimlerin T.C. kelimesinden rahatsız oldukları ve bu değeri bizden alıkoydukları bir gerçekle karşı karşıyayız. Fakat biz Osmanlı torunları onurla, gururla her zaman T.C. kelimesini ağzımızdan düşürmediğimiz bir ortamda etrafınızdan ve resmi kurumlardan kaldırılan T.C kelimesinin kimleri ne ölçüde rahatsız ettiği aşikardır.

Fakat bizler bu durumu anlamadığımız gibi anlayan birileri varsa çıkıp anlatsın. Bizler de bilelim. Artık bizler televizyon ve çeşitli medya kollarında canımızı acıtan, yüreğimizi parçalayan haberleri duymak istemiyoruz. Bizler artık medyada Türkiye Türk’tür Türk kalacak, Ne Mutlu Türküm diyene sözlerini işitmek istiyoruz. Daha geçtiğimiz hafta Türkiye’nin her bölgesinde şehit düşen mehmetlerimizden birisinin acısı Bilecik’imize düşmüş yüreğimizi yakmıştır.

Bir kadın hayat arkadaşını, bir evlat babasını kaybedip yetim kalmış bu cefakâr eş artık bizim bacımız evladı ise can kardeşimizdir. Henüz 15 gün önce Genelkurmay Başkanlığı’nın sitesinden yapılan bir açıklamaya göre Mardin Nusaybin ilçesi, Diyarbakır Sur ilçesi, Şırnak Cizre ilçesi ve muhtelif tespit edilen kesimlere 10 tane operasyon için izin istenmiş, fakat sadece 2 tanesi için onay alınabilmiştir.

Şimdi buradan soruyorum; 7 Haziran seçimlerinden önce şu anki hükümet; Biz hükümette tekrar başa gelirsek analar ağlamayacak, çocuklar yetim kalmayacak demişti.  Bu sözünüzün güvencesi nerededir? 300’ün üzerinde polisimizin, askerimizin ve masum insanların kanları akıtıldı. Bu akan kanların sorumlusu başta hükümet kabinesinde bulunan İçişleri Bakanı, Milli Savunma Bakanı ve sayın Başbakandır. Bu fani dünyada kurtulabilirler fakat emin olunuz ki şehitlerimiz mahşerde yakalarına yapışacaktır.

Söz konusu bu terör olaylarına değinirsek;
Vatanın hür ve laik kimliği tehdit altındadır. Hal böyle olunca meftun terör illeti çoğalmaya, yürek yakmaya devam edecektir. Siz bizim askerimizin, polisimizin önünü keserseniz, görevlerini yapmalarını engellerseniz bundan önce geldiği gibi bundan sonra da şehit haberleri gelmeye devam edecektir.

Konuşmama son vermeden önce diyorum ki; şu hükümet mensupları ve Sayın Başbakan askerin ve polisin önünü açamayacaksanız benim ninelerim Kurtuluş Savaşı’nda, Çanakkale’de nasıl ki cephane ve su taşıdılarsa biz Anadolu kadınları mermimiz olmasa dahi onurumuz olan bu yazmamızla vatan hainlerini boğmasını çok iyi biliriz. Biz Bilecikliyiz. Biz Anadolu’yuz. Biz Dursun Fakıh, Ertuğrulgazi ve Şeyh Edebali Hazretleri’nin torunlarıyız. Biz Türkiye’yiz. Ne mutlu Türk’üm diyene!” dedi.

Yürüyüş için çok sayıda polis memurunun da görevlendirildiği gözlerden kaçmadı.