Dünya üzerinde olanlara hiç aldırmasa da ya da aldırmıyormuş gibi yapsa da yüzeyinin her köşesinde her daim bir koşuşturma bir karmaşa hüküm sürer.
Bangladeş 'te çay işçileri grevde, Suudi Arabistan’da gerçekleşen Boks müsabakasında Anthony Joshua ikinci kez Ukraynalı Ağırsiklet Oleksandr Usyk'e yenildi, RusyaMoskova’da Siyaset Bilimci ve filozof Alexander Dugin'in kızı suikaste kurban gitti (kendisi kıl payı kurtuldu) kimisi için çok daha kıymetli ABD'de süren Saratoga at yarışları tıpkı Yemen’de süren savaş gibi. Önceliğine göre seç beğen al.
Dünya vatandaşı olarak tüm bunlara dair sessiz kalmak değil konuşmak istesem de hayatımızın kalitesini ve gidişatını başta ülke gündemi belirliyor.
Nasıl mı?
Mesela seyahat etme özgürlüğünüz var fakat çinko karbon pil misali sıradan bir Türk vatandaşı katbekat avantajsız sıradan bir Singapur, bir Alman, bir Bulgar ya da Norveç vatandaşı olan birine kıyasla gelir ve kur farkından öte; Bir Norveç vatandaşı Türkiye’ye pasaportsuz hayır hayır vizesiz değil pasaportsuz kimliğiyle giriş yapabiliyorken Türk vatandaşı vize almak için çırpınsın dursun. Nerede kaldı Karşılıklılık ilkesi?
Ülkelerin askeri gücü, Sanayi gücü, Teknoloji gücü olduğu gibi vatandaşının taşıdığı Pasaportunun da saygınlığı ve gücü vardır. Bizim pasaportumuzun saygınlığı ve gücü ne ölçüde? 
(Henley Pasaport ölçeğine göre 54. sıradayız)
Neden böyle peki?
Gelişmiş ülkelerden bakınca Türkiye nasıl bir imaja sahip?
Festivallerin dahi atananlarca yasaklandığı bir ülke değil miyiz ?
Bu yasakların “Tek bir yaşam tarzı vardır o da benim yaşadığım ” zihniyeti yüzünden olduğunu bilmiyor muyuz sanki?
Şunu sakın unutmayınız Özgürlük olmayan yerde zenginlik olmaz, refah olmaz. Buralara sermaye uğramaz beyin göçü verir, bunlar yoksa yoksulluk, yolsuzluk ve bolca bahane vardır.
Yoksulluk demişken;
Türkiye’de açıklanan rakamlara göre yoksulluk sınırı yirmi (20) bin ₺ dan  fazla bu ne demek?
Nüfusun hatırı sayılır kısmı insan  yoksul bile değil demek..
Diğerini yazabilmek için basın özgürlüğü gerek. Uluslararası basın özgürlüğü endeksinde 149. sırada yer alıyoruz 180 ülke arasından yani Kongo Cumhuriyeti, Uganda, Mali, Liberya, Moritanya gibi ülkelerin altındayız (kaçınız haritada gösterebilir bu ülkeleri?)
G20’de gerilerken enflasyonda ilk 10’da yeralıyoruz belki de ilk beşte bilemiyoruz çünkü kurumlarımızın şeffaflık ve tarafsızlık ilkesine göre hareket ettiği tartışmalı.
Bunlar dahi inanın buz dağının görünen kısmı. Musluklarından içilebilir su akan, sürekli elektrik kesilme sorunu yaşamamak bile “lüks” çoğu il ve ilçeler için diğer yandan akıl almaz boyutlarda israf (Burhan Kuzu’nun zamanın da bu israflara tepkisi “Anam Anam Anam” olmuştu) boşa giden kaynaklarımız , ufala ufala kırıntılaşan umutlarımız..
Oysa İlhan İrem in dediği gibi “Her şey bambaşka ve pırıl pırıl olabilirdi” bunca karanlığın aksine.
Halimiz tam da bu: Kömür kadar saydam