CHP Belediye Meclis Üyesi Nurten Bilecikligil Eylül ayı Olağan Belediye Meclisi’nde geçtiğimiz günlerde eski eşi tarafından vahşice öldürülen Emine Bulut hakkında bir konuşma gerçekleştirirken, 1 Ağustos 2014’te yürürlüğe giren ve kadınları şiddetten korumak için hazırlanmış İstanbul Sözleşmesi’ne dikkat çekti. “Gerekli yasal düzenlemeler biran önce yapılmalı, kadına yönelik şiddete son verilmelidir” diyen Bilecikligil konuşmasında şunları ifade etti: “Ölmek istemiyorum” diyor anne. “Anne lütfe ölme” diyen bir evlat. Bir cümle ne kadar can yakabilirse o kadar yaktı canımızı. Yine bir kadın eski eşi tarafından öldürüldü. Hem de çocuğunun gözleri önünde. “Ölmek istemiyorum” diyor bıçaklanan kadın. “Ne olur ölme” diye yalvarıyor daha 10 yaşında olan kızı. Ne demiş, boşandığı kocasının yeniden bir araya gelme önerisini reddetmiş. Onun en doğal hakkı. Tabi bu bizim bildiğimiz. Öyle değilmiş,ekmek bıçağını sokuyor beline, “ kafede bekle beni” diyor ve gidiyor. Emine Bulut herkesin gözleri önünde göz göre göre ölüyor. 2011 yılında imzaya açılan 1 ağustos 2014’te yürürlüğe giren İstanbul Sözleşmesi’nin kadınlığın görevi, her türlü şiddetin önlenmesi, faillerin yargılanması ve cezaların cezalandırılması için titizlikle hazırlanan bir metin olmasına rağmen uygulamadan kaçınılmıştır. Yazılı düzenlemelerin biran önce hayata geçirilmesi ve İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması gerekir. İstanbul Sözleşmesi Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 9.maddesi uyarınca Kanun Hükmündedir. Sözleşmeye kaldırılsın diyenler anayasayı hiçe saymaktadır. Kanunlar herkes içindir. İstanbul Sözleşmesi aileyi değil şiddeti yıkar. Kadını şiddetten korur. Aileyi yasalar değil,şiddet parçalar. İstanbul Sözleşmesi, cinsiyet temelli şiddete maruz bırakılan herkesin güvencesidir. Bu trajedilerin son bulması için gerekli yasal düzenlemeler biran önce yapılmalı, kadına yönelik şiddete son verilmelidir. Kadınlar yaşamak istiyor! Emine Bulut ve çığlıkları unutulmasın. Anneler ölmesin ve çocuklar ağlamasın! İstanbul Sözleşmesi uygulansın!”