CHP Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, İçişleri Bakanlığı’nca görevden uzaklaştırılan ve CHP’den ihraç edilen Semih Şahin’e belgelerle videolu cevap verirken, ortalık toz duman oldu.

Bu toplantının Semih Şahin’in yaptığı basın açıklamasına cevap olmadığını, tüzük gereği beklediklerini aktaran Yaşar Tüzün, kendisini iş takipçisi ilan eden Semih Şahin’e meydan okuyarak  firma sahibini hiç tanımadığını ve telefonunu bile Semih Şahin’den aldığını belirterek, sadece meydan için görüşüldüğünü ve görüşmede kesinlikle ücret konuşulmadığını, firma sahibinin zaten “imza yetkisi olmayan kişilerle beni muhatap etme, danışmanlarının farklı talepleri oluyor” demesi üzerine Başkanın kızdığı ve toplantının başlamadan bittiğini söylerken, “her kim Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün iş takipçiliği yaptı, onun için Belediye’de bulundu diye söyleyip ispatlamazsa yalancıdır, müfteridir, namussuzdur, şerefsizdir” dedi.

Basın açıklamasına iyi hazırlandığı gözlenen Milletvekili Tüzün, geçtiğimiz günlerde yaptığı basın açıklaması ile  kendisi ve CHP yöneticileri için ağır eleştiriler yapan Semih Şahin’e, genel merkeze ve kamuoyuna  cevaplayamadığı 11 soruyu  cevaplaması için göndermede bulunurken, “en zor zamanda CHP’nin baraj altında kaldığı seçimlerde  1999’da  DSP’den aday adayı olan ve  ananesini, babasını partimizden istifa ettirenler, o dönemde CHP’yi sandığa gömün diyenler şimdi bize particilik satmasın” dedi. Bugüne kadar CHP’de birçok Belediye Başkanı gelip geçtiğini ama hiçbirinin Semih Şahin’in durumuna düşmediğini ve Şahin’in çuvaldızı kendisine batırmasını söyleyen Tüzün, sosyal medya hesaplarından algı yapmaya çalışanlara gereken cevabı vereceklerini aktardı. Tüzün, bugüne kadar partisinin tüzük gereği beklediklerini söylerken, Semih Şahin’in Meclis’te konuştuğu ve “geldiğimde hiç bir dikili taşım yoktu başkanlığım bittiğinde de olmayacak” dediği   videoyu basın mensuplarına izletti. Tüzün, Semih Şahin’e seslenerek, “hem oturduğun villayı, hem de Bodrum Turgutreis’te yaklaşık 6 milyon değerindeki villayı ve lüx arabayı nasıl aldığını açıkla da görelim” dedi.

Tüzün, ayrıca “oturduğum villayı kardeşim bana aldı” dediği Semih Şahin’in kardeşinin de son 5 yıllık gelirinin araştırılmasını istedi.

Suçüstü yakalananlar ve suçluluk psikolojisine girenler fare köşeye sıkışınca, kaçacak yer bulamayınca kediye saldırırmış” diyen Tüzün, “DSP’den aday adayı olunca annesini, babasını partimizden istifa ettiren, CHP’yi sandığa gömün dedirtenler bize  CHP’lilik taslayamaz” dedi.

Partisinden kızartıcı suçla ihraç edilenler ile yan yana bile gelmeyeceğini söyleyen Yaşar Tüzün, “aklansın gelsin öğle muhatap olurum” dedi. Kendisini kumpasçı ilan edenlerin kendisi hakkında günlük defteri tuttuğunu ve hakkında devamlı notlar tutulduğunu, yakalanınca defteri odada bırakıp kaçtıklarını söyleyen Tüzün, “bizde kara kaplı değil ama mavi kaplı komplo defteri var, gerçek komplocular belli” diyerek, basın mensuplarına Selçuk Erdağı’nın kendi el yazısı ile yazılı defteri gösterdi.

“Tüzük gereği bu kadar bekledik”

Milletvekili Yaşar Tüzün, “bu toplantı 2019 yerel seçimleri sonrası CHP Bilecik il örgütünün, ilçe, kadın ve gençlik kollarımızın da bilgisi dahilinde olduğu ama kamuoyunun bilmediği perde arkasında olanların, perde arkasında yaşananların anlatılma toplantısıdır.

CHP tarihi ve kimliği ile birlikte son 100 yıldır Türkiye siyasetine damga vuran partidir. Öncelikle dürüstlüğü, kurumsal kimliğini korumayı ve halkımıza doğruları söylemeyi felsefe edinmiş bir siyasi partidir. Onun içindir ki 100 yıllık geçmişiyle ve geleceğiyle iddiası bulunan bir partidir. Böyle bir partide, dünyada eşi ve benzeri görülmeyen partide görev yapmak, daha öteye üyesi olmak en onurlu ve en şerefli görevdir. Ancak bu onuru yaşayamayan insanların CHP'lilere asla ve asla akıl vermelerine ve onları yönetmesine CHP örgütü müsaade etmeyecektir.

Geçmişinde siyasi yaşamında CHP'nin nerede olduğunu bilmeyenler, CHP'ye sadece aday olunca gelip üye olanlar 1999 yılında CHP'nin en zor döneminde bile CHP'nin %10 barajını geçemediği dönemde bile Bilecik il örgütü seçimle kazanılan Belediye Başkanlığı başarısını iki turlu seçimde dahi gerçekleştirmiş bir CHP il örgütü vardır. Ancak CHP'nin o dönemdeki başarısını ve birlikteliğini anlayamayan, algılayamayan hatta CHP'yi sandığa gömün diyenlerle işbirliği yapanlar bizim örgütümüzden olamazlar. 1999 yılında Semih Şahin, Demokratik Sol Parti’den Bilecik Milletvekili aday adayı olmuştur ve bu adaylık sürecinde dahi partimizin üyesi olan anne ve babasını bu partiden istifa ettirmiştir. O nedenle CHP'nin kimliği, kişiliği, onurunu anlayamayanlara bizim verecek cevabımız yok.

Biz Bilecik’te yıllardır siyaset yapıyoruz 1946'dan bu yana kadar ilimizde birçok Belediye Başkanı geldi geçti. Hiç kimsenin ama hiçbir Belediye Başkanının başına gelmeyenler bugün Semih Şahin'in başına geliyorsa öncelikle iğneyi kendisine batıracak.

CHP örgütü her zaman olduğu gibi gereğini yapmıştır ve yapmaya da devam edecektir. Sosyal medya hesaplarından algı yaratmaya çalışanlar, sosyal medya hesaplarında bu algıyı pekiştirmeye çalışanlara bugün vereceğimiz çok önemli cevaplar olacaktır. Bugüne kadar neden konuşmadınız diyenler olursa biz partimizin tüzüğünü, partimizin yönetmeliğini en iyi şekilde bilenlerdeniz. Partimizin yetkili organları başta Merkez Yönetim Kurulu, YDK, gerekli siyasi soruşturmayı yapmadan benim il örgütü olarak toplantı yapmam basın açıklaması yapmam çok doğru değildir.

“Partide istenen rüşvetler için ifadeye çağırdık, tutanak tuttuk”

7 Mart 2020 tarihinde eski bir milletvekili arkadaşımızın tarafıma yazılı olarak gönderdiği bu beyanı sizinle paylaşmak istiyorum. Beyanı yapan kişi Okan Ulubaş. Yani rahmetli Erol Kırmacı’nın damadı, Abdullah Eğilmez'in bacanağı. Kendisini tanıtıyor, kim olduğunu söylüyor ve gelişmeleri şöyle değerlendiriyor:

"Kafeteryanın açılması için gerekli olan ruhsatın çıkartılması sürecinde bizim mülk sahibi olmamız ve ruhsat çıkartılması için hiçbir teknik sorun olmamasına rağmen Belediye Başkan Yardımcısı Selçuk Erdağı, eşimin ablasını görüşmeye çağırdı. Bu işin kolay olmadığını ancak her zaman bir çözüm yolu olduğunu söyleyerek kendisine taleplerini iletti. Durumu belediye başkanı ile görüşen baldızım herhangi bir teknik sorun olmadığını Selçuk bey ile gerekli görüşmeleri yapıp ruhsatı alabileceği cevabını aldı. Başkan ve yardımcısının aralarındaki ilişkiyi bilmemekle beraber bu danışıklı dövüş ortamı ve Selçuk Erdağı’nın aleni rüşvet talebi karşısında deyimi yerindeyse beynimden vurulmuşa döndüm. İstanbul il yönetimi üzerinden de bu konuyu merkeze ve milletvekiline ilettim. Selçuk Erdağı ile görüşmeye gittim ve rüşvet istemedeki rahatlığını ve yüzsüzlüğünü görünce avukatım bile pes etti. Bir şekilde bunu çözeceğimi düşündüğümden tehditlerin işe yaradığını düşünmesi amacıyla bu konuyu düşünmem gerektiğini söyleyip çıktım. O kadar zoruma gitmişti ki kendisini Süleyman Soylu'ya ihbar etmeye karar verdim. Ancak ne yazık ki bunu içime sindiremedim ve sonuçta bu karaktersiz yüzünden partime zarar vermeyi kendime yakıştıramadığım için son çare olarak sizlere yazıyorum."

“Suç duyurusunda bulunamadı”

Bu bir yazılı belge, bu adı soyadı imzası olan bir belge. Biz bu belgenin aynısını aynı gün Semih Şahin'e ilettik. Senin çalışma arkadaşlarınla ilgili böyle bir suçlama var bu konuda çözüm önerin nedir diye sunduğumuzda "bunlar iftira" dedi. O zaman sizin hemen avukatlarınızı çağırıp bu kişiler hakkında suç duyurusunda bulunun dedim maalesef Semih Şahin suç duyurusunda bulunmadı.

Yine Bilecik'te iş yapan esnaflarımız, iş adamlarımız, müteahhitlerimiz danışmanı aracılığıyla İstanbul'da faaliyet gösteren müşavir firma hesabına para gönderilmesi talep ediliyor. Sorduk dedik ki; bunlara neden ihtiyaç duyuyorsun, eğer Belediye’ye yardım yapılacaksa bunların belediyenin resmi hesaplarına yapılması gerekir dedik. Bu ve buna benzer şikayetler yazılı ve sözlü olarak çoğalınca il yönetimimiz 4 kişiden oluşan bir komisyon kurdu. Bu komisyon rüşvet istenilen, maddi yardım istenilen kişilerle birebir görüşme yaptılar.

14 Mart 2020 tarihi ile bu çalışmanın sonrasında 14 Mayıs 2020 tarihinde CHP il başkanlığı binasında il başkanı, ilçe başkanı ve belediye meclis üyelerimiz Semih Şahin'e bu soruları sordu. Bu yazılı şikayetler için neden şikayette bulunmuyorsunuz, bu paralar neden buraya yatıyor diyerek toplantı düzenledik ve toplantı tutanak altına alındı.

Disiplin Kurulu’na ve kamuoyuna cevaplayamadığı 11 soruyu açıklıyorum.

14 Mayıs 2020 tarihinde İl başkanı, ilçe başkanı, milletvekili, belediye başkanı ve belediye meclis üyeleriyle yapılan değerlendirme toplantısında alınan karar ektedir.

1- Kayı A.Ş.'nin hesaplarının belediye meclis üyelerimiz ve bağımsız denetmenlerce denetlenmesi,

2- Bugünkü toplantıda toplantı sonrası 15 gün içinde belediye tarafından iddiaların takipçisi olup sonuç değerlendirme toplantısını 30.05.2020 tarihinde yeniden yapılması

3- İl başkanı, ilçe başkanı, milletvekili, belediye başkanı ve belediye meclis üyeleriyle birlikte Selçuk Erdağı ile kamuoyunda konuşulan konularla ilgili ikazlarda bulunup, görevinden uzaklaştırılması 3 maddelik tutanak. Maalesef Semih Şahin, ne KAYI A.Ş.'nin defterlerini inceletti, ne sorulan sorulara cevap verdi, ne de Danışmanı Selçuk Erdağı'yı görevden uzaklaştırdı. Eğer dışarıda yağmur yağıyor ise ben bu yağmurda ıslanmam diyemezsiniz. Selçuk Erdağı'yı Bilecik'e kim getirdi? Ona bu yetkiyi kim verdi? Buradaki muhattabımız Semih Şahin'dir. Ama sosyal medya üzerinden olağanüstü bir kampanyayla kendilerini savunmaya çalışıyorlar ki bu tarifin Türkiye'de toplum dilinde fare köşeye sıkışınca kaçacak delik bulamayınca kediye saldırırmış. Bu aşamadan sonra bize, partimize ve yetkili organlarımıza olağanüstü saldırmaya başlamışlardır.

Ben 5 defa TBMM'de Türkiye anayasasını, kanunlarını halkımı ve milletimi koruyacağıma namusum ve şerefim üzerine yemin etmiş birisiyim. Meclis Başkan Vekilliği yapmış Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün koltuğuna oturmuş birisi olarak söylüyorum ki; Biz suçluyuz psikolojisinden kurtulmak için partimize ve bizlere çamur atılmaktadır. Bu doğrultuda tüm bu konuşulanlar yazılı ve sözlü belgeler sonrası suçüstü yakalanan Selçuk Erdağı bizim muhattabımız değildir. Bu süreçte 3 ayrı birim tarafından süreç yürütülmektedir. Yargı süreci, idari süreç ve siyasi süreç. Bu siyasi süreci de sizlerle paylaşmak istiyorum.

CHP Merkez ilçe başkanı ve yönetim kurulu üyeleri, suç üstü yakalandıktan sonra toplantılarında Semih Şahin'in soruşturma bitinceye kadar istifa etmesini, etmezse de gerekli yüksek disiplin kurulunun tüzük gereği kurala uymasına karar verdi.

İl yönetimimiz Semih Şahin'in partiden istifa etmesi gerektiğini, bu süreç sona erdikten sonra tekrar üye olabileceğini ancak istifada direnirse YDK tarafından sürecin başlatılması yönünde karar aldı.

İl, ilçe ve yerel yönetim istifasını istedi, etmedi”

Sonrasında yerel yönetimler komisyonumuz Bilecik'e geldi ve ilçe yönetimi, il yönetim kurulu, belediye meclis grubuyla tek tek görüştü. Bu görüşmeler kayıt altına alındı ve Semih Şahin'in Ankaraya çağırılarak Seyit Torun genel başkanımızın talebiyle partiden istifa etmesi gerektiğini, etmenin zorunlu olduğunu bu süreçte partiye kurumsal olarak zarar vermemesi gerektiğini yüzüne söyledi. Aradan 10 gün geçti Semih Şahin istifa etmedi ve yapılan Merkez yönetim kurulu toplantısında oy birliğiyle karar aldı bu karar öncesi örgütlerden sorumlu genel başkan yardımcımız Oğuz Kaan Salıcı, yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcımız Seyit Torun, MYK kararı öncesi bizzat Semih Şahin'e, “biz sana sözlü olarak tebliğ ettik, sen istifa etmedin. MYK'da karar alacağız, istifa et” demesine rağmen yine istifa etmedi ve MYK üyelerimizin, genel başkanımızın da bulunduğu toplantıda oy birliğiyle tedbirli olarak kesin ihraç talebiyle Semih Şahin, YDK'ya sevkedildi.

YDK'mız partimizin yargı organıdır yani partimizin mahkemesi YDK'dır. Savunma hakkı kutsaldır denilerek YDK, Semih Şahin için Mart ayında toplandı. Gelip kendisi Avukatı Çağatay Karaahmet ile birlikte ifade verdi. Aynı zamanda şahitlerini götürdü. Savunma hakkını tekrar kullanmak istiyoruz dediler ve Nisan ayında YDK tekrar toplandı yine şahitleriyle birlikte ifade verdi. Ek savunma talepleri oldu, Mayıs ayında tekrar YDK toplandı ve avukatı ve şahitleriyle birlikte ifade verdi ve 4 defa toplanması gereken kurul, Haziran ayında tekrar toplandı.

Semih Şahin, avukatı ve şahitleri burada tekrar ifade verdiler. Semih Şahin; ben suçumun, neden ihraç edildiğimi bilmiyorum diyor ya kendisine sorular soruldu ve bunları cevaplandıramadı ki YDK üyelerimizi ikna edemedi ve parti üyeliğinden ihraç edildi. Savunma hakkı kutsaldır söylemi yerine getirilmiş ve Semih Şahin avukatı ve şahitleriyle 4 defa YDK'da ifade vermiştir ama YDK üyeleri kendi hür iradeleriyle karar vermiş ve ihraç etmişlerdir” dedi.

Villaları nasıl aldığını açıkla”

Semih Şahin’in, Belediye Meclisi’nde konuştuğu ve “geldiğimde hiçbir dikili taşım yoktu, başkanlığım bittiğinde de olmayacak” dediği videoyu basın mensuplarına izleten Yaşar Tüzün, “hem oturduğu villayı, hem de Bodrum Turgutreis’te yaklaşık 6 milyon değerindeki villayı ve lüx arabayı nasıl aldın” dedi. Tüzün, ayrıca Semih Şahin’in “oturduğum villayı kardeşim  bana aldı” dediği kardeşinin de son 5 yıllık gelirinin araştırılmasını istedi.

Tüzün, “madem kardeşinizin durumu bu kadar iyiydi. Seçim kampanyası sürecinde neden bir araç bile temin edemedi? Sen Semih Şahin olarak Şişli Belediyesi’nden kiralık araç ile çalışmalarını sürdürdün.  Kardeşinizin son 5 yıllık gelirini Bilecik kamuoyu ile paylaşmak ister misiniz?” dedi.

Tüzün, “Belediye Başkanlık görevim bittiğinde bir dikili ağacım olmayacak diyor. O zaman biz soralım Semih Şahin'in cevaplandıramadığı 11 soru:

1- Danışmanın Selçuk Erdağı ile ilgili yapılan şikayetlerde şikayetçinin adı soyadı ve adresi bulunan ve rüşvet talebi içeren şikayet için neden suç duyurusunda bulunmadın?

2- Bilecik'teki esnaf ve müteahhitlere Rumeli Denetim Mali Müşavirlik A.Ş. isimli İstanbul'da bulunan firmaya mali danışmanlık hizmeti bedeli adı altında neden para yatırttın ve CHP örgütümüzün ve Yiyecek Maddesi Odası Başkanının yazılı ve sözlü uyarısına rağmen neden bu firmaya para yatırtmaya devam ettin?

3- 14.05.2020 tarihinde parti binamızda yapılan toplantıda tutanak altına alınan KAYI A.Ş.'nin Belediye Meclis üyelerimizin Bağımsız Denetim Şirketleri tarafından denetlenmesi kararını neden yerine getirmedin?

4- 14.05.2020 tarihinde parti binamızda yapılan toplantıda alınan karar gereğince şikayet ve isteklerin yerine getirileceği ve bilgilendirme yapılacak denilmesine rağmen neden bu iddialara cevap vermedin?

5- 14.05.2020 tarihinde yapılan toplantıda alınan karara göre Belediye Meclis üyelerimizce Selçuk Erdağı'nın görevden alınma talebini neden yerine getirmedin?

6- Kamuoyu tarafından Elmas Çay Bahçesi olarak bilinen iş merkezinin, iş yeri, dükkan ve ofis olarak ayrı ayrı satılmasının Belediye’ye çok daha yüksek rakamlar kazandıracağı aşikar iken tarafına örgütten yapılan tüm uyarılara rağmen bütün olarak neden satma gereği duydun?

7- 2021 Haziran ayında Elmas Çay Bahçesi satışından 1 ay sonra 29.07.2021 tarihli 24/290 yevmiye numarasıyla 596987911 hisse nolu Bodrum Turgutreis’teki yaklaşık 6 milyon TL değerindeki villayı nasıl satın aldın? Halkım adına soruyorum, milletim adına soruyorum.

8- Belediye Meclis toplantısında yapmış olduğun açıklamada benim bir dikili ağacım yok, başkanlığı bırakınca da olmayacak demene rağmen Bilecik'teki ve Bodrum’daki villaların ile lüks otomobili nasıl satın aldın?

9- 23.12.2020 tarihinde dönemin KAYI A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Erdağı'nın oğlu Ege Erdağı ve aynı dönemde Yönetim Kurulu üyesi Hasan Söğüt'ün amcası İrfan Söğüt'ün satın aldıkları Pelitözü bölgesindeki 256/37 parselde bulunan 19 bin 21 metrekarelik tarlayı neden imar değişikliği yaparak çok katlı ticaret alanı olarak imar planını değiştirdin?

10- Pelitözü mevkiinde toplam 525 hektarlık alanda imar planı değişikliği yaptınız. 267/46 parsel ve 8 bin 547 m2 olan ve ailenize ait olan bu tarlayı neden imar planı değişikliği yaparak bu alanda bulunan tek akaryakıt istasyonu haline getirdiniz?

11- Bilecik Öykü Sitesi’nde oturduğunuz evi kardeşim aldı dediniz. Madem kardeşinizin durumu bu kadar iyiydi seçim kampanyası döneminde bir araç temin edemedi ve Semih Şahin olarak Şişli Belediyesi’nden kiralık araç ile çalışmalarını sürdürdü. Kardeşinizin son 5 yıllık gelirini Bilecik kamuoyuyla paylaşmayı düşünüyor musunuz?

“Eğer haram yolunda siyaset yaparsanız siyaset size haram olur”

Semih Şahin, partimizin aldığı kararlara hiç saygı duymadı ve üstüne alınmadı. Bu adamı ben getirdim ve siyaseten bedelini ben ödeyeceğim demedi ve Yönetim Kurullarımızı suçlamaya kalktı. Tüm siyaset yapanlara söylüyorum; "eğer haram yolunda siyaset yaparsanız siyaset size haram olur."

Gerçek kumpasçılar ortada defter tutanlar”

Bu kişinin yakınlarının kendisine kumpas kurulduğunu, komplo kurulduğunun iddiaları dolaşıyor. Şimdi kumpası kim kurmuş ben sizlere anlatacağım. Bu ajandayı dolduranlar maalesef suçüstü yakalandıkları zaman bırakıp gitmişler. Burada günlük tutuluyor. Partinin ne yaptığı, vekilin ne söylediği, partiyi nasıl ele geçirme taktikleri, vekilin yapmış olduğu konuşmalar. Kumpası kim kurmuş ortada arkadaşlar, kumpas burada ve maalesef suçüstü yakalanırken bu defteri de unutup gitmişler. Bu ajanda bizzat kayıt altında, günlük tutulmuş.  Selçuk Erdağı’nın odasında bulundu ve onun yazısı, kumpası asıl yapanlar kendileridir” dedi.

Milletvekili Yaşar Tüzün, gazetecilerin de sorunlarını yanıtladı.

   

Editör: TE Bilişim