Bilecik Belediyesi'nde yaşanan rüşvet olayı sonrası soruşturmanın selameti açışından İçişleri Bakanlığı’nca görevinden uzaklaştırılan Bilecik Belediye Başkanı Semih Şahin’in yerine seçilen Muharrem Tüfekçioğlu’nun da 6 yıl önce Müdürü olduğu bir şirkette aldığı ceza kararının Yargıtay tarafından onanmasının ardından Valilik'in yaptığı açıklama çerçevesinde görevden alındığı açıklanmıştı.

Geçtiğimiz Cuma günü gerçekleşen Başkan Vekilliği seçimini Melek Mızrak Subaşı’nın kazanmasının ardından, Muharrem Tüfekçioğlu bir basın açıklaması yayınladı.

Tüfekçioğlu, “Sakarya İdare Mahkemesinde yürütmenin durdurulması” talebi ile açtığı davadan feragat ettiğini açıklarken, “Bilecik’imizin tekrar kötü bir şekilde anılmasının önüne geçmek için böyle bir karar almış bulunmaktayım” ifadelerini kullandı.

Muharrem Tüfekçioğlu’nun basın açıklamasında şu ifadeler yeraldı:

“Değerli Basın Mensupları , çok değerli Bilecikli Hemşerilerim

Bildiğiniz üzere 3 Mart 2022 tarihinde Bilecik Belediye Meclisi tarafından yapılan seçimle Belediye Başkan Vekili olarak görevlendirilmiştim. Bu onurlu görevi kısa sürede olsa yapmış olmaktan gurur ve mutluluk duymaktayım. Kısa süreli olan görevimizde bile siz değerli hemşerilerimize layık bir şekilde her türlü siyasi bakış açısından bağımsız , hizmet odaklı ve tarafsız bir yönetim anlayışı sergilediğimiz inancındayım.

Değerli Basın Mensupları ;

2016 yılında müdürlüğünü yapmakta olduğum bir şirketin hakkında açılan orman açma konulu bir dava sebebiyle, yapılan eylemden haberim dahi olmamasına rağmen hukuki ve cezai sorumluluk yöneticiye aittir ilkesi gereğince 1 yıl 11 ay 10 gün ceza almıştım. Bu ceza iyi niyetim ve kusurumun azlığı nedeniyle ertelenmiş ve herhangi bir yaptırıma hükmedilmemişti. Katılan kurum vekili tarafından yapılan temyiz başvurusu sebebiyle de 6 yıl gibi uzun bir zamandır Yargıtay da temyiz aşamasında idi. Bu kadar uzun süreden beridir beklemesi ve bir mahkumiyet doğurmayacak olması sebebiyle de kapandığı inancındaydım. Ayrıca başkan vekili görevine başlamak için alınan sabıka kaydında da görünmemekteydi. Zaten resmi olarak bu göreve başlayabilmek için bu kaydın alınması zorunluktu. Bu sebeple bende dahil hiç kimse böyle bir sorunun bir anda ortaya çıkabileceğini tahmin etmemişti.

Aktif olarak müdürü olmadığım ama akrabalarıma ait olan şirkette kağıt üzerinde müdürlük vazifem devam ettiği için almış olduğum bir ceza nedeniyle görevim sonlandı. Esasen yapılan işlemden haberim dahi olmadığı halde , şirkette çalışan bir operatörün hatası nedeniyle aldığım bu cezanın sonucunda kamu hizmetlerinden yasaklanmam sonucu da doğmamaktadır. Yargıtay tarafından verilen kesinleşmede Türk Ceza Kanunu 53.1 b de düzenlenen seçme ve seçilme hakkıma dokunulmuş değildir. Zaten Valilik Makamınca tarafıma verilen ve sizlere birer örneğini sunacağım tebliğde de bu husus görülmektedir. İdari bir işlemle 1 yıl 11 ay 10 gün bu görevi yapamayacağım ve bu süre dolduğunda görevime devam edebileceğim bildirilmektedir. Bu işlem tamamen hatalı bir işlem olup aslında hiçbir idari ve adli merci bu kararın sonucunda ne türlü bir yaptırım uygulanabileceğini tam olarak bilmemektedir. Belediye kanununun ilgili maddesi gereği olarak Danıştay tarafından alınacak bir kararın varlığı gerekirken bu karar alınmadan yapılan işlem hatalıdır. Ayrıca kesinleşme kararında da apaçık görüleceği üzere seçme ve seçilme hakkım kısıtlanmamış olup bu haktan doğacak her türlü vazife ve görevde kısıtlanamayacaktır. Yani başkan vekilliği görevimi yürütmekte hukuken bir sakınca bulunmamaktadır.

Her ne kadar hukuken ve vicdanen haklı olsam da , burada önemli olan benim başkan vekilliğim değildir. Burada önemli olan BİLECİĞİMİZİN VE BİLECİKLİ HEMŞEHRİLERİMİZİN HAKKININ KORUNMASI VE MAĞDURİYETLERİN ÖNÜNE GEÇİLMESİDİR. Bu hatalı ve hukuksuz idari işlemin ardından hızlı bir şekilde yeni bir seçim yapılmış ve yeni bir başkanvekili seçilmiştir. Benim üzerime düşen vazife de yeni seçilen başkanvekili arkadaşımıza destek olmak ve her konuda yardımcı olmaktır. Bu noktadan sonra artık Bilecik’imizin makus kaderinin düzelmesi için dirayetle nefer gibi çalışma vaktidir.

Tarafıma yapılan yanlış uygulamanın iptali için Sakarya İdare Mahkemesinde yürütmenin durdurulması talebiyle açmış olduğum davamdan bu sebeplerle feragat ediyorum. Her ne kadar haklı olsamda ve inancıma göre haklı davamı kazanacak olduğuma inancım tam olsa da, yeni bir kaos ortamının doğmasına engel olmak için , Bilecik’imizin tekrar kötü bir şekilde anılmasının önüne geçmek için, değerli hemşerilerime yapılacak acil hizmetlerin aksamasının önüne geçebilmek için böyle bir karar almış bulunmaktayım. Koltuklar geçici, makam ve mevkiler geçicidir bilinciyle, değerli Bileciklilerin haklarının ve huzurlarının her şeyden daha değerli ve önemli olduğu bilinciyle bu kararı almış bulunmaktayım. Bu vesileyle bu derece kutsal ve onurlu bir göreve beni taşıyan siz değerli Bilecikli hemşerilerime tekrar ve tekrar minnet ve şükranlarımı sunuyorum.”

Editör: TE Bilişim