Hasan Güner
Şu anda okullarda öğrencilere ağırlıklı olarak bilgi yüklendiğini ifade eden Dernek Başkanı Tekelioğlu, “Uzun yıllardır eğitim faaliyetlerinin içindeyiz. Şu anda okullarımızda öğrencilerimize ağırlıklı olarak bilgi yükleniyor. Liseye veya üniversiteye hazırlıkla ilgili güzel okulları kazanabilmeleri için hep bilgi yükleniyor. Öğrencilerimiz bu bilgiye artık adapte oldu. Öğretmen ve velilerimiz de aynı şekilde... Bu bilgi tabii kafi değil. Normal şekilde ve günlük hayatlarında kullanamazlarsa bana göre o bilgi o çocuğa yüktür. Hamallıktan başka bir şey değildir. Önemli olan bilgiyi davranış haline getirmektir. Dersten ders almıyor ve onu uygulamıyorsanız bilginin bir anlamı yok.” dedi.
Değerler eğitimin önemine vurgu yapan Tekelioğlu, “Bakanlığımızın belirlediği değerler eğitimi yani yardımseverlik, cömertlik, sevgi, sadakat ve hoşgörü gibi eğitimler var. Bunlar tabii çoğaltılabilir. Öğrencilerimize değerler eğitimi verilmesi lazım. Karşılıklı sevgi, yardımlaşma ve işbirliği gibi değerleri öğrencilerimize vermemiz lazım. Bunları verirsek, insanları birbirine saygı duyan bir toplum oluştururuz diye düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

“KONSEY HAZIRLIKLARI SÜRÜYOR”
Aynı zamanda Bozüyük Kent Konseyi Başkanlığı görevini de sürdüren Muzaffer Tekelioğlu, İnönü Savaşları’nın yapıldığı ve kurtuluş meşalesinin ateşlendiği yer olan Metris Tepe’yi, milli park anlamında insanların ziyaret edebileceği bir yer yapmak istediklerini söyledi.
Tekelioğlu, açıklaması şu cümlelerle sürdürdü:
“Kanuna göre, seçimlerin ardından üç aylık bir dönem içerisinde kent konseyinin oluşturulması ve genel kurul toplantısının yapılması gerekiyor.
Bozüyük Belediyesi 2008 yılında Kent Konseyiyle ilgili bir girişimde bulunmuş fakat aktif olamamış. Biz girişimde bulunarak, kent konseyinin kurulmasının uygun olacağını ve Bozüyük halkına katkı sağlayıcını ifade ettik.
Genel kurulda ilçe kaymakamlığının seçtiği, Milli Eğitim Müdürü, Mal Müdürü gibi 10 tane kamu ve kuruluşu görevlisi oluyor. Sivil toplum kuruluşlarından ve derneklerden temsilciler genel kurulu oluşturuyor. Siyasi partilerin temsilcileri, bununla birlikte mahalle muhtarları, sendikalar ve ticaret odası gibi, baktığınız zaman o kentteki söz sahibi insanlardan oluşan bir şey.
Bunlara belediye vasıtasıyla yazı yazıldı. 100 kişilik bir grup toplandı ve divan heyeti oluşturuldu. Kent konseyinin işleyişi hakkında bilgi verildi. Oradaki insanlar başkan konusunda teklifler verdi.  Biz tek adayla kent konseyine başkan seçildik. Daha sonra yürütme kurulu teşekkür etti. Ona da 30 kişilik bir grup aday oldu. Bunların içinden en çok oy alan 7 kişi asil, 7 kişi yedek seçildi ve kent konseyi oluşturuldu.
Oluşum aşaması önemliydi. Bir de kent konseyi genel sekreteri seçilecek. Bu da belediye başkanının önereceği 3 kişi arasından seçiliyor. Şimdi biz bu aşamadayız. Yani belediye başkanı kent konseyi genel sekreteri için 3 isim verdi. Biz bu hafta sonu bir toplantı yapacağız. Burada kent konseyini sekreterini belirleyeceğiz. Sonra çalışma usul ve esaslarına uygun olarak gruplar oluşturuluyor. Bu gruplar tanıtım, turizm veya spor grubu gibi çalışma grupları olarak geçiyor. Yani o kentte hizmet edecek gruplar oluşuyor. Bir de gençlik, çocuk, engelli ve kadın meclisi oluşturulacak. Yönetim kurulundaki arkadaşlar bunları üzerlerine alacak. Daha sonra bunlar, Bozüyük içinde bu görevleri yapabilecek kişilerden 35’er kişilik meclis genel kurulunu oluşturacak. Mesela engelliler meclisi 35 kişilik bir ekiple çalışacak. Bunlar toplantı yaparak iş bölümü ve 2 yıllık çalışma programı yapacaklar. Onlar da yönetim kuruluna gelecek ve burada değerlendireceğiz.
Biz kendi imkanlarımızla yapılabilecekleri yapacağız, yapamayacaklarımızı ise bir rapor halinde belediye meclisine sunacağız. Belediye meclisi bu teklifleri görüşecek. Kent konseyinin çalışma sistemi budur. Belediye bize bir yer verdi. O yerle ilgili çalışmalar devam ediyor. Mefruşatı ve temizlik çalışmaları sürüyor. Faaliyetlerimizi orada devam ettireceğiz.

“EĞİTİM PROJELERİMİZ OLACAK”
Bilecik Eğitim Derneği’yle ilgili çalışmalar da devam ediyor. Eğitim öğretim yılının öğrenci, öğretmen, velilerimize katkı sağlaması ve yön vermesi adına bilgilendirmeler yapıyoruz. Bunun dışında projelerimiz var. Yurtiçinde İçişleri Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, yurtdışında da Avrupa Birliği’nin projeleri oluşturuluyor. Bunlarla ilgili neticeleri bekliyoruz.
Geçen sene Bilecik Şeyh Edebali Kültür ve Kongre Merkezi’nde okul öncesi ve birinci sınıf öğrencilerine yönelik Akıl Oyunları adlı bir projemiz olmuştu. Hatta bakanlığımızın da şu anda seçmeli ders olarak aldığı bu hususta, Bilecik merkezdeki isteklileri aldık. 130 kişilik bir grup mücadele etti ve dereceye girenleri ödüllendirdik.
Bu çok güzel bir oluşumdu. Biz şimdi bunu Bilecik genelinde yapmayı planlıyoruz. İlçelerimizde kendi aralarında seçimler olacak. Dereceye girenler ilçesini temsil edecek. Görsel şölen şeklinde güzel bir yarışma gerçekleştireceğiz.
Bununla birlikte okullarımızdaki isteklilere kumbaralar dağıtacağız. Öğrenci kendi harçlıklarından ihtiyaç dışı olanları kumbarasına atacak. Herhangi bir tarafı olmayan yani Türkiye genelinde herkes tarafından kabul gören yayınevleri ile görüştük ve alt yapısı hazır. Yayınevleri kitaplarını getirecek. Bu yayınevleri uygun bir yerde kendileriyle ilgili kitapları bir sergi haline getirecek. Öğrencilerimizi oraya bir sistem dahilinde getireceğiz. O birikimleriyle indirimli bir şekilde kitap alacaklar. Burada hem kitap okumayı çocuklarımıza kazandıracağız hem de tasarruf sağlayacağız. Buna benzer yönetim kurulunun düşündüğü farklı faaliyetler de var.”

“BOZÜYÜK’TE 14 BİN PAZARYERİLİ VAR”
Geçmiş yıllarda Pazaryeri’nden Bozüyük’e yoğun bir göçün gerçekleştiğini aktaran Tekelioğlu, kuruluşunda destek verdiği ve üyesi olduğu Bozüyük Pazaryerililer Sosyal Kültür ve Dayanışma Derneği’nin faaliyetlerine dair bilgi verdi.
Tekelioğlu, “Şubat ayında resmileşen bir Bozüyük Pazaryerililer Sosyal Kültür ve Dayanışma Derneğimiz var. Ali Şahinoğlu arkadaşımızın başkanlığında ve 10 kişilik yönetim kurulu ile bir dernek oluşturuldu. Bu dernek faaliyetleri başlar başlamaz Ramazan Ayı münasebetiyle Pazaryeri ilçesinde 2000 kişilik bir grubu bir araya getirerek, iftar yemeği verdi. 2000 kişiyi orada buluşturdu.

“DERNEKLER GAYELERİNE HİZMET ETMİYORLAR”
Yanlış hatırlamıyorsam Bilecik ve ilçelerinde 383 tane derneğimiz var ve bunun 130 tanesi Bozüyük’te. Dernekler var da,  maalesef esas gayelerine göre hizmet etmiyorlar. Dernekler bir kulüp olarak veya bir oturma yeri olarak görülüyor.
Esasta dernekler çok güzel hizmetler yapabilir. Biz bunu Pazaryerililer Derneği olarak yapma çabasındayız. Geçtiğimiz zaman diliminde Bir Rüyadan Doğan Devlet diye bir konferans düzenledik. Biliyorsunuz sonra yıllarda artan Bonzai diye bir şey var maalesef. Onunla ilgili Eskişehir’den bu hususta konferanslar verebilecek, yetkili bir kişiyle görüştük. Önümüzdeki günlerde Milli Eğitim’le de işbirliği yaparak, Bonzai belasını öğrencilerimize aktarma durumumuz olacak.
Yine Pazaryerililer Derneği bu Cumartesi günü engellilerle işbirliği yaparak Otosan fabrikasına ziyaret gerçekleştirecek. Dernek Başkanımız da orada çalışan bir arkadaşımız. Oranın ziyareti yapılacak ve ziyaretçiler araçların yapım şeklini görecek. Buna benzer faaliyetlerimiz olacak.” dedi.
Tekelioğlu, açıklamasını şu cümlelerle sonlandırdı:
“Bozüyük’teki Pazaryerili sayısı ortalama 13-14 bin civarında. Tabii bu büyük bir sayı. Biz başladığımızdan beri 450 civarında üyemiz oldu. Biz de çeşitli etkinlikle hem dayanışmayı hem de söz sahibi olmayı sağlayacağız. Siyasi anlamda bir düşüncemiz ve niyetimiz yok ama ilçenin yönetimine bizim de katkı sağlamamamız lazım. Onun için de ağırlığımızı ortaya koyarsak mutlaka güzelliklere,  iyi çalışmalara yön veririz ve bizim de sesimizi duyarlar diye düşünüyoruz.
Bu göç hususu yıllar önce başlayan bir husus. Bizim Pazaryeri tarım ve hayvancılıkla uğraşan bir yer. Biraz da ormancılık vardı. Tabii nüfus arttıkça kafi gelmedi ve halkımız bir arayış içine girdi. Fabrikalar daha cazip haline gelmişti. Bozüyük’te yaşam standartları Pazaryeri’ne göre biraz daha iyi. Pazaryeri’nin kaderi orada insanları istihdam edecek şekilde bir oluşum olmamasıdır.
Ama son dönemde bazı gelişmeler de var. Pazaryeri nüfusunu orada tutabilecek şekilde faaliyetler başladı. Özellikle şunu belirtmek istiyorum. Şu anda siyasi bir düşüncemiz yok.
Şöyle bir şansımız var. Son kurulan hükümette kabinede iki tane Pazaryerili hemşehrimiz var. Bunlardan bir tanesi Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, ikincisi de Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı. Biz onlara projeler götüreceğiz. Yani geleceğine yatırım olacak şekilde çalışmalarımız olacak. Bu iki değerli büyüğümüz bizim için şanstır.”

“BİLECİK’İN TANITILMASI LAZIM”
Bilecik Eğitim Derneği Başkanı Muzaffer Tekelioğlu, kuruluş ve kurtuluşla alakalı vaatlerin sadece sözde kaldığını ifade ederek, “Bilecik’in sahip olduğu tarihi ve kültürel birikimin tanıtılması lazım.” dedi.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın ilimizi ziyareti esnasında konuyla ilgili geliştirdiği bir projeyi sunma şansı bulduğunu aktaran Tekelioğlu, “Kuruluş ve kurtuluşun bir arada olduğu başka bir şehir yok, olması da mümkün değil.” ifadelerini kullandı.
Tekelioğlu, konuşmasının devamında şunları söyledi:
“Milli Eğitim Bakanımız Nabi Avcı Bozüyük’e geldi. Sivil toplum kuruluşlarına ulaşıldı ve Belediye Düğün Salonu’nda bir toplantı yapıldı.
Sayın Bakana, “Bilecik’i devamlı kuruluş ve kurtuluşun beşiği olarak söylüyoruz. Devlet büyüklerimiz buraları manevi topraklar olarak ifade ederek Şeyh Edebalı, Ertuğrul Gazi ve Dursun Fakih’i ziyaret ediyorlar ama kuruluş ve kurtuluşla alakalı Bilecik’te bir gelişme yok. Bunlar sadece sözde kalan şeyler. Bunların tanıtılması lazım. Uygun görürseniz ben bununla ilgili bir proje hazırladım.
Kuruluş; Osmanlı Devleti’nin ve bir ecdadın 1299 yılında kurulması. Bir de kurtuluş diyoruz. Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü’ye çektiği telgrafta “Siz orada sadece düşmanı değil; milletin makus talihini de yendiniz.” diyor. Kurtuluşun da başlangıcı Bozüyük Metristepe’dir. Bu ikisinin olduğu başka bir yer yok. Olması da mümkün değil.
Bununla ilgili öğrencilerimizin müfredat programına kuruluş ve kurtuluşun beşiği Bilecik’in alınması lazım. Araştırma yaptım 7. sınıflar Sosyal Bilgiler dersinde Kültür ve Miras diye bir ünite var. Bu ünitenin içinde Bilecik bir alt konu alınabilir. Bununla ilgili Çanakkale gibi öğrencilerin için geziler yapılabilir.” dedim. İkincisi, bir gezi planı örneği hazırladım. Bakanımıza arz ettim. Çok memnun oldu ve bununla ilgili çalışmaları yapacağını bildirdi.
Sayın Başbakanımız Ahmet Davutoğlu,  Söğüt Şenlikleri dolayısıyla ilimize geldi ve Şeyh Edebalı’ya uğradı. Orada yaptığı açıklamada, 'Genç neslimizin bu manevi yerleri gezmesini ve görmesini temin edeceğiz.’ dedi. Yanında da Milli Eğitim Bakanımız vardı. Mutlaka bilgi vermiştir diye düşünüyorum. Aynı düşüncelere sahibiz. Gençlerimizin bir Çanakkale gibi buralara gelmesi, buraların dokusunu ve kokusunu alması çok önemli. Bu hususta muvaffak olabilirsek mutlu olacağız.”


“BİR ÇALIŞMADA RANT VARSA KAVGA DA OLUR”
Bozüyük Kent Konseyi Başkanı Muzaffer Tekelioğlu, geride kalan Söğüt Şenlikleri’yle alakalı kişisel görüşlerini paylaştı.
Şenlikler esnasında yaşanan olayların üzücü olduğunu ifade eden Tekelioğlu, menfaat beklentilerinin kavgalara yol açtığını ve güzellikleri yok ettiğini ifade etti.
Herkesin ecdadına sahip çıkmak istediğini vurgulayan Tekelioğlu, kişisel görüşlerini şu şekilde aktardı:
“Yapılan bir faaliyette rant varsa; kişi, grup menfaati veya gönül verdiğin bir kurumun -siyasi parti, dernek ya da vakıf olabilir- menfaati için beklentiler varsa, kişiler bu uğurda mutlaka ön plana çıkacaktır.
Tabii bundan 733 sene önce başlayan ve devam eden o güzellikler otomatikman kayboluyor. Gelen grupların hepsi kendine bir pay çıkartmak, pay çıkartmak için de öne geçmek istiyor. Öne geçme esnasında da haliyle kavga, gürültü ve patırtı yaşanıyor.
30-35 bin kişiye şifalı pilav verildiği için bunun artık kazanlarda ve açık ortamda yapılmasının uygun olmadığı belirtildi. Bunun haklılık derecesi olduğunu düşünüyorum çünkü burada sağlık da önemli.”




Editör: TE Bilişim