Saadet Partisi Bilecik Merkez İlçe Başkanı Mehmet Turgut, son günlerde ülke gündemini meşgul eden Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç arasında geçen konuşmalarla ilgili bir basın açıklaması yayınladı. “Saadet Partisinden Manifesto” başlıklı açıklamada konuşmaların ortadaki şaibeleri gözler önüne serdiği ve hükümetin seçim öncesi her şeyin üzerini örttüğü ifade edildi.
 Sert ifadelerin yer aldığı açıklamada Turgut şunları söyledi:

“Uzaklarda değil tam da içinde yaşadığımız bir memleket düşünün. Düşünün ki,o memleketin Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü, üstelik de bakanlar kurulu açıklaması gibi en resmi bir açıklamada,bilinen ama parti menfaatleri için susulan bir çok şaibeyi ortaya çıkarıyor.

''Beni konuşturmayın'' diye söze başlıyor. Cümlelerin arasında ,''Partime zarar vermek istemiyorum ama'' lar var. Sonra da şehri parsel parsel satışla suçlanan Büyükşehir Belediye Başkanı son bir atış daha yapıyor. Hedefindeki Başbakan Yardımcısına “Dürüst politikacı sözünün arkasında durur. Eğer bir gün öyle bir gün böyle konuşuyorsan Hükümet sözcülüğünde ne işin var. Seni dava edeceğim hesabını mahkemede vereceksin” diyebiliyor. O da partisine zarar vermemek için prensipler gereği bir daha konuşmayacağını da deklare ediyor.

Peki o ülkenin başbakanı ne mi düşünüyor? Ona göre ikisi de yanlışmış, partinin kurulları ve kurallarına aykırıymış yapılan açıklamalar. Ne varsa ne yoksa partileriymiş. Seçime giderken hiç böyle şeyler söylenir miymiş. Her ikisi de bu işledikleri büyük suçtan dolayı parti disiplin kuralları işletilecekmiş. Kimsenin de bu kurulda bir ayrıcalığı olmayacakmış.

Uyanın seçime gidiyoruz... Bakıp da görmek lazım artık. Her şey milletin gözü önünde, canlı canlı yaşanıyor.Ve Ak-çe-li işler, kirli birliktelikler, reddedilmeyecek kadar nitelik kazanıyor.

Dava; partimiymiş Memleket miymiş! Nasıl da ortaya saçılan her şeyin üzeri örtülmek isteniyor. Şifre belli; seçime giderken aman partim zarar görmesin. Peki ya bu ülke bu millet?

Partim Zarar Görmesin Diye 4 bakanı Ak-çe-li işlerden aklayan iktidar, şimdi de seçime giderken şifresini kullanıyor. Hani Dünya beşten büyük ya. Hatırlatalım dedik; bu millet de yüce menfaatlerinizde ve yüce partinizden büyük.

Bu memleketteki her bir babanın iş kaygısı sizin çıkarlarınızdan...

Bu memleketteki her bir öğrencinin eğitim hakkı sizin seçimde alacağınız sandalye sayısından...

Bu memleketteki her bir emeklinin refahı sizin iç huzurunuzdan daha önemli.

80 milyonluk kardeşler topluluğunun bir arada huzur ve refah içerisinde yaşayabilme özgürlüğü, sizin kapalı kapılar ardında kardeşlik tohumlarına zarar vermenizden daha elzem!

Bu ülkenin zenginliği üç beşin zenginliğinden daha kayda değer...

Sayın Davutoğlu diyor ki “İki açıklamada yanlış” Peki doğru olan ne ? Hakikati bilip de hesaplı - kitaplı susmak mı? Seçim var diye yegane doğru partinin ali menfaatlerimi!

İsmet İnönü CHP’sinin memleket ve milletten önce gelen ali menfaatleri ile sizin AKP’nizin memleket ve milletten önce gelen ali menfaatleri paralellik arz etmiş olmuyor mu? Seçim var diye değil, bu milletin hakkı için kendinize gelin!.. Mızrak çuvala sığmıyor artık.”

Editör: TE Bilişim