Cumhuriyet Halk Partisi’nin Bilecik’ten sorumlu milletvekillerinden Sivas Milletvekili Ali Akyıldız, dün ilimize gelerek AKP’yle yürütülen koalisyon süreciyle ilgili açıklamalarda bulundu. Bilecik’e gelme nedenlerinin parti içi çalışma olmadığını ve kamuoyunu koalisyon görüşmeleri konusunda aydınlatmayı amaçladığını belirten Akyıldız, süreçte ülkenin kandırıldığını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kafasındaki senaryonun uygulandığını söyledi. “AKP bize koalisyon teklifi yapmadı” diyen Akyıldız, kendilerine yapılan teklifin seçim hükümeti kurmak olduğunu söyledi. Ali Akyıldız, CHP Bilecik İl Başkanlığında düzenlenen basın toplantısında şunları söyledi:

“Ülke, tek başına iktidar olarak AKP’yi istemiyor”

CHP olarak biz 7 Haziran seçimlerinden sonra toplumun vermiş olduğu mesajı iyi okuduğumuzu düşünüyoruz. Buradaki temel ve önemli mesajlardan birisi şuydu; ülkemizde artık bir koalisyon süreci başlasın. AKP’nin 13 yıllık iktidarından ülkenin yorulduğunu ve ülkenin tek başına iktidar olarak AKP’yi istemediğini, bunun nedeninin de Cumhurbaşkanı’nın seçim sürecinde AKP’nin genel başkanı gibi sahaya çıkıp süreci yürütmesi olarak gördük.

“Muhalefetten iktidar çıkarma sürecini Bahçeli tıkadı”

İkinci mesaj da şuydu; “Cumhurbaşkanlığı istiyoruz, başkanlık sistemi istemiyoruz.” Bu iki mesaj doğrultusunda, Genel Başkanımız önce mevcut iktidarın dışında görüşmeler sonucunda “muhalefetten bir iktidar çıkarabilir miyiz?”in hesabını yaptı. Ama bu süreci biliyorsunuz. Maalesef Sayın Devlet Bahçeli’nin hala anlamadığımız tutum ve davranışları nedeniyle bu süreç tıkandı. Daha sonra CHP olarak Sayın Genel Başkanımız; “Öncelik biz değil, partimiz değil, ülkemizin geleceğidir” dedi. Bu bağlamda biz, “ülkemizin geleceği adına AKP’yle de koalisyon görüşmeleri yapmaya hazırız” diyerek ülkemizin 5 temel sorununu hazırlandık. Genel Başkanımız bu 5 temel sorundan hareketle 14 ilkemizi Sayın Ahmet Davutoğlu’yla yaptığı görüşmede sundu ve orada da aldığı cevap şu oldu. “Koalisyon görüşmelerine başlayabiliriz.”

“AKP’yle sadece 10 gün görüştük”

Sayın Ahmet Davutoğlu’nun 14 maddemize itiraz etmeyerek koalisyon görüşmelerine başlanması kabulünden sonra süreç başlamıştı. Kamuoyunda hep şu yanılgı var. Burada da AKP’nin bir algı operasyonu yaptığını görüyoruz. “Günler süren, yaklaşık 40 güne varan bir koalisyon görüşme süreci” denildi. Biz AKP’yle sadece 10 gün görüştük. Araya farklı şeyler girdi ve bu 10 gün 35 saati aşkın ön görüşmeler neticesinde yaptığımız bütün konuşmalar tutanaklar altına alındı. Geçmişten biliyorsunuz. AKP’nin “evet” deyip de vazgeçtiği çok ciddi konular vardı. Güven boyutunda AKP’ye çok da güvenmiyoruz.

“Bize koalisyon teklifi yapılmadı”

Ön görüşmeler neticesinde, görüşmelerin hiçbir aşamasında bize koalisyon teklifi yapılmadı. Sayın Genel Başkanımız da bunu kamuoyuyla paylaştı. Son gün yapılan teklif ise “Kısa vadeli birlikte bir hükümet kuralım. Bunun adı seçim hükümeti olsun. Bu ülkeyi birlikte seçime götürelim” oldu. Bizim teklifimiz ise “Ülkemizin çok ciddi sıkıntı ve sorunları var. Biz bu sıkıntıların ve sorunların tespitini yaptık. Çözüm önerilerimiz de hazır. Biz bu ülkenin yönetiminde sizlerle birlikte, AKP’yle birlikte uzun vadeli ve geniş tabanlı, 4 yıl sürecek bir hükümeti kuralım ve bu sorunları çözelim. Bunun dışındaki ülkenin acil ihtiyacı olan bu sorunların çözümü noktası dışındaki sizin bu teklifinizi biz kabul etmiyoruz.”dedik. Kamuoyunun bilmesi gereken nokta bu.

“Erken seçimi biz istemedik”

Bir ikinci nokta da, erken ve dayatma seçimi biz istemedik. Bunu da kamuoyunun bilmesi gerekiyor. Biz “Ülkemizin şuanda bir seçime değil, geniş tabanlı istikrarlı bir hükümete ihtiyacı var. Ülkemizde 5 temel sorun var.” dedik. “Bu 5 sorunu biz birlikte çözelim” noktasından hareket ettik. Tekrar söylüyorum; “Önemli olan bizim değil ülkemizin menfaatleri” dedik. Cumhuriyet Halk Partisi’nin menfaatinden çok ülkemizin menfaatini düşünerek samimi, dürüst, gizli bir ajandamız olmadan, toplumla her aşamasını paylaşarak bir süreç yürüttük.

“Cumhurbaşkanı, kafasındaki senaryoyu uygulattı”

Bu bağlamda ben sayın Cumhurbaşkanımızın bu ön görüşmeler öncesinde kafasında şekillendirdiği senaryoyu aynen uygulattırdığını ve maalesef etkisiz bir Başbakanla muhatap olduğumuzu düşünüyorum. Son güne kadar bir umutla, olur da Davutoğlu “Ben hükümet kuruyorum” diyebilir mi? Köşke rest çekebilir mi? umuduyla süreci yürüttük. Geldiğimiz noktada 1 Kasım’da erken genel seçim kararı alındı.

“Köşk, koalisyon kuracağımızdan endişelendi”

45 günlük sürenin dolmasına daha 6 gün varken Sayın Cumhurbaşkanımız ne anayasa ne de hukuk dinledi. Sayın Genel Başkanımıza hükümet kurma görevini de vermedi. Oradan bir hükümet çıkabilirdi. O 6 günlük süre içerisinde Sayın Genel Başkanımız kamuoyunun da bilgisi dışında görüşmelerini sürdürdü. Hükümet kurulabilecek bir noktaya getirmek için gerçekten elinden geleni fazlasıyla yapmaya çalıştı. Ama zannediyorum köşkün de bu konuda bir korkusu ve endişesi vardı ki “Beştepe’nin yolunu bilmeyenlere biz hükümet kurma görevini vermeyiz” gibi garip ve bana göre de haddini aşan bir açıklamayla bahanelere sığınarak bu görevi de bize vermedi.”

Editör: TE Bilişim