Milletvekili Selim Yağcı, son zamanlarda törenlere katılmadıkları için ilimizdeki bürokratlara yönelik eleştirilerde bulunan Milletvekili Yaşar Tüzün hakkında ve kamuoyunda çokça konuşulan Atatürk Parkı’na ilişkin konuştu.

Bahçelievler Mahallesi’nde sürdürülen kazı alanını gezen Vekil Yağcı, kendisine yönelik Yaşar Tüzün ve Atatürk Parkı ile ilgili sorulara yanıtlar verdi.

Milletvekili Yaşar Tüzün’ün gerek Belediye otoparkının açılışında, gerekse de Kent Konseyi Üretici Kadınlar Pazarı açılışında ilimizdeki bürokratların CHP’li Belediye oldukları için törenlere katılmadığı yönünde eleştirileri gündem yaratmıştı.

“Kimseye, ‘bir programa geleceksin’ diyemeyiz”

Vekil Yağcı, Vekil Yaşar Tüzün’ün bu yöndeki eleştirilerine ilişkin, “siyasetçiler eleştirebilir, kendisine göre değerlendirmeler yapabilir ama Sayın Valimizin ve kamu görevlilerinin yapmış oldukları davranışlarda ben aykırı bir şey bulamıyorum. Kimseye de, ‘bir programa geleceksin’ diyemeyiz. Biz de Belediye Başkanlığı yaptık, açılışlar olurdu, tüm kamu görevlileri gelecek diye bir şey yok. Gelenler başımızın tacı, gelmeyenler davet edilir, usulüne uygun eğer davet yaptılarsa katılmak isteyenler katılır.

Sayın vekilimizin o konuda bir alınganlık göstermesi, sitem etmesine de çok anlam vermiyorum. Belediye’nin programları o düzeyde kamu görevlilerinin katılması gereken programlar olursa görevlilerimizde katılır, bu zamana kadar da katıldılar” dedi.

“Biz orayı almak için uzun yıllar hukuk mücadelesi verdik”

Çarşı merkezinde yapım aşaması devam etmekte olan Atatürk Parkı’nın üzerinde Vakıflara ait şerhin kalktığına yönelik iddialara cevap veren Vekil Yağcı, şöyle konuştu:

Biz orada Belediye Başkanımızı ve Belediye yönetimini uyardık çünkü burayı Belediye’ye almak için uzun yıllar hukuk mücadelesi verdik. Oranın Belediye’de olması kadar doğal bir şey yok. Şehrin kalbi olan bir noktada aldıktan sonra da ona ilişkin de hazır bir projemiz vardı. Bizde pakta bir düzenleme projesi düşünüyorduk, mevcutta yapılan yapıları bozmadan, o projeye uygun olarak yapmıştık.

“Başkanımıza, dava sonuçlanıncaya kadar bekle dedik”

Belediye Başkanımıza son aşamada benim Belediye Başkanlığımı bıraktığım aşamadan sonra son duruşmada mahkeme burada Belediye aleyhine bir karar verip buranın Vakıflara ait olduğuna ilişkin bir karar vermiş, daha öncede bir karar verildi. Bu karar Yargıtay’dan bozuldu, ikinci yargılamada mahkemede bu kararı verince kesinleşmeden bir şey dememiz söz konusu değil ama şu pozisyonda netleşmeden Belediye buraya ilişkin masraf yaparsa yarın bu karar çerçevesinde bu yer Vakıflara ait olursa Vakıflar Belediye’nin yaptığı masrafı hiçe sayarak burayı olduğu gibi alır.

Biz Başkanımıza dedik ki; ‘bu dava sonuçlanıncaya kadar bekle, burada hem Sayıştay anlamında sıkıntıya girme hem de Belediye’nin yerel kaynağını Genel İdare’nin yapacağı bir şeye aktarma.’

“Benzer bir şey Seven Çarşı’nın orada vardı”

Atatürk Parkı’nın olduğu yere Belediye’nin daha önceleri Vakıflara bir ödeme yaptığına dair iddialara ilişkinde konuşan Vekil Yağcı, “Vakıfların belirgin kayıtları vardır. Bazı vakıf türleri vardır, bu vakıf türlerinin belirgin payları vardır. Bu payları ödenildiği zaman, bu vakıf şerhi kalkar. Benzer birşey Seven Çarşı’nın orada vardı ama oranın vakıf türü farklı olduğu için o vakıf payını ödeyerek biz o şerhi kaldırdık, buradaki bu tür ödeme yapılarak kaldırılan şerhden olmadığı ve burada geçmiş dönemde 60 odalı bir ipek hanı olduğu söyleniyor. 2010 yılında Vakıflar Yasası’nda bir yasa çıktı, belirgin Tür Vakıflarda geçmişinde vakıf şerhi varsa o yer mülkiyet noktasında ‘ne olursa olsun vakıflara aittir’ diye kesin bir hüküm koyuldu. Bu hüküm çerçevesinde, ‘bu zamana kadar neden olmadı da bundan sonra oldu?’ diye bir iddia oluşmasın, 2010 yılında çıkan bu kanun çerçevesinde buraya konuldu. Daha öncesinde burada Hazine’nin iddiası vardı. Hazine diyordu ki; “biz burayı satmadık, biz burayı tahsis derken sehven tescil anlamında yazılmış. Bizim burada İmar Yasası 11. Madde şerhimiz var çünkü burada yeşil alan olma şerhi var. Bu yeşil alan dışında bir yerde burayı kullanamazsınız. Mesela burada ticari bir alan yapılamaz, yarın bunlara ilişkin geriye yönelik bir şey olduğunda vakıfların burada ecri misil isteme hakkı bile doğabilir.

“Atatürk’ün ismi ile anılan bir park olmasından gurur duyarız”

Yarın bir gün bu dava sonucunda vakıflar burayı kazanırsa, Belediye yapmış olduğu masrafları vakıflardan isteme hak ve yetkisine de sahip olmaz. Bizim itirazımız orası Bilecik’in kalbi, güzel bir şey yapılmasını Atatürk’ün ismi ile anılan bir park olmasından gurur duyarız, hiçbir sıkıntımız yok. Bilecik’te taş taş üstüne koyan, bu zamana kadar tüm Belediye Başkanlarımıza şükranlarımızı bildiriyoruz. Mevcut Başkanımız da güzel çalışmalar yaparsa teşekkür ederiz.

“Mutlaka güzel şeyler yapılsın fakat şehrin kaynakları israf edilmesin”

Biz bunca yıllık deneyimimizle Bilecik’in yaklaşık 20 yılını yereldeki bilgi sahibi insan olarak bildiklerimizi de lisanı münasiple söylüyoruz. Burada Belediye çalışmalarını engellemek gibi bir niyetimiz, bir kastımız bu konuda söz konusu değil, yapılacak tabi ki de olacak. Şehir değişiyor, şehir gelişiyor, mutlaka güzel şeyler yapılsın. Yapılan şeyler faydalı olsun, şehrin kaynakları israf edilmesin, bu noktada el birliği içinde çalışalım yoksa yapılandan gocunacağımız bir şey yok.

“Orası Bilecik’in kalbi”

Tabi ki çok modern, güzel bir park yapılması lazım ama yıllardır biz bu ihtilaflar sebebiyle devletin diğer kurumlarını da yıpratmamak adına bu işlere girmedik. Elimizde de ona ilişkin olarak projemiz var, hatta yap işlet tarzı şeklinde teklifte bulunanlar vardı. Biz dedik ki; ‘yedi yıldan fazla vermeyiz, beş kuruş para harcamadan yedi yıl işletmek kaydı şartı ile orada çok mükemmel bir projemiz vardı. ‘Davanın sonucuna göre kararlaştırırız’ demiştik. Orada bir düzenleme yapılması doğru bir karar, mutlaka yapılsın ama zamansız. Orada yeni yapılan tesisler vardı, halkın kullandığı tek yerdi. Bunların hepsini yıkmak ve oranın yaklaşık 20-25 bin lira aylık gelirini hazırlıksız bir şekilde yıkıp kararda sonuçlanmadan Belediye’nin bütçesinden para harcayarak buraya para harcamak bence doğru değil.

Burası benim Belediyecilik anlayışıma göre kendi ticari akışı içerisinde kendi kendisini yenileyebilecek yerdi ama arkadaşlarımız öyle karar vermişler, sonuçlarını hep birlikte bekleyeceğiz, takdiri de milletimize bırakacağız.”

Editör: TE Bilişim