Bölünmüş yol çalışmaları sırasında, MÖN İnşaat firması tarafından; 5 adet menfez çalışması yapıldığını daha sonra bu menfezlerde biriken sularla ilgili çalışmaların yarım bırakıldığını belirten Milletvekili Şeker, yapılması için söz verilen bağlantıların ve giderlerin yapılmamasının Aşağıköy’ün tarımına zarar verdiğini belirterek, 3000 dönüme yakın arazinin ve arazi sahiplerinin mağdur olduğunu belirtti.
Vatandaşların mağduriyetinin nasıl giderileceğini soran Bahattin Şeker, soru önergesinde şu görüşlere yer verdi:
“Bakanlığınızın Bilecik ilinde sürdürülen bölünmüş yol çalışmaları sırasında, MÖN İnşaat firması tarafından; 5 adet menfez çalışması yapılmış, daha sonra bu menfezlerde biriken sularla ilgili çalışmalar yarım bırakılmıştır. Bu menfezlerin bir kısmı, daha önce yapılan ve tarım alanlarında kullanılan Aşağıköy arazilerine ve köyüne yerleşim bölgelerine bağlanmıştır. Daha sonra yapılması için söz verilen bu bağlantıların ve giderlerin yapılmaması; Aşağıköy’ün tarımına zarar vermektedir. 3000 dönüme yakın bir arazi zarar vermekte ve bu arazi sahipleri mağdur olmaktadır.
Bu anlamda;
1- Bilecik ilinin Aşağıköy ve Deresakarı köylerinde yaşayan vatandaşlarımızın çeşitli vesilelerle yetkili mercilere ilettiği su, yol ve çevre sağlığı ile ilgili meselelerin çözümü yönünde ne gibi çalışmalar yürütülmektedir? Yaşanan mağduriyetle ilgili ne gibi önlemler alınacaktır?
2- Yapılan Hızlı Tren ve bölünmüş yol çalışmalarının sebep olduğu susuzluk, köyde yaşayan vatandaşlarımızın yetiştirdiği gerek mahsüllere ve gerekse ağaçlara zarar vermektedir. Yaşanan bu sorunların tespit edilmesi ve mağduriyetin giderilmesi yönünde yetki ve sorumluluk kime aittir?
3- Yapılan yol çalışmalarının, sulama kanallarını tıkamış olması konusu, bölgede görev yapan devlet kurumlarına ve yüklenici firmaya iletilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca bu projenin planlanması ve uygulamasında görevli olan yetkililerin de sorumluluğunun olduğu anlaşılmaktadır. Bundan sonraki süreçte, proje nasıl uygulanacaktır?
4- Vatandaşlarımızın mağduriyeti nasıl giderilecektir, sulama kanalları kapatılan bu vatandaşlarımızın zararı karşılanacak mıdır?”
