Milletvekili Yaşar Tüzün, Uğur Mumcu’nun katledilişinin 28’inci yıldönümü anma programı çerçevesinde yaptığı konuşmada Bahçelievler Mahallesi’nde bulunan Uğur Mumcu Parkı’na geçmiş dönemki Belediye yönetimi tarafından herhangi bir bakım yapılmadığını ve kaderine terkedildiğini belirtirken, “2004’te yerel iktidar el değiştirdiğinde bunu üzülerek ifade etmek istiyorum ki tam 13 yıl boyunca isminden kaynaklı olarak düşündüğümüz Uğur Mumcu Parkı’na en ufak bir restorasyon, en ufak bir tadilat, en ufak bir imalat yapılmamıştır” vurgusunu yaptı.

Araştırmacı Gazeteci Uğur Mumcu gladyo tarafından katledilişinin 28’inci yıldönümünde Bilecik Belediye Başkanlığı’nın düzenlemiş olduğu anma programında anıldı.

Şeyh Edebali Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen etkinlikte konuşan Milletvekili Yaşar Tüzün, eski dönem AK Parti Belediye Başkanlığı zamanında Uğur Mumcu Parkı’na bakım yapılmadığına dikkat çekti.

“Ocak ayı Türkiye siyasi tarihinde aslında iyi anılmayan bir aydır çünkü Ocak ayında Türkiye aydınlanmasının öncülerinin katledildiği bir aydır” diyerek konuşmasına başlayan Vekil Tüzün, “başta Uğur Mumcu olmak üzere Emniyet Müdürlüğümüzü yapan Sayın Gaffar Okkan, Türk siyasi tarihinin önemli ismi İsmail Cem ve birçok aydınımız ocak ayında vefat etmiştir, öldürülmüştür, katledilmiştir. Bizim gibi laik, demokratik Cumhuriyeti, çağdaş bir ülke yönetimi anlayışında olanlar hep bu mücadeleyi sürdürmüştür ve sürdürmeye devam edecektir. O nedenle Bilecik’imizde Bahçelievler Mahallesi’nde yanlış hatırlamıyorsam 2000 yılında Bilecik Belediye Başkanlığı yaptığım dönemde 11 dönüm üzerinde bir park yaptık. Bu park Bilecik’te belkide o dönemlerde en büyük parktı bunu yapmak bize nasip oldu. Bahçelievler Mahallesi büyümekte ve gelişmekte olan bir mahalleydi, bu mahallede böyle bir parkın yapılmasından sonra isminin ne verilmesi gerektiğini Belediye Meclisimizde almış olduğumuz karar doğrultusunda oy birliği ile Uğur Mumcu ismini vermiştik. Bu parkın açılışına o dönem Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı olan Ali Dinçer beyefendi, Ankara eski Büyükşehir Belediye Başkanlığını da yapan abimiz açılışa katılmıştı ve bu bölgede yaşayan gerek Hürriyet Mahallesi’nde, gerekse de Bahçelievler Mahallesi’nde, gerekse il dışından askeri birliğe er olarak veya o evlere ziyarete gelen insanların oturabileceği bir alan yarattık ancak 2004’te yerel iktidar el değiştirdiğinde bunu üzülerek ifade etmek istiyorum ki, tam 13 yıl boyunca isminden kaynaklı olarak düşündüğümüz Uğur Mumcu Parkı’na en ufak bir restorasyon, en ufak bir tadilat, en ufak bir imalat yapılmamıştır.

Bu değerleri korumak, bu değerli insanların düşüncesini ilelebet sürdürebilmek hepimizin asli görevidir. Bilecik’imiz de farklı farklı isimler altında parklarımız var o parklar nasıl korunduysa, nasıl yaşatıldıysa Uğur Mumcu Parkı’nın da aynı şekilde korunmasına ve yaşatılmasına ihtiyaç vardır. Bunu üzülerek söylemek istiyorum ki bende Bahçelievler Mahallesi’nde otururken dönem dönem Bilecik’te tabela, boya işi yapan kişileri arayıp, ‘ya en azından parka bakılmıyor ama isim tabelası küflenmiş, rengi solmuş sen bu tabelayı gizliden sök, bunun yenisini yap veya boya, ücretini gel benden al’ demişimdir. Yani Uğur Mumcu gibi aydınların isimlerinin yaşatılmasından rahatsız olan ziyniyetle böyle mücadelelerimiz oldu. Şimdi çok şükür bu kıymeti bilen bir Belediye Başkanımız ve yetkililerimiz var. Uğur Mumcu tabela ile değil de burada bir büst ile yaşayacaktır, bu ismin yaşamasında emeği geçen bütün arkadaşlarıma, bütün yoldaşlarıma, bütün hemşerilerime sonsuz teşekkür ediyorum. Aydınlanmanın öncüleri geçmişte Cumhuriyeti kuran bir siyasi partinin mensupları olduğumuza göre, bu anlayışı ilelebet sürdürmek bizim temek görevimiz olacaktır. Yaşasın laik, demokratik Cumhuriyet ve yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi” ifadelerine yer verdi.

“Kuva-yi Milliyenin kalpaksız neferi”

Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Mehmet Metin Yaşar ise anma programında yaptığı konuşmada, “Ülkemizin aydınlanma mücadelesinin yılmaz önderi, Kuva-yi Milliyenin kalpaksız neferi, Uğur Mumcu’nun 28. Katlediliş yıldönümünü onu saygıyla anmak ben demokratik hukuk devletine inanıyorum diyen herkesin borcudur. Çünkü o ölmeden önce ey halkım unutma bizi demişti. Bizim de böyle bir mücadele adamını anmadan geçmemiz söz konusu olamazdı. 90’lı yılların başında devletimizin odaklarına, çeteler mafyalar çöreklenmişti. Uğur Mumcu yılmadan bıkmadan bunlarla mücadele etmeyi sürdürdü, bu konuda birçok kitaplar yayınladı. Ve bu kitapları sadece kulaktan dolma bilgilerle değil, araştırarak, belgelerle bunları yayınlandı. Onun için ülkemizin ilk belgeyle yayın hayatını sürdüren, halkını doğru bilgilendiren bir önderimizdir, bir düşünürdür. Bir araştırmacı yazardır Uğur Mumcu. Şer odaklarının siyasal uzantılarını, gün yüzüne çıkartmak, karanlıkları aydınlatmak için de çok mücadele göstermiş bir gazeteciydi Uğur Mumcu. Bütün bunları yaparken de korkusuzca, kalemini satmadan yapmıştı. Bunları yaparken de her gün farklı yerlerden çok tehditler, ölüm tehditleri alıyordu. Ama o bunların hiçbirini umursamadı, doğru bildiklerini belgeler ile yayınlamaya devam etti. Ve sonunda 24 Ocak’ta soğuk bir kış günü yağmurlu bir günde şer odakları tarafından katledildi. O gün yüz binlerce insan Ankara’ya gitti. Çok görkemli bir cenaze töreni düzenlendi. Hiçbir kimseye bugüne kadar nasip olmayan bir yoğunluk yaşandı Ankara’da. Ocak ayı bizler için uğursuz bir ay. Sadece Uğur Mumcu değil, yine bizlere insanlığı öğreten, sevgiyi öğreten çok değerli bürokratımız Gaffar Okan’ın da katledilişinin yıldönümü. O da Güneydoğu’da yaşayan vatandaşlarımızın terör örgütünden ayrı olduğunu ve oradali insanlarımızın devlet ile içi içe birlikte yaşamalarının teminin için çok büyük mücadeleler verdi. Ama ne yazık ki terör odaklarının hedefiyle karşılaştı. O da katledildi. Yine aynı gün 24 Ocak’ta büyük bir devlet adamımız Dışişleri Bakanlığı yaptığı süreçte devlet adamlığının ne olduğunu ulusa öğreten önemli bir şahsiyettir İsmail Cem. Onun da vefatının yıldönümüdür 24 Ocak,Onu da rahmetle anıyoruz. Şükran içerisinde uyusunlar diyorum.” dedi.

Editör: TE Bilişim