Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili Yaşar Tüzün, 16 Nisan Pazar günü gerçekleşen referandum sonrasında konu ile ilgili basın açıklaması düzenledi.

CHP İl Başkanlığı’nda düzenlenen basın açıklamasında Tüzün, Bilecik’te yürüttükleri hayır kaymasının sonuç verdiğini belirtirken, evetçilerin Cumhuriyet Meydanı’nda yaptıkları kutlamaya vurgu yaparak, “hangi yüzle çıktınızda bu kutlamayı yapıyorsunuz? Bilecik’te hayır çıkacak evet yapanlar kutlama yapacak tek kelimeyle yazıklar olsun” dedi. Tüzün, konuşmasının devamında şu açıklamada bulundu.

“Seçim Kanunu’nun 98.maddesi açık ve nettir”

11 Ekim 2016’da başlayan meclis gündemine gelen, ardından bütün kamuoyu gündemini meşgul eden Başkanlık sistemini getiren anayasa değişikliğini, dün yapılan referandum ile sonuçlandırmış bulunuyoruz diyemiyorum. Çünkü geçici bir sonuçtur. Daha kesinleşinceye kadar önümüzde bir süreç vardır.

Öncelikle burası çok önemli; Dün oyumu kullandıktan sonraki röportajımda belirttiğim gibi, Bilecik’te ki seçmenlerimizin, vatandaşlarımızın büyük oranda oy kullanacağını hatta Türkiye’de birinci olacağını ifade etmiştim.Ve dediğimiz gibi oldu.Türkiye ortalamasının çok üzerinde, yüzde 90.51 oranıyla sandığa giderek Hayır diyen Bilecik halkını kutluyorum.

Ne kadar teşekkür etsem azdır. Bilecik halkının vatanperverliğini, demokrasiye, cumhuriyetin değerlerine bağlılığını anlatmak için kelimeler yetmez...

Bu sunuca ulaşmamızda katkısı olan herkese, kampanya sırasında gece gündüz, yağmur- çamur demeden koşturan özellikle kadınlarımıza ve gençlerimize, teşkilat mensuplarımıza, parti ayrımı yapmadan katkı veren herkese özellikle teşekkür ediyorum.

Sevgili arkadaşlar, demokrasilerde kazanan, sandığa giderek oyunu kullanan tüm vatandaşlardır. Bu referandumun kazananı da milletimizdir. Öncelikle şunu belirtmek isterim; Referandum kampanyası eşit şartlarda gerçekleşmedi. Bir taraf devletin bütün imkânlarını kullanıldı, uçaklar, helikopterler seferber edildi. Bizim vergilerimizden oluşan devletin hazinesi, devletin memurları, devletin bütün araçları kullanıldı, TRT’siyle devlet baskısı uygulandı.

Evet’i savunanlar hukukun dışına çıktılar, her türlü hakareti ettiler. Bizler ise kısıtlı imkânlarla demokrasiye sahip çıkmak için elimizden gelen çabayı gösterdik. Hukuk dışına çıkmamaya, kullandığımız dilin ayrıştırıcı, bölücü olmamasına özen gösterdik. Bakacağımız yüze,utanacağımız hiçbir söz söylemedik.Sandıklara gittik,oyumuzu kullandık. Sandıklara sahip çıktık. Ama sandık sonuçlarını emanet ettiğimiz Yüksek Seçim Kurulu’nu hiç hesaba katmamıştık.Yüksek Seçim Kurulu son gün,son saatte deyim yerindeyse; maçın son dakikalarında kural değiştirdi. Yasaya aykırı şekilde mühürsüz zarfların geçerli sayılmasına karar verdi. YSK seçimlerin adil ve tarafsız yapılmasından sorumlu yüksek bir yargı organıdır. Ne yazık ki YSK,bu ülkenin yönetim biçimini belirleyecek en üst hukuki metin olan anayasa değişikliğine gölge düşürdü.Kimse kusura bakmasın,özelliklede Yüksek Seçim Kurulu ve hakimler yaptıkları savunma vicdan sahibi hiç kimsenin içine sinmedi. Elbette ki YSK’ya gerekli itirazlarımızı yapacağız. Sonuna kadar takipçisi olacağız. Sonuç değişir mi bilemem. Buna sonuçta YSK karar verecek. YSK’nın vermiş olduğu karar şaibelidir. Bu şaibeyi temizlemesi gerekmektedir. Seçim Kanunu’nun 98.maddesi açık ve nettir. Kanunu YSK alacağı bir karar ile değiştiremez. Kanunu sizlere okuyorum: Sandık Kurulunca verilen biçim ve renkte olmayan, üzerinde ilçe seçim kurulu ve sandık kurulu mührü bulunmayan herhangi bir işaret bulunan zarflar geçersiz sayılır. Bu Seçim Kanunu’nun 98.Maddesi.Bu maddeye aykırı bir işlem yapılamaz.Ama maalesef  YSK almış olduğu bir kararla,bu mühürsüz oyları ve zarfları geçerli kabul etti.

Şimdi Bilecik’ten YSK’ya soruyorum;

1- Devlet mühürsüz piyango biletine, ikramiye çıksa Milli Piyango ödeme yapar mı?

2- 30 büyük şehirden,17’si hayır demiş. Bu illerde ki seçmen sayısı yurt geneli seçmen sayısının yüzde 55’ini oluşturuyor.

3-Toplamda ise 81 ilin 31’inde hayır önde… Hayır’ın önde olduğu illerin seçmen sayısı yüzde 60.95 ve diğer illerin seçmen sayısı bunları geçemiyor. Dolayısıyla hayırların önde olduğu çok aşikârdır.

4- Maç oynanırken kural değişir mi? Doğu ve Güneydoğu illerinde saat 16.00’da sandıklar açıldı. Seçim kurulu saat 17.10’da karar değiştirdi.

“Bundan böyle YSK’nın ismi Yüksek Sahtekarlık Kuruludur”

Şimdi soruyorum;  burası gerçekten anlaşılması gereken bir konu yüzde 51.04 hayır çıksaydı YSK bu kararı verebilecek miydi? Veya yüzde 51. 04 hayır çıksaydı, evet oyları da yüzde 48. 06 çıksaydı AKP’nin yapacağı itiraza YSK ne diyecek ti? Taraflı karar vermesinin en somut örneği budur. Daha şu ana kadar karar vermiş değildir. Ama YSK başkanının yaptığı açıklamalardan anlaşılıyor ki; kararında direnecek, bizim kararımızı da reddedecek gibi bir algı oluşuyor. Dolayısıyla Yüksek Seçim Kurulu’nun adı artık “Yüksek Sahtecilik Kurulu” olmuştur. Bu çok açık ve nettir. Geçmişte 15 Temmuz sonrası Türkiye’de hakimler, valiler, savcılar, öğretmenler, polisler FETÖ’cü olup yakalanıp tutuklanırken, FETÖ’cü olup dokunulmayan iki makam vardır. Bunlardan bir tanesi milletvekilleriydi, diğeri de YSK’du. YSK’dan FETÖ’cü çıkmadığının, onlara neden dokunulmadığının, bugün YSK, AKP’ye karşı bedelini ödüyordur. Bu çok açık ve nettir. Bundan böyle YSK diye bir kurul yoktur. Yüksek sahtecilik Kurulu vardır. Bunu bilmenizi istiyorum ki; bizler ise kısıtlı imkanlarla, demokrasiye sahip çıkmak için elimizden gelen çabayı gösterdik. Hukuk dışına çıkmamaya,kullandığımız dilin ayrıştırıcı olmamasına özen gösterdik. Ama gerçek şu ki; Türkiye’nin geleceğini oyladık. Ve ülke olarak tamda maalesef ortadan ikiye bölündük. Kutuplaştırıldık, kamplaştırıldık. Gerçek şu ki; kampanya boyunca karşı karşıya kaldığımız tüm eşitsizliklere rağmen sokaktaki her iki kişiden birinin hayır dediğidir. Ve Anayasa gibi yasaların bir anası olan,bir Anayasa değişikliğine iki kişiden birinin katılmadığını,yapılan oylamayla tespit etmiş bulunuyoruz. Şimdi zaferi kazandım diye düşünenler varsa, bu zafer ülkemiz için hayli yorucu ve yıpratıcı bir zaferdir. Yüzde 1,5 gibi bir oy farkıyla Türkiye’nin rejimi değiştirilemez.Bugün Toplum yarı yarıya bölüştürülüp tabir-i caizse kapuz gibi ikiye bölünmüştür. Şimdi iktidar sahiplerinin bu gerçeği göz önünde tutacağını umut ediyorum.

Bizler yine demokrasi ve hukuk içinde aydınlık geleceğimiz için mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu çağdaş uygarlık mücadelesidir. Umutsuzluğa, kırgınlığa yer yok. Daha yapacak çok şeyimiz var...

“Hangi yüzle çıktınızda bu kutlamayı yaptınız?”

Ayrıca Bilecik il geneline geldiğimizde, başta il başkanımız ve yönetim kurulu üyelerimiz, ilçe başkanlarımız ve yönetim kurulu üyelerimiz, kadın kollarımız, gençlik kollarımız ve bize diğer partilerden destek veren siyasi partilerin il ve ilçe başkanlarına, sivil toplum örgütlerine, derneklere her türlü baskıya rağmen,CHP Milletvekilini yenebilmek adına günlerce,Cumhurbaşkanı danışmanları yetmedi bakan yardımcıları yetmedi bakanlar yetmedi Başbakanı dahi Bilecik’e getirip,bu psikolojik baskıyı yapanlar maalesef karşılığını bulamadı.Demokrasiye ve parlamenter sisteme inanmış çağdaş Bilecik halkı yine hayır oyu verdi.

Şimdi buradan soruyorum; dün o meydanlara çıkıp, konvoy yapanlar, havai fişek atanlar, Cumhuriyet Meydanı’na toplananlar hangi yüzle çıktınızda bu kutlamayı yapıyorsunuz? Bunu sormak benim görevimdir. Bilecik’te hayır çıkacak evet yapanlar kutlama yapacak tek kelimeyle yazıklar olsun. Ve bizi yenemediniz, bakanınızı getirdiniz, bakan yardımcınızı getirdiniz,bürokratınızı getirdiniz,danışmanlarınızı getirdiniz, Başbakanı getirdiniz ama bizleri yenemediniz. Biz bu duyarlılığı Bilecik halkı olarak sandığa yansıttık. Bu yansıtma sürecinde bize destek olan,hayır yönünde oyunu kullanan  bütün halkıma sonsuz teşekkürlerimi ve şükranlarımı sunuyorum. Daha önümüzde çok işlerimiz var özellikle iktidar sahiplerine sesleniyorum ; bu sonucu görmezden gelemezsiniz.Bu sonucun karşılığını 3 Kasım 2019’da mı seçim olur,erken seçim mi olur ne zaman olursa olsun biz CHP olarak hazırız. Hiçbir korku hiçbir baskı bizi sindiremez.Ben bu seçimlerin referandum sonuçlarının öncelikle Bilecik halkının yüzde 90.5 gibi duyarlı davranarak sandığa giden Türkiye’de birinci sırada,en fazla oy kullanım oranına sahip olan Bilecikli hemşerilerimiz yürekten kutluyorum. Eğer sandık sonuçlarına detaylı olarak bakabildiyseniz, biz kent merkezlerinin tamamında birincideyiz. Hayırlar önde Bilecik merkezde önde, Bozüyük İlçe genelinde önde, Gölpazarı’nda önde, Osmaneli’nde önde, Söğüt’te önde kırsal kesimden yani köylerimizden gelen oylarla birlikte biraz oran düşmüş bulunuyor ama şunu açıkça ifade etmem gerekiyor ki; demek ki kırsal kesimdeki vatandaşlarımıza yeterince ulaşılmamış, ulaşamamışlık.Ama referandum sonuçları kesinleşinceye kadar mücadelemizi sürdüreceğimizi ifade ediyorum.” 

 

Editör: TE Bilişim