İl Genel Meclisinin Perşembe günü toplantısında ilk gündem maddesi olarak Tozman köyünün toz sorunu görüşüldü. İnhisar ilçesine bağlı Tozman köyü sınırları içinde bulunan Söğüt Seramik’e ait maden ocaklarında çalışan araçların köy içinden geçerken oluşturduğu tozun çevreye ve tarım arazilerine zarar verdiği gündem maddesinde firma tarafından yolun ıslatılması veya asfalt yaptırılarak köylünün mağduriyetinin giderilmesi talebi görüşüldü.
Konuyla ilgili bilgi veren İl Özel İdaresi Yol ve Ulaşım Hizmetleri Müdürü Ozan Bakkal bölgede incelemede bulunduklarını, tozunun tarım ürünlerine zarar verdiğini, bölgede bulunan 500 metrelik asfaltın aşınmadan yok olduğu belirlediklerini söyledi. Bakkal yptıkları araştırmayla ilgili şöyle konuştu:
“Burası Tozman’la Kuşçu köyleri arasında toplam 14 kilometrelik bir yol. Bu yolun 500 metrelik kısmı köy içi tozlanmasına neden oluyor. Diğer tarafa doğru 3 kilometrelik mesafede kiraz bahçeleri var. Buradaki ürünler tozlanıyor. Bu yolda maden kamyonları çalışıyor. Köyün tozdan kurtulması için köy içerisindeki 500 metrelik yolun asfaltlanması için yaklaşık 70-80 bin liralık bir maliyet söz konusu. Kiraz ağaçlarının da tozlanmasını engelleyecek şekilde yapalım dersek 3 kilometresini yapmamız gerekiyor. Bu da yaklaşık 450 bin lira civarında bir maliyet oluşturur kanaatindeyiz. Köy için gerekli bir durum ama yoğun bir şekilde maden çekildiği için ne kadar sağlıklı olur ve devamlılığı sağlanır bilemiyoruz ama öncelikli istenen 500 metrelik kısmı. Toz köyün içindeki yaşamı zorlaştırıyor. Vatandaşı rahatsız ediyor. Belki madenciler de bu konuda teşvik edilebilir. Çünkü yola yakın bir noktada çalışmaları söz konusu. Bizimle uyumlu olmaları gerekiyor bu noktada.”
Bölgede incelemeye bizzat gittiğini ifade eden İl Genel Meclis Başkanı Serkan Yıldırım, yoldaki toz problemini kendi gözleriyle gördüklerini ve bu sorunun tamamıyla maden ocağı yüzünden meydana geldiğini söyledi. Yıldırım, insan sağlığını da tehlikeye atan yolun kesinlikle yapılması gerektiğini söyledi ve konunun incelenmesi için komisyona havale edilmesini önerdi.
İ. Zeki Uyanık da, meyve bahçelerine zarar veren toz sorununun çözülmesi gerektiğini ancak bunun komisyon eliyle yapılacak inceleme sonucu meclisin bilgilendirilmesinin ardından yapılmasının doğru olacağını ifade etti. Uyanık; “Buraya giden komisyonumuz, maden ocaklarıyla görüşsünler. Onlar da taşın altına ellerini koysunlar. Daha önceki dönemlerde maden ocaklarını zorlayarak yol yaptırma ve maddi kaynak sağlama şansımız oldu. Komisyon vasıtasıyla bunu yapıp, resmi olduğumuzu gerekirse yolun kullanıma kapatılabileceğini bir baskı unsuru yaparsak hem özel idareye katkı sağlanır, hem de yol sorunu bir an önce çözüme kavuşturulur diye düşünüyorum.” dedi.
Konuyla ilgili söz alan Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Akil Şahin ise; “Burada bir talebimiz söz konusu ise, yapmamız gereken konuyu meclise getirmekten ziyade öncelikle hukuk servisinden buraya bir tespit dosyası açtırmak. Böyle onlarca dosyamız var. tabiki hepsi lehimize sonuçlanan dosyalar değil. Tespit dosyası açıp, yolun durumunu tespit edip, jandarmayla iletişime geçip oradan geçen araçların tonaj durumlarını tespit edip firmalardan tahsilat yoluna gidebiliriz. Asfaltın yapılmasının gündeme alınması öngörülüyorsa yada bütçesi karşılıklı karşılansın dense dahi naçizane fikrim önce bir tespit yapalım. Buradaki yolun bozukluğunun maden ocaklarından kaynaklandığını tespit edelim. Elimize bir keşif raporu alalım. En azından bugün yapacaksak bile koyduğumuz paranın karşılığını müteahhit firmadan mahkeme eliyle alabilelim. Daha önce Gölpazarı’ndaki maden ocaklarıyla bir anlaşmamız oldu. Bozüyük’te rüzgar gülleri nedeniyle bir miktar para aldık. Belki çok büyük paralar değil ama az paralar da değil. Yolun yapımı konusunda bize katkı sağlayacak ödemeler bunlar. Öncelikle bir tespit yapılmasının uygun olacağını düşünüyorum.” şeklinde görüş bildirdi.
H. Hüseyin Çelik ise, “Daha önceki yıllarda firmalarla yapılan anlaşmalara bir ki örnek de ben vermek istiyorum. Biliyorsunuz son 10 yılda Köydes adı altında gelen ödenekler sınırsız değil. Bu ödeneklerde ilk öncelik içme suyu, ikincisi ise yerleşim yerinin en yakın kara yoluna, grup köy yoluna veya ilçesine ulaşımı. Yani yol yapılacaksa köyün meydanından grup köy yoluna veya ilçesine yapılacak. Biz ilimizde neredeyse yerleşim yerlerimizin tamamını yaptık. Bunun devamında, 2-3 yılda sathi kaplamaların zift ve mıcırla desteklenmesi gerekiyordu. Kurum olarak daha çok yol yapalım düşüncesiyle, bir çoğu da çabuk bozuldu. Bozulmaların en büyük sebebi de maden ocaklarıyla mermer ocakları. Bu yolları çok tenkit ediyoruz bize çok zararı var ama, aynı zamanda Bilecik için bir artı bunlar. Ülke ekonomisine katkıda bulunuyorlar. Bir tane maden şirketinin ocağından şu köy asfaltına çıkması 450 bin lira. O ilçeye gelen yıllık Köydes ödeneği de 450 bin lira vardır yoktur. Biz diğer bütün köylerin payını, içme suyuna harcayacağımızı ve bütün hizmetleri bir maden ocağının asfaltına harcarsak, bu kez diğer işlerimizin tamamı yarım kalacak. Bazı işletme sahipleri bu konuda çok duyarlı. Yapılacak çalışmada malzemeyi ben çekeyim veya asfaltına para katkımız olsun diyen işletmeler var. Bu şekilde bir anlaşmayla böyle bir katkıları olacaksa bir çalışma yapılır ki en güzeli bu. Komisyon üyesi arkadaşlarımızın firma yetkilileriyle görüşmelerinde fayda olacağını düşünüyorum. Yolun 500 metrelik kısmını da yapacaksan buraya da katkıda bulunmaları gerekir. Saysak belki bu şekilde olan 20’den fazla köy vardır.” diyerek düşüncelerini dile getirdi.
Turgay Yılmaz ise, “Maden ocaklarının malzeme çekiminde genellikle üstlerinin kapalı olması gerekiyor. Bir branda ile kamyonların üstünü kapatmaları gerekiyor. Siz ne kadar asfalt yaparsanız yapın, eğer bu önlemi almıyorlarsa rüzgardan uçuşan toz yine çevreye yayılacak. İkincisi tonajlı kamyonlarla geliyorlar. İstediğiniz kadar yol yapın, asfalt yapın anında bozuluyor. Gölpazarı’nda Şahinler köyünden Yenipazar yoluna bağlantı yolu asfalt yapıldı, 6 ay dayanmadı. 6 ay sonra tekrar bozuldu, stabilize olarak yapıldı, bu sene asfaltı yapılacaktı o da yapılmadı. Oranın köyleri de mağdur. Çengeller, Bayat, Kasaplar tarafı meyvecilik alanı. O yol şu an stabilize bir şekilde, günde 80-100 kamyon taş arabası geçiyor. Kalkan toz olduğu gibi çevredeki tarım alanlarının üzerine yayılıyor. Sadece Tozman değil, bizim Gölpazarı da aynı şekilde mağdur. Bunlara da hızlı bir şekilde önlem nasıl alınacaksa alınsın.” diyerek sorunun sadece bir köyle sınırlı olmadığını, sorunun Bilecik’in genel bir sorunu olduğunu dile getirdi.
Meclis üyelerinin konuyla ilgili görüşlerinin alınmasının ardından, konunun Çevre Komisyonuna gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.
