Saadet Partisi Gençlik Kolları 19 – 29 Mayıs Gençlik ve Fetih Haftası nedeniyle bir basın açıklaması yaptı. Gençlerin toplum içindeki sorunlarından bahseden Gençlik Kolları Başkanı Ömer Taşçı, zorunlu eğitim sisteminin gençlerin hayatından çaldığını, devletin zorunlu 12 yılı ve psikolojik zorunluluk olan üniversite ile bu eğitim süresinin 17 yıla çıktığını söyledi ve bu eğitimle gençlerin hayata hazırlanamadığını iddia etti. Gençliğin zorunlu eğitim sistemi ile cehalete sürüklendiğini söyleyen Taşçı, seküler düşünceyle gençliğin fırsatçılığın ve amaçsızlığın içine düşürüldüğünü ifade etti. SP’li gençler, şikayet ettikleri zorunlu eğitimin yerine ne koymayı düşündükleri hakkında ise bir açıklama yapmazken bu sözler açıklamayı dinleyenlere kendi deyimleriyle “error” verdirdi.

Gençliğin sorunlarından birinin “Eğitim Sisteminin Tahakkümü” olduğu belirtilen açıklamada; “Gençler zorunlu eğitimin dayatması içerisinde hayata geç katılmaktadırlar. Eğitim sistemi gençlerin hayatından çalmaktadır. Devletin zorunlu 12 yılı ve psikolojik zorunluluk olan üniversite ile bu 17 yıla çıkmaktadır. Böylece gençler hayata hazırlanamamaktadır. 17 yıllık eğitimi tamamlayanların %80’ni vasıfsız olarak mezun olmaktadır. Üstelik eğitimdeki seviyenin düşük olması, dini eğitimin yetersiz ve şuurdan yoksun olması yeni nesli amaçsızlaştırmıştır” ifadeleri yer alırken, açıklamanın devamında; “Gençliğimiz; eğitim sistemi ile cehalete sürüklenmiş, medya ve sosyal medya ile zihinleri iğdiş edilmiş, müstehcenlik ile ahlakı ifsat edilmiş ve seküler düşünce ile de fırsatçılığın ve amaçsızlığın içine düşürülmüştür” denildi.

Açıklamalarında Ak Parti hükümetinin politikalarını da eleştiren SP’li gençler, “2023 ve 2071 vaatleri ile milleti oyalayan hükümet yetkilileri 14 yıldır niçin gerçekten “Milli” olan bir eğitim sistemi kuramadı? 14 yıldır bu ülkede sözde dindar ve manevi değerleri hakim kılmaya çalışan bir iktidar varsa eğer neden AMATEM’lerdeki hasta sayısı 2007’de yılında 38.061 kişi iken şu anda 300 bin kişi civarına ulaştı? Neden hala televizyonlarda gençliğe rol model olabilecek yayın ve program sayısı bir elin parmağını geçmezken 14 yıl boyunca bırakın Türkiye’yi bütün bir dünyada popüler olan aile ve toplum değerlerini hiçe sayan dizilerin sayısı gün geçtikçe artıyor? Hem Kutül Amare Zaferi’nden bahsedeceğiz hem de Avrupa Birliğine girmek için can atacağız. Bu nasıl bir çelişkidir? 2023 ve 2071 hedefleriyle gençliğe ufuk vermek de oldukça kıymetlidir. Fakat bir yandan ufuk verirken diğer yandan “error” vermek de ne demektir?” sorularını sorduktan sonra olaysız şekilde dağıldılar.

Editör: TE Bilişim