Bilecik Arena programına katılan Baro Başkanı Halime Aynur, birçok kişinin cezaevlerinden çıkmasının yolunu açan yeni İnfaz Yasası ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
“Bunu yeniden oturup konuşmamız lazım”
Baro Başkanı Aynur, İnfaz Yasası’na ilişkin, “bunu oturup tekrar bütün akademisyenler, gerekirse Barolar yani bunu oturup konuşmamız lazım” derken şu görüşlere yer verdi:
“Bu çalışmaları biliyorsunuz hükümet yaptı yani biz mesela bence ben ceza hizmet kurumundayım, bütün arkadaşlar soruyorlar ne olacak diye, eşitlik çerçevesinde her şeye varız.
Öyle bir dönemdeyiz ki yeni İnfaz Yasası değiştiriliyor ama o zaman herkes için aynı olsun, neden şimdi 5 yıldan ceza alan 5 yıl yatmıyor vatandaş bunu bilmiyor. Sıkıntı zaten İnfaz Yasası yani bunu oturup tekrar bütün akademisyenler gerekirse Barolar, bunu oturup konuşmamız lazım belki de bizim yasalarımızda ne demişler en iyi yasa bile kötü bir uygulayıcının elinde hiçbir şey ifade etmez yada en kötü yasa bile iyi bir uygulayıcının elinde çok güzel sonuçlar doğurabilir. Yani o yüzde biz her konuda adaletin, hukukun ceza veya savunma her yerde biz orada o çalışmanın içinde olmak istiyoruz ki doğruyu hep beraber burada yani amaç doğruyu bulmak değil mi yani biz şimdi neden diyoruz yani yelpaze olsun benim mesela yönetimim niye bir sürü görüş veren arkadaşım var çünkü yanlış yapabilirim hepimiz insanoğluyuz veya da farklı bir bakış açısıyla bakabiliriz bu yüzden ben onun haricinde dediğim gibi bu yasak, isterseniz onu da ayrı bir programda değerlendirelim çünkü çok uzayacak.”
Af Yasası birilerini kurtarma yasası mı oldu?
“Bu af yasası birilerini kurtarma yasası mı oldu?” sorusuna ise Başkan Aynur, “basında hep biz gördük bunları yani şimdi burada siyasi program yapıyor diyecekler. Biz şöyle yapabiliriz zaten arkadaşlar biz bu İnfaz Yasası’nı oturup Komisyonu ayrı bir programla tekrar tartışalım hep beraber tartışalım” dedi.
“Sıkıntının temeline inmek zorundayız”
Af yasasının iyi mi kötü mü olduğuna yönelik ise Başkan Aynur, şu şekilde yorum yaptı:
“Cezaevlerinde atıyorum 10 kişilik koğuştakileri biz gidip görüyorduk, kaç kişi vardı 18 kişi vardı. Bakın insanlar diyor ki biz havlumuzu yıkıyoruz 10 günde kuruyordu. İnsanlar birbirlerinin yatakları üzerinden geçip ihtiyaçlarını giderebiliyorlar, nöbetleşe yatıyorlardı. Yani böyle bir sistem bunun bir sürü sıkıntıları, devlet kendi sorumluluğunu yerine getirmek zorunda, af yasalarından ziyade yani herkes belki de bunun dediğimiz gibi sıkıntının temeline inmek zorundayız.”
Tutuklu gazetecileri değerlendirdi
Cezaevlerinde yatmakta olan gazetecilere ilişkinde değerlendirmelerde bulunan Aynur, “şimdi basın özgürlüğü diyoruz, arkadaşlar burada ne kadar güzel konuşuyorum, ne kadar rahat konuşuyorum bizim sesimizi duyuruyorsunuz öncelikle çok teşekkür ediyorum gerçekten. Mesela merak ediyorum aydınlattığımı düşünüyorum. Yani basının özgürlüğü kadar bakın savunma kadar basın özgürlüğü de önemli ben bunu söylüyorum benim kriterlerim bunlar basın özgür olmak zorunda halka gerekli bilgileri vermek zorundayız arkadaşlar halka sizin göreviniz doğru bilgiyi iletmek değilmi halkı bilgilendirmek ses olmak. Tabi ki özgür değil yani yargı ne kadar özgür değilse, bunu açık ve net söylüyorum basında tabiki özgür değil” ifadelerine yer verdi.
