Eylül ayının ilk gününde adli yılın açılmasından dolayı adliye çalışanlarının örgütlendiği sendikalar peşi sıra açıklamalarda bulundu. Ancak sendika yöneticilerinin yaptığı açıklamalarda adliye çalışanlarının sorunlarından çok sendikalar arasındaki gerginlik dikkat çekti.

Hatırlanacağı üzere Türk Büro-Sen Bilecik Temsilciliği 1 Eylül tarihinde adli yıl açılışı nedeniyle bir basın açıklaması gerçekleştirmişti. Yapılan açıklamada adli çalışanlarının sorunları dile getirilmiş, sorunlar için çözüm istenmişti. Türk Büro-Sen Bilecik Temsilciliğinin açıklamasında bu sorunların yanı sıra sendikacılık alanında rakipleri olan Büro Memur-Sen hakkında bir takım iddialarda bulunmuştu. Bu iddialara ise yanıt gecikmedi. Büro Memur-Sen İl Temsilciliği yazılı bir basın açıklaması yayınlayarak Türk Büro-Sen Bilecik Temsilciliğinin iddialarına karşılık verdi.

Taşkesen’den Çarpıcı İddialar

Türk Büro-Sen Bilecik Temsilcisi Cüneyt Taşkesen, Büro Memur-sen il temsilcisi kendilerini basın önünde çok yer almakla suçladığını söyledi. Büro Memur-Sen’in geçtiğimiz yıl sadece bir basın açıklaması yaptığını belirten Taşkesen, sendikaların ve sivil toplum kuruluşlarının en büyük gücünün basın olduğunu kaydetti.

“Şube Olma Özelliklerini Kaybetmişlerdir”

Taşkesen, Bilecik’te bulunan Büro Memur-Sen şube olma özelliğini kaybettiği ve sendika yöneticilerinin haftanın her günü kurum ziyaret gerçekleştirdiği iddiasında bulundu. Taşkesen bu iddiasında, “Büro Memur –Sen   Bilecik’te Yalova ile ortak şubedir ve bize gelen bilgiler doğrultusunda üye sayıları azalmış şube olma özelliklerini kaybetmişlerdir. 4688 sayılı yasa gereği şube yöneticileri haftada bir gün sendikal izin kullanırlar ve kurum ziyaretlerini bu belirlenen günde yaparlar, ancak yine bize gelen bilgiler ışığında Büro Memur-Sen şube yönetici arkadaşları hemen, hemen her gün Kurumlarda sendikacılık yapmaktadırlar.” ifadelerini kullandı.

 “Siz Sendikacı mısınız siyasi parti temsilcisi misiniz”

Taşkesen, Büro Memur-Sen yöneticilerinin Türk Büro-Sen üyelerine kendi sendikalarına geçtikleri takdirde müsteşarlara ve milletvekillerinden imtiyazlar sağlanacağı konusunda teklif götürdüklerini öne sürdü. “Sendikacılıkta etkili olmak eylem yapmaktır hak aramaktır birilerinin hakkını ararken birilerinin hakkını yememektir.” İfadelerini kullanan Taşkesen, “Ancak büro memur- sen yöneticileri geçtiğimiz günlerde Bilecik de bazı kurumları ziyaret etmişler Türk büro- sen den istifa etmelerini memur-sen’e geçmelerini eğer memur- sene geçerlerse müsteşardan ve milletvekillerinden söz aldıklarını isimlerinin müsteşarlara ve milletvekillerine verileceğini ve yardımcı olunacağını alenen söylemişlerdir. Siz Sendikacı mısınız siyasi parti temsilcisi misiniz isimlerini kullandığınız müsteşarların, milletvekillerinin ve parti il başkanlarının bu gelişmelerden haberi var mı? Şimdi sizlere soruyorum bu görevde yükselme sınavlarında teklif götürülen arkadaşlar gerçekten sınavı bileğinin hakkıyla kazanırlarsa birlikte yarıştığı arkadaşlarının yüzüne nasıl bakacaklar. Diğer arkadaşları bu arkadaşların sınavı bileğinin hakkıyla kazandığını mı düşünecekler. Etkili olmak makam, mevki koltuk dağıtmak değil; hak aramak eylem yapmaktır.” dedi.

Akış’tan İddialara Cevap Gecikmedi

Türk Büro-Sen Bilecik Temsilcisi Cüneyt Taşkesen yaptığı açıklamanın ardından yazılı bir açıklama yayınlayan Büro Memur-Sen Bilecik İl Başkanı Mustafa Akış iddialara cevap verdi.

 “Geçen yüzyıldan kalmış ithal bir anlayışla sendikacılık yapanların anlamasını beklemiyoruz”

Adliye personelinin sorunlarını sadece basın önünde konuşmakla çözülmeyeceğini söyleyen Akış, “Biz sendika olarak hizmet odaklı olarak sendikacılık yapıyoruz bunu geçen yüzyıldan kalmış ithal bir anlayışla sendikacılık yapanların anlamasını beklemiyoruz” ifadeleriyle tartışmanın dozunu biraz arttırdı. Akış açıklamasının devamında “Bizler sorunun değil çözümün parçası olan hesap soran ve hesap sorula bilen bir anlayışla sendikacılık yapıyoruz. Bu manada adliye personelinin sorunlarını sadece basın önünde şov amaçlı söylemiyor, sorunların çözümü için hem ildeki yetkililerle ve hem de Ankara’daki adalet bakanlığında çalışıyoruz malum sendikanın yetkili olduğu yıllarda hiçbir şey yapmadığını herkes biliyor.” dedi.

“Türk Büro sen ise şifreli yayın yapmış ve üye olmayan hiç kimseye şifreyi vermemiştir”

Akış, SGK’da yapılan görevde yükselme sınavıyla alakalı olarak ise Büro Memur-Sen tarafından Ankara’da herkese açık yayın yapıldığını ancak Türk Büro-Sen’in ise yayını şifreli yaptığını iddia ederken, “Öncelikle sendikamız tarafından Ankara’da herkese açık yayın yapılmış, illerde de bu yayınlar tüm çalışanlar tarafından izlenmiştir. Türk Büro sen ise şifreli yayın yapmış ve üye olmayan hiç kimseye şifreyi vermemiştir. Ankara da yayın yaptıkları salonun kapısında üye olmayanları kovmuşlardır.” ifadelerini kullandı.

“Tutanakları Delil Olarak Gösterip Yasal İşlem Yapsınlar”

Büro Memur-Sen Bilecik İl Başkanı Mustafa Akış, Türk Büro-Sen İl Temsilcisi Taşkesen’in Büro Memur-Sen şube olma özelliğini kaybetti iddiasına da cevap verdi. Sayı yönünden bir sıkıntılarının olmadığını söyleyen Akış, “Ayrıca Sendikamızın Yalova- Bilecik şubeliğinin düştüğü iddia edilmektedir. Hepimiz biliyoruz ki 15 Mayıs 2014’te yapılan sayımları sonucunda imzalanan tutanaklara tüm sendika temsilcileri ile birlikte iddiasını ispat edemeyen müddei sendikacı arkadaşımız dahil imza atmaktadır. İddiaları doğru ise, buyursunlar imza attıkları tutanakları delil olarak gösterip yasal işlem yapsınlar. Basın önüne çıkıp laf diye konuşanlar, iddialarını ispat etmedikçe müfteridirler. Dolayısı ile bizim sayı hakkında herhangi bir sıkıntımız yoktur. Biz önce keyfiyete sonra kemiyete değer veririz. Delili olmadan iftira atmak malum sendikanın her zaman ki yaptığı bir şeydir.” dedi.

“Dinime Küfreden Müslüman Olsa”

Akış, “Bizim hiçbir parti ya da adayı desteklediğimize dair Büro Memur Senin resmi internet sitesinde bir haber bulunmamaktadır.” Diyerek Taşken’in iddiasına cevap verirken, “Bizi siyaseten eleştiren malum sendikanın internet sitesinde, Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce, Cumhurbaşkanında aranan özellikler diye aşağıdaki açıklama sitelerinde yapılmıştır.

Hani bir tabir vardır. “Dinime küfreden Müslüman olsa” diye. Boğazına kadar siyasete bulaşmış bir sendikanın bize bu konuda söz söylemeye hakkı yoktur.” dedi.

Yapılan açıklamalar sonrasında iki memur sendikasının iddiaları ve cevapları devam edecek mi bilinmez ama bu gerginliğin adli çalışanların ve çalışanlardan hizmet bekleyen vatandaşa bir yarar sağlamayacağı görülüyor. 

Editör: TE Bilişim