Yaklaşık 20 yıl İstanbul ve Bilecik’te özel sektörde çalıştıktan sonra köyüne dönen Selahattin Çak(38) koyun yetiştiriciliğine başlarken, “Şehrin büyük sıkıntılı ve karmaşıklığından kurtulduğuma seviniyorum” dedi.

Kendisine 50 adet koyun alan ve Osmaneli İlçesi’ne bağlı 58 nüfuslu Günüören Köyü’nde hayvancılığa başlayan Selahattin Çak, doğan kuzuları ile birlikte bu sayıyı 130’a çıkarttı.

“ŞEHİR HAYATI BENİ BOĞMAYA BAŞLADI”

Kent hayatının kendisini boğmaya başladığını ve adeta şehirden kaçtığını ve bu şekilde bir tercihte bulunduğunu söyleyen Çak, “Daha önceleri yaklaşık 20 yıl özel sektörde çalıştım. İstanbul gibi büyük bir metropolde çalıştığım için artık oradaki yoğunluk benim gerçekten boğmaya ve sıkmaya başladı ve köyüme dönmeye karar verdim. Burada mutluyum. Doğa olmayı seviyorum. Şehrin büyük sıkıntılı ve karmaşıklığından kurtulduğuma da seviniyorum.” dedi.

“YAŞAMIMI BU ŞEKİLDE DEVAM ETTİRMEYİ DÜŞÜNÜYORUM”

Bundan sonraki yaşamını köyünde koyunculuk yaparak devam ettirmeyi düşündüğünü söyleyen Çak, “Koyun işine başladım. Öncelikle 50 tane aldım sonra kendime damızlık bıraktım ve sayımı şimdi 100’e çıkarttım. Şimdi yeni doğan kuzularımla birlikte bu sayı 130’u buldu. Kendi sermayemle büyümeye çalışıyorum. Hedefim koyun sayısını 200’e çıkartmak. Yavaş yavaş bu şekilde büyüyüp bütün geçimimi bu şekilde yapmayı düşünüyorum.”

“KORONAVİRÜSTEN DOLAYI KÖY HAYATINI TERCİH ETTİM”

Tüm dünyayı etkisi altına alan Koronavisünde bu yönde bir tercih yapmasında etkili olduğunu da söyleyen Çak, “Dünyamızı ve ülkemizi etkisi altına alan Koronavirüsten dolayı köy hayatını tercih ettim. Çünkü buradaki her şey doğal ve organik olduğu için şehirde çok yoğun ve kalabalık ve temasın engellenememesi açısından ben köyde huzur buldum.Sağlıklı olmak açısından da kendisimi doğaya attım diyebiliriz.” dedi.

“ANNEM VE BABAMDA BANA YARDIM EDİYOR”

“Koyunlara bakmamda annem babam da bana yardım ediyor.”diyerek sözlerine devam eden Çak, “Özellikle babam eskiden bu işlerle uğraştığı için ben tecrübesiz olduğumdan dolayı bana bilgilerini aktarıyor ve bu şekilde de daha iyi bir iş çıkartmam açısından bilgilerini benimle paylaşıyor.Annemle akşamları kuzuları emziriyoruz.Doğum aşamasında bazen sıkıntılar oluyor,babam da yardım ve müdahale ediyor.Artık özel sektörde çalışmak istemiyorum.Neden,çünkü haftada bir gün tatiliniz oluyor,yıllık izinleriniz oluyor,ona da çıkabiliyorsanız çıkıyorsunuz.Sürekli bir yaptırım içinde olmuş oluyorsunuz.Ama ben şu anda özgürüm,istediğim gibi hareket edebiliyorum.” şeklinde konuştu.

“BEN BU MESLEĞİ ÇOK SEVDİM VE BIRAKMAYI DA DÜŞÜNÜYORUM”

Çobanlığı çok sevdiğini söyleyen Selahattin Çak çocuklarına da miras olarak koyunlarını bırakmayı düşündüğünü söyledi.Çak, “Ben bu mesleği gerçekten çok sevdim, bırakmayı da kesinlikle düşünmüyorum.Gücüm yettiği kadar bu işte devam etmeyi planlıyorum. Çocuklarıma da miras olarak bu mesleği bırakmak istiyorum.Zaten onlarda sevdiler,ilgi duyuyorlar.Bu arada kendimi de garantiye almak için koyunların hepsini de sigorta yaptırdım.Bütün üretircilere de bunu tavsiye ediyorum.Çünkü,vahşi hayvan saldırısı olabilir,doğal afetler olabilir,bunlara karşıda kendimi de bu şekilde korumaya aldım.” dedi.

“DOĞADAN TOPLADIĞIM KUŞBURNU İLE KENDİME ÇAY YAPIYORUM”

Köyde adeta doğal yaşama kavuştuğunu söyleyen Selahattin Çak,her şeyiyle organik beslendiğinin de altını çizerek koyunları meraya otlatmaya çıkarttığında özellikle öğle yemekleri sırasında de doğadan topladığı kuşburunları ile çay demlediğini ve bu şekilde bolca c vitamini aldığını belirtti.

“Ayrıca doğadan topladığım Kuşburunlarını da közde kaynattığım zaman güzel bir çay oluyor.” Diyerek sözlerini sonlandıran Çak, “Gerçekten de hoş bir aroması var.Bol c vitamini.Salgının olduğu bu dönemlerde doğal beslenmek,organik beslenmek gerçekten keyif verici.Bu arada doğada çay keyfide yaparken annem ve eşim de sağ olsun yanıma kek gibi yiyecekler hazırlıyorlar bunları da öğlenleri burada yiyorum.” dedi.

“TECRÜBELERİMİ OĞLUMA YANSITIYORUM”

Eskiden kendiside küçük hayvan yetiştiriciliği yaptığını söyleyen Selahattin Çak’ın babası Necmi Çak, edindiği tecrübeleri ile oğluna yardımcı olduğunu aktardı.

Her konuda gerek merada gerekse de ağılda oğlu Selahattin’e yardımcı olan Baba Necmi Çak, “Tecrübelerimi oğluma yansıtıyorum. Bu arada hanımım da yardım ediyor. Doğumda olsun bakımında olsun. Her türlü yardımda bulunuyorum oğluma. Arpa, buğday ekiyoruz, saman ve yonca yapıyoruz. Yardımcı oluyoruz yani.” ifadelerini kullandı.

“KOYUNLARIN KUZULARINA BEN BAKIYORUM”

Doğan kuzulara kendisi bakan ve her sabah oğlu Selahattin meraya koyunları gütmeye gitmeden evvel çantasını hazırladığını belirten anne Gülhan Çak ise, “Bende oğlum Selahattin’e yardımcı oluyorum.O meraya gitmeden önce çantasını hazırlıyorum.Kuzularına ben bakıyorum.Onları yemliyorum,akşamları geldiklerinde emziriyorum ikimiz beraber birlikte.Şimdi koyun sayısı 130 ama inşallah 200-300’ü bulacağız bakalım.Bunlarla uğraşıyoruz işte.O uzun yıllar İstanbul’daydı.İşten çıktı ve bu işi yapmayı tercih etti.Çok sevdi hayvanları da kendisi yapıyor,bizde elimizden geldiği kadar yardımcı oluyoruz ben ve babasıyla birlikte.İnşallah Allah devamını getirsin.” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilişim