2005 yılından bu yana Bahçelievler Mahallesi’ne bağlı Yenikent Sitesi Konuralp Caddesi 6/D konutunda yaşamaktayım.
2016 yılından bu yana yolumuz yapılsın diye fotoğraf çekiyoruz, video yayınlıyoruz. Sitemiz toz içinde. Eski Belediye Başkanını ve Yardımcılarını yakinen tanımamıza rağmen yollarımız yapılmadı. Kanalizasyon atıklarımız sitemizin aldığı kararla bir konteynıra akıyor. (Hijyen açısından sorun yok.)
Kapalı havuzun arkasındaki villalarda oturuyoruz. Havuzu dönene kadar sıcak asfalt döküldü. Sonrası tozlu ve mıcırlı yol. Bunun sebebi bundan 3-4 sene önce Spor Bakanı’nın buraya gelmesi ve kapalı havuzun açılışını yapmasıdır.
18 Haziran 2018 tarihinde saat 19.00 civarında seçim çalışması yapan AKP çalışanlarının (bunlardan birisi İl Özel İdare bünyesinde çalışan bir birey) siteye gelerek ellerinde kahve paketleriyle şahsımdan oy istemesini şu şekilde aktarmak isterim:
AKP çalışanı: Merhaba, AK Parti’den geliyoruz.
Ben: Merhaba, altın mı vereceksiniz?
AKP çalışanı: Hayır, kahve dağıtıyoruz.
Ben: Bizim yolumuz 2005’ten bu yana yapılmıyor.
İl Özel İdare’de çalışan birey: Sizin altyapınız müsait değildir. Belediye’ye bağlı değilsinizdir.
Ben: Nasıl ya? Bahçelievler Mahallesi’ne bağlıyız. Eşim facebook’unda kaç kere paylaştı, kaç kere Belediyeyi aradı. Bu yolun yapılması için Belediye şirket kurduğunu söyledi. Sonrasında sonuç çıkmadı.
AKP çalışanı: Biz iletiriz.
Ben: Muharrem İnce televizyona çık dedi Tayyip Erdoğan sana reyting mi yaptıracağım dedi... Habertürk ve CNN’de Muharrem İnce’nin izlenmesi 44.00 aynı kanallarda Tayyip Erdoğan’ın izlenmesi 11 dedim ve üzerine hava durumunun izlenmesinin daha çok olduğunu söyledim.
AKP çalışanı: (cevap yok.. Bir süre düşündükten sonra...) Tayyip Erdoğan tenezzül etmiyor.
Ben: Neye tenezzül etmiyor?
AKP çalışanı:….
Ben eğitimciyim dedim. Atanamayan bir Beden eğitimi öğretmeniyim. Atanmak isteyen öğretmenler intihar ediyor.
AKP çalışanı: Kaç tane? dedi.
Ayağıma kadar oy istemeye elinde kahvelerle gelen oy toplayıcıları sorunlarımı anlattığımda çözüm bulmayı bırakın bu sorunları yaşayan yalnızca benmişim, sanki başka bir dünyadan iktidarlarına çamur atmaya gelmişim gibi davranıyorlar.
Bir vatandaş olarak herkesin istediği gibi huzur ve barış ortamında yaşamak istiyorum. Otobanlarımız duble yol yapıldı ama ben mahallemde çamursuz yollardan yürümek istiyorum. Üniversiteler açıldı ama mezunlarının da iş bulmasını istiyorum. Benim gibi atanamayan öğretmenlerin hayatları kararmasın istiyorum.
Birilerine sesimi duyurmak için seçim gününü beklemek istemiyorum.
Artık susuyorum...
Şirinay Şirin Şenses
