Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın Sakarya Nehri’ni kirleten faktörleri ortadan kaldırmak için başlattığı çalışmada sona gelindi. Bakanlık, nehri kirletici unsurları TÜBİTAK ile birlikte geçen yıl mayıs ayından bu yana yaptığı çalışmayla yeniden tespit ettirdi. Sakarya’nın doğduğu yerden döküldüğü bölüme kadar olan havzada ölçümler yapıldı, kirliliğe sebep olan kaynaklar belirlendi. Kirliliğin önlenmesine ilişkin rapordan sonra bakanlık, acil eylem planını hayata geçirecek. Planla ilgili açıklama önümüzdeki günlerde yapılacak.

Harita ve Kadastro Mühendisler Odası’nın daha önce yaptırdığı ‘Sakarya Nehri kirlilik yükünün belirlenmesi’ durum raporu kirliliği gözler önüne seriliyordu. Raporda, nehirdeki su kirliliğinin nüfus ve sanayileşmeyle orantılı olarak hızlı bir şekilde arttığı belirtiliyor. Bu kirliliğine sebep olan etkenler, ‘yan kollardan ve nehir havzasındaki yerleşim bölgelerinden gelen evsel atıklar’ ile ‘tarım arazilerinden karışan gübre ve pestisitler, nehir ve onu besleyen derelerin kenarlarında kurulmuş olan işletmelerden gelen kirleticiler’ şeklinde sıralanıyor. Nehir, demir ve diğer ağır metallerin yüksekliği bakımından yoğun kirlilik gösteriyor.

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi, Yrd. Doç. Dr. Mahnaz Gümrükçüoğlu, kirliliğin nehirdeki canlıları tehdit etmeye başladığını, nehir kenarında bulunan bazı sanayi tesislerinin arıtma tesislerini çalıştırmadığını, kirlilik unsurlarını doğrudan nehre boşalttığını vurguladı. Gümrükçüoğlu, bu sebeple nehir ve nehri besleyen derelerin kenarındaki sanayi tesislerin çok iyi denetlenmesi gerektiğini kaydetti.

Editör: TE Bilişim