Avukat Faik Akarkarasu, Muharrem İnce’nin kuracağı ve Mustafa Sarıgül’ün kurduğu partilere ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, bundan sonraki izleyeceği siyasi yol haritasına ilişkin de çeşitli açıklamalarda bulundu.

Avukatlık mesleğinin yanı sıra siyasi kimliği ile de bilinen Faik Akarkarasu, katılmış olduğu Bilecik Arena programında yeni partilere ilişkin açıklamalarda bulundu.

Özellikle Muharrem İnce’nin Memleket Hareketi’ne ilişkin değerlendirmelerde bulunan Akarkarasu, Mustafa Sarılgül için “Muhtar adayı yapmam” çıkışında bulundu.

“Kendi adına ben saygı ile karşılıyorum”

Kendisine yöneltilen ‘Muharrem İnce’nin önderlik ettiği Memleket Hareketi girişimini nasıl buluyorsunuz?’ sorusuna, “ Memlekete hayırlı olsun. Muharrem beyle 1999 Yaşar beyin aday olduğu seçimlerde seçim çalışmalarında bizzat beraberdik. Muharrem beyle diyaloglarımız öyle başladı. Sonra kendisi rahmetli Yüksel Yıldız Bilecikspor yönetimindeyken Yalova’daki deplasmanda yönetim bana verildi, deplasmana gidiyordum, Yalova’ya gittiğimizde de bizi çok sıcak karşılamıştı. Şu anki Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde siyasi parti kurmak turşu kurmaya benzemez. Muharrem beyin parti kurmasını gerektirecek bir boşluk yok, ana damar belli. Muharrem beyin o anlamda ‘parti kuruyorum’ demesi bunun ön çalışmalarını yapması, kendi adına ben saygı ile karşılıyorum, o ayrı bir şey” dedi.

“Ben bu işin içinde yokum”

Muharrem İnce’nin kendisini partiye davet etmesi olasılığına da cevap veren Akarkarasu, “Teşekkür ederim. Allah yolunuzu açık etsin. Ben bu işin içinde yokum’ derim. Net söylerim” dedi.

“Ben Sarıgül'ü muhtar adayı yapmam”

Mustafa Sarıgül’ün partisine ilişkin de yorum yapan Avukat Akarkarasu, bu noktada stratejik hatalar yapıldığının altını çizerken, Sarıgül için, “muhtar adayı yapmam” ifadelerini kullandı.

Mustafa Sarıgül’ün partisine ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Faik Akarkarasu, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Sarıgül hareketinde de stratejik hatalar yapılıyor. Bunların konuşulması lazım. Benim asıl isyanım bu. Hepimiz deve kuşunun kafasını kuma gömdüğü gibi gömdüğümüzde olmuyor. Biz Sarıgül'ü İstanbul'a Büyükşehir Belediye Başkan adayı yaptık mı, yaptık! Ben Sarıgül'ü muhtar adayı yapmam! Şimdi gitti parti kurdu. Sosyolojik birleşenler farklı diyorum. Şimdi biz İstanbul'u Sarıgül ile ciddi oy farkı ile kaybettik. Kazandığı dönemler başka idi. Ama biz hatayı İmamoğlu ile yapmadık ve aldık. Ankara'da hata yapmadık,ittifakla aldık. En önemlisi Adana'yı aldık. Adana’da şöyle bir özellik var: Adana’yı ya AKP kazanır yada MHP kazanır. Bu seçim Cumhuriyet Halk Partisi aldı. Ciddi iki tarafında adayı vardı. Ama Cumhuriyet Halk Partisi kazandı. Şu anlamda söylüyorum. Biz konuşa konuşa işlerimizi halletsek. Muharrem beyde ısrarla istedi bunu. Haklı tarafları yoktur demiyorum. Bir Cumhurbaşkanlığı seçim tartışması oldu. Muharrem bey davet edilmedi. Keşke davet edilseydi. Bunların hata olması ayrı bir şey, ayrılmayı gündeme getirmek ayrı bir şey. Haklı tarafları yoktur demiyorum. Şiddetli geçimsizlik olabilir, boşanmayı gerektirmez. Aile içinde bunlar tartışılmalıdır. Bunun da aktörlerinden biride Muharrem beydir ve emeği çoktur. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ndeyiz. Yüzde elli biri bulacaksınız. Parlamentoda Anayasa değişikliği için üç yüz altmışın üzerinde sayıyı bulacaksınız. Bunu yaptıktan sonra ayrışmalar olabilir. Kim suçlu,kim güçlü ben bilemem. Son kuliste yoktum ne olduğunu bilemem. Ama belki de egolar çok yükseldi o dönem. Sakin olmakta fayda var. Muharrem beyde biraz daha değer verilmek istemiş olabilir. Bence kırılma noktası genel başkanla girmiş olduğu totalde o yemeğin deşifre edilmesi. Genel başkanı kırdı gibi geliyor bana. Bu tip gel- gitler olabilir, tarafı biz değiliz. Onları bilmediğimiz için sadece yorum yapıyorum. Ben Cumhuriyet Halk Partisi’nin olmadığı oluşumun içinde bulunmam.”

Editör: TE Bilişim