Salı günü gerçekleşen Kasım Ayı Belediye meclis Toplantısında CHP’li Seyfi Özgen sorduğu sorularla merak edilenleri meclis gündemine taşıdı. Mecliste olağan gündemin görüşülmesinin ardından geçilen soru cevap kısmında zaman zaman gergin dakikalar da yaşandı. İşte Özgen’in soruları ve Selim Yağcı’nın verdiği cevaplar:

5 YILIN ÇALIŞMA PLANI AÇIKLANACAK MI?

Seyfi Özgen: “Yerel Yönetimler Yasasında nüfusu 50 bin kişiyi geçen yerleşim yerlerinde 6 ay içerisinde önümüzdeki 5 yılın çalışma planın halka ilan ediliyor. Bu konuda yapılan bir çalışma var mı? Duyuru yapılacak mı? Açıklanmasını rica ediyoruz.”

Selim Yağcı: “Biz önümüzdeki beş yıla ilişkin stratejik planımızı zaten yaptık. Gerekli açıklama meclisimizden de gelecek. Normalde stratejik planımızın sitelerde de ilanı yapılıyor. Zaten bizim 5 yıllık stratejik planımız 2009 seçim vaatlerimizden oluşan bir plan. Dolayısıyla bu anlamda halktan da onay almış bir plan. Onları aynen gerçekleştirme noktasında 5 yıla yaydık. Stratejik planımızı da öyle oluşturduk. Şu anda siteden takip edilebiliyor.”

OTOPARK ÜCRETLERİ HANGİ BANKADA TOPLANIYOR

Seyfi Özgen: “Otopark harçlarından alınan ücretler hangi banka hesabındadır ve bugüne kadar toplanan miktar ne kadardır? Toplanan paralar hangi banka hesabındadır. Bu hesaplardan harcama yapılmış mıdır? Yapıldıysa nerelere yapılmıştır ve ne kadardır?”

Selim Yağcı: “Bizim tüm hesaplarımız şu aşamada Vakıflar Bankası Bilecik Şubesi hesabında. Yaptığımız ihaleyi Vakıflar Bankası kazandığı için onun hesabındadır. Dönem dönem otoparklar için harcama yapıyoruz. Çünkü mevzuatlar çerçevesinde açık otoparklara yaptığımız masraflar oluyor. Şu anda da otopark hesabında 1 milyon 400 bin TL para var.”

SARI ÇİZGİLERİ HANGİ FİRMA YAPIYOR?

Seyfi Özgen: “Sarı çizgilere ve yaya geçidi için çakılan dubalarla hangi kalemlerden harcama yapılmıştır? Miktarı ne kadardır ve hangi firma tarafından yapılmıştır?”

Selim Yağcı: “Sarı çizgiler ve dubalar bir kısmı Zabıtadan bir kısmı Fen İşlerinden alınıyor ve bunlara ilişkin olarak piyasa fiyat araştırması yapılıyor. Eğer miktar olarak 15 binin üzerinde rakam varsa ihale yapıyoruz. Ama altındaysa fiyat araştırması yapıyoruz, doğrudan alınabiliyor. Yaya geçitlerindeki çizgiler karayolları tarafından yapılıyor. Bir kısmını Karayolları bir kısmını da biz alıyoruz.”

KAYI PLAZA’DAN İŞGAL BEDELİ ALINDI MI?

Seyfi Özgen: “Kayı Plaza’nın yapımı esnasında yol uzun bir süre kapalı kaldı. Bu süre için inşaat firması ne kadar işgaliye bedeli ödemiştir? Halkımız tarafından merak edilmektedir. Ödenen miktarın kamuoyu ile paylaşılmasını istiyoruz.”

Selim Yağcı: “Halkımıza biz merak ettiği tüm cevapları 30 Mart’ta verdik. Halk da merakını giderdi, yeniden bizi tercih etti. Merak noktasında geçelim bunu. Siz merak ediyorsanız arkadaşlar çıkartırlar. Biz orada işgaliye bedeli olarak bir rakam alındı ama ne kadar alındığını rakamsal olarak ben bilmiyorum.”

KALDIRIMI OLMAYAN BİLECİK NASIL 3. OLUYOR?

Seyfi Özgen: “Billboardlarda Bilecik Belediyesi’nin kaldırım yapmada 3. olduğunu gösteren afişler gördük. 3 dönemdir şehri yöneten, yeni imar alanları açan yönetim kadronuz var. İlimizin Hürriyet- Bahçelievler – Beşiktaş ve Ertuğrul Gazi Mahalleleri yeni yapılaşmanın çok olduğu fakat kaldırımların olmadığı yerler. Olmayan kaldırımların yapıldığı ilimiz mi Türkiye’de kaldırım yapmada 3. oluyor? Ayrıca şehrin belirli bölgelerinde yaptığınız kaldırım çalışmalarını hangi firma kaç liraya yapmıştır. Bittiği zaman belediyeden hangi yetkili işlerin teslimini almıştır. Yapılan işin kalitesi açısından tekrar kontrollerin yapılması gerektiğini düşünüyoruz.”

Selim Yağcı: “Biz yol yapımına ilişkin olarak işleri açık ihale metoduyla yapıyoruz. Kaldırım ve asfaltlarla birlikte anahtar teslim. Çünkü önceden ayrı ayrı yaptığımızda organizasyonda sıkıntı olması sebebiyle çok başarılı olmadı. Çünkü asfaltı atacaksınız, bordürü dikeceksiniz, kaldırım yapacaksınız. Diğer altyapı çalışmalarıyla entegre olması zor. O yüzden bunu tek parça halinde ihale ediyoruz. Bunu geçen dönem Bursa’da Ergünler Yapı diye bir firma aldı. Bunların geçici kabulleri yapılır, kesin kabulleri yapılmadan önce bu kaldırımlar tek tek gezilir. Eksiklikler göçmeler sıkıntılar olursa kesin kabullerin süreci içerisinde yeniden bu eksiklikler tamamlattırılır ve kesin kabulleri ona göre yapılır.

Kaldırım konusunda siz bizi başarılı görmüyorsunuz, 3’üncülüğü fazla görüyorsunuz. Bunu Bilecik Belediyesi’nin tuttuğu anket yaptırdığı bir firma yapmıyor. Bu bilgi TÜİK’in resmi verilerine dayanıyor. Ve biz şehirlerdeki kaldırım standartları noktasında gerçekten başarılı bir belediyeyiz. Şu anda çarşı düzenlemesinde Türkiye’deki birçok belediyeden iyiyiz. Şu anda burası pilot bölge. Avrupa standartları olarak engellilere yönelik çalışmamız oldu. Ama uygulamada insanımızdan kaynaklanan sıkıntılar da var. Esnaf kaldırımın önüne getiriyor malzeme koyuyor, belirli sıkıntılar oluyor. Bunları da esnaflarımızı da kırmadan düzeltmek için çabalıyoruz. Ama şu şehir içi kaldırım olayını Türkiye’de 7 şehir aldı. Birisi de Bilecik’tir. Şu anda bunu bitirip de uygulamaya koyan belki de tek şehiriz. Bu anlamda da şehir içerisinde o çalışmaların yapımı sırasında katkı sağlayan ve sabır gösteren tüm şehir esnafımıza, ticaret erbabımıza teşekkür ediyorum. Çalışmalarda gerekli desteği verdiler.

Şehrimizde imarda şu sıkıntı var; bir mahalle kurulurken siz oraya 7 metre 10 metre yol koyarsanız o yolun kenarında kaldırımlık pek yer bulamıyorsunuz. Yolu yapsanız kaldırım, kaldırımı yapsanız yol olmuyor ve imarda bu anlamda yapılan eksiklikleri günümüz içerisinde de telafi etmemiz oldukça zor. Neden? Onu yapabilme adına bu defa da insanların çekme mesafelerinin kamulaştırılması lazım. Ben size öyle örnekler veririm ki geçmiş dönemlerde meclislerin ve belediyelerin yapmış olduğu hatalar, haklı olduğu halde bir yeri terk ettirmiş öbür tarafı terk ettirmemiş. Bakıyorsun terk edilmeyen noktalar nedense o dönem içerisinde meclisin içinde olan arkadaşa ait yer. Ve oralar şu anda yola tecavüz gibi gözüküyor. Belediye nedense görmemiş. Bunları telafi etmek bazen zor oluyor. Bakın en önemli bölgemiz okullar bölgesi. Okullar bölgesine baktığımızda anca bir tarafa kaldırım yapabiliyoruz. Çünkü kaldırım yapsanız yolun gidiş gelişi için daralma oluyor. Yapmasanız çocuklar açısından ciddi bir sıkıntı oluyor. Onun için yeni dönemde yeni yapacağımız imar planlarında mümkün olduğunca yolları geniş yapalım, kenarında kaldırımlara yönelik olarak mutlaka bir alan bırakalım ve insanlarımızı da rahat şekilde orada geçimlerini sağlayalım diye çaba harcıyoruz.

DALAKDEREYE KANALİZASYON AKARKEN TOKİ’YE HEYKEL YAPILIR MI?

Seyfi Özgen: “Bir ilin öncelikleri vardır ve ona göre yatırım yapılması gerekir. Ertuğrul Gazi Mahallesi’nin kanalizasyonu Dalakdere’ye akmakta. Dalakdere’de Karasu’ya karışmaktadır. Öncelik halkın sağlığı için gerekli olan arıtmayı yapmak mıdır yoksa TOKİ’nin gerişine ve Tepebaşı’na yapılan heykeller midir? Ayrıca Karasu Yaşam Alanı Parkı’nı yaptınız fakat Karasu Deresi’nin ve etrafındaki besi çiftliklerinin kokusu ile insanlara orada nasıl kaliteli bir yaşam sunacaksınız. Yaptığınız Karasu Yaşam Alanı ve heykellerin ihalesine kaç firma katılmıştır ve isimleri nelerdir? Açıklamanızı istiyoruz.”

Selim Yağcı: “Belediyecilik hayatı bir bütün olarak yaşamaktır. Yani bir işi yapmak için vatandaşı diğerinden mahrum eden bir idareci hata yapıyor demektir. Her kesimden insanımız var. Dalakdere’de kanalizasyonu olmayan da, şehri entelektüel olarak görmek isteyen insanımız da var. Ama kendi ihtiyacının da giderilmesi gerektiğine inanan ve bu noktada talepleri olan insanımız da var. “Belediyecilik veya idarecilik bunları sonsuz ihtiyaçları kıt kaynaklarla dengeleme sanatıdır” diyoruz. Bunu dengelemek için uğraşıyoruz ama biz heykeli dikerken hiçbir zaman alt yapıyı ihmal etmiyoruz. Bu gibi bir ima içerisinde de bulunmanız bence çok büyük haksızlık olur. Biz Dalakdere’ye de gittik.  Ama bir şehrin öncelikleri vardır. Önce bir arıtma sistemi yapıyoruz. Şehrin %70’ini kapsayan. Bu şehre iki tane arıtmayı aynı anda yapacak bütçemiz yok.

Yağcı: “Sözümüz var; Dalakderesi kenarında çay içeceğiz”

 Siz elma ile armudu karıştırıyorsunuz. 50 bin liraya yapılan bir ay yıldız heykeli milletin milli ve manevi duyguları noktasında belki 5 milyonluk bir yatırım kadar insanlara mutluluk veriyor. Ama siz 50 bin liraya yapılan bir ay yıldızla, en az 5 veya 10 milyona yapılacak bir yatırımı kıstas yapıyorsunuz. Diğer yatırımlarımızla bizim bu Dalakderesi veya başka bir yerdeki sorunumuzu eşdeğer olarak görmeniz mümkün değil. Her şeyin yeri zamanı ve zemini ayrı. Partinizin üyesi Esat Bey bilir. Biz göreve geldiğimizde evine dahi çıkamıyordu. Kapısının önüne kadar çocuklar sırtlarıyla çıkartarak parke döşedi. Şimdi Dalakderesi 15 günde bir yıkanıyor. Geldiğimiz zaman balçık içerisindeydi. Dalakderesi’nin altını komple betonladık. Bu sorun Bilecik’in köklü problemlerinden birisi ve yukarıdaki kanalizasyon sistemiyle ilgili. İnşallah önümüzdeki dönem içerisinde Dalakderesi’ne yönelik de yukarıda PTT Bloklarının olduğu bölgedeki arıtma sistemlerini de halledip, inşallah sorunları çözeceğiz. Dalakderesi’de sözümüz var, dere kenarında çay içeceğiz birlikte. Onu söyledik unutmuyoruz ve unutturmuyoruz.”

BEYCEKÖY’E KADAR OLAN ALAN MÜCAVİR ALANA ALINDI MI?

Seyfi Özgen: “Beyceköy’e kadar olan alan mücavir alana alınmış mıdır? Alınma amacı nedir? Bu bölgeye belediyemiz hizmet götürmekte midir? Açıklarsanız memnun oluruz.”

Selim Yağcı: “Ben buradan İl Genel Meclisimize ve Özel İdare kurumumuza da teşekkür etmek istiyorum. Mücavir alan konusunda belediyeler şehirlerin gelişimi noktasında hep geri kalmıştır. Şehirler önce konulmuş. Belediyeler sonra gelmiş. Ondan sonra konulan yeri düzeltmeye yönelik çaba harcamışlar. Bir gün Vali Beyin odasına girdiğimde bir telaş vardı ve Pelitözü’nün ötesine bir yere mermer fabrikası kurulmasına ilişkin olarak bir imzadan bahsediliyordu. Ben de açıkçası hep hayalimde şehir meydanlarından birisi olacağını tasarladığım bir alana bir mermer fabrikası kurulmasına ilişkin özel idare işlem yapıyordu. Vali Bey’den rica ettik, bunu bir inceleyelim değerlendirelim dedik.

“Bursa yolunun 500 metre sağı ve solu belediye mücavir alanıdır”

Biz zaten çevre düzeni planlarımızı kuruyorduk o dönem. Buraların rastgele şehrin gelişimine aykırı olarak kullanılmaması için biz mücavir alanımızı mümkün olduğunca genişletme noktasında bir proje koyduk ortaya. Özel idaremiz, il idare kurulumuz sağ olsun bu projemizi desteklediler. Biz şu anda mücavir alan olarak çok geniş bir alana sahibiz. Bursa yolunun 500 metre sağı ve solu belediye mücavir alanıdır. Aşağıda tünellere kadar olan alan Başköy’ün olduğu alanları mücavir alan içerisine aldık ki; şehirciliğimize uygun olsun, buralar rastgele doldurulmasın, belediye bu planlamaları kendi kontrolü altında yapsın. O tarihten sonra da yapılacak yatırımların Bilecik’e engel olmaması için gayret gösteriyoruz. Birçok yerde özel idareler kendi alanını vermek istemez. Ama Bilecik’te sağ olsunlar bu konuda bizlere destek verdiler.”

RUHSATLARA DÜZENLEME GETİRİLECEK Mİ?

Seyfi Özgen: “Marka şehir dediğimiz ilimizde meslek grupları ile ilgili çarşılar oluşturacak çalışmalar olmuyor. Her isteyen istediği yere işyeri açıyor ve belediyemizde ruhsat veriyor. Bunların bir düzen içinde planlama yapılması daha doğru olmaz mı? Bu konuda bir çalışmanız var mı? Açıklanmasını rica ediyoruz.”

Selim Yağcı: “Maalesef ahilik kültürünün en fazla olması gereken şehirlerden birisi Bilecik. Ama esnaf kültürü noktasında ve esnafların yerleşim düzeni itibariyle çok kötü bir geleneğe sahibiz. Hiçbir şehirde her halde balıkçının yanında hırdavatçı, onun yanında tuhafiyeci, onun yanında da eczane böyle yan yana karışık olmaz. Başka yerlerde ayakkabıcılar çarşısı var. Biz de labirent gibi geziyorsun. Bunu bir hamlede düzeltme şansımız yok. Ama geleceğe yönelik olarak bir çarşı oluşturma projemiz var. Özellikle mevcut otogarın olduğu bölgede insanları mağdur etmeden yeni çarşı oluşumlarında bu standartlara dikkat etmek istiyoruz.”

Editör: TE Bilişim