CHP’li belediye meclis üyesi Seyfi Özgen, Bem Bir-Sen’li olmadıkları için ‘sosyal denge tazminatı’ alamayan belediye çalışanlarının hakkını aramaya devam ediyor. Konuyu ilk kez Kasım ayında meclise taşıyan Özgen, Aralık ayı toplantısında sorunu bir kez daha gündeme getirdi. “Tüyü bitmemiş yetimin hakkı yeniyor” diyen Özgen, 15 Eylül 2014 tarihinde Eskişehir İdare Mahkemesine açılan davanın dilekçesini meclis üyelerine gösterdi. “Bilecik Belediyesi'nde Selim Yağcı’nın haberi olmadan kuş uçmaz” diyen Özgen,  Yağcı’dan tazminat alamayan işçilerin sorununu çözmesini istedi. Mecliste ikili arasında şu diyalog geçti:

Özgen: “Haberim yok diyorsunuz, konuyla ilgili iki tane dava açmış…”

CHP’li Seyfi Özgen: “Geçen ay meclis toplantısında sendikaya üye olmayan arkadaşları mağduriyetinden bahsetmiştik. Sizde bilginiz olmadığından bahsetmiştiniz. Bunlarla ilgili değinmek istediğim bazı şeyler var. Sözleşmeyi yapma yetkisini bizler sadece Bem-Bir-Sen üyelerine yapın diye vermedik. Bütün çalışan memurlara uygulansın diye verdik. Geçen ay toplantımızda, ‘Bunlardan benim haberim yok. Kesinlikle biz kimsenin hakkını yemeyiz’ demenize rağmen yapılan sözleşmede “Bem Bir Sen üyesi olmayan haklardan yararlanamaz” maddesini neden koyuyorsunuz? Haberiniz olmasaydı bu maddeye karşı çıkmanız gerekmez miydi? Sonuçta bu sözleşmenin altında sizin imzanız bulunmakta mıdır, bulunmamakta mıdır? “Bu mağdur arkadaşlar kimlerdir bilmiyorum, bunların kim olduğunu öğrenip hemen görüşeceğim” demiştiniz. Acaba kimler olduğunu öğrenip görüştünüz mü? Bu hakları ihlal edilmiş birisi bununla ilgili iki tane dava açmış.  Belediyeye dilekçe hakkının verilmesi için başvurulmuş, Temmuz ayında verdiği dilekçe yaklaşık 5 ay geçmesine rağmen cevap dahi verilmemiş.   Yaklaşık 3,5 senedir mağdur olan bu arkadaşların geriye dönük alacakları ne olacak? Elimde, 23.02.2011 tarihinde Eskişehir’deki İdare Mahkemesine açılan davaya ait evrak var. Ve bu dava şu anda temyizde. Mağdur olan arkadaşlarımızın Belediye Başkanlığına dilekçesi var, 17 Temmuz 2014'te işleme girmiş. Dilekçe yanımda. Cevap verilmemiş. Saydamlıktan, haktan, hukuktan bahsettik, raporlarımızda bunları söyledik ve şu anda Eskişehir İdare Mahkemesine tekrar dava açılmış, tebliğ tarihi 15.09.2014. Saygılarımla arz ediyorum teşekkür ederim.

Yağcı: “Tüm çalışanlarımız Bem Bir-Sen’li diye biliyordum”

Başkan Yağcı: “Kimler olduğunu öğrendim. Bakın ben, “Bizim Bem-Bir Sen Sendikası dışında çalışanımız olup olmadığını bilmiyorum” demiştim. Yani tüm arkadaşların mevcut sendikaya üye olduğunu biliyordum. Bu arkadaşlar, her gün birlikte olduğumuz arkadaşlar. Belediye Başkanı olarak bu güne kadar bana gelerek “Başkanım bu konuda benim bir mağduriyetim var, ben bu sendikadan üye olmuyorum” demiş değiller. Biz sözleşmeyi hak eden sendikayla yapıyoruz, sendikanın koymuş olduğu bir kural bu. Ne diyor bu kuralda; ‘Bizim sendikamıza üye olmayanlara bu ödemenin yapılmasını istemiyoruz’ diyor. Bunu tüm sendikalar yaptığı sözleşmelerde dile getiriyor. Mevcutta bizim muhatabımız o sendika olduğu için, o sendika da bu şartları öne koyduğu için bizim böyle bir şeye karşı çıkmamız mümkün değil. Bundan önce de yıllarca DİSK ile çalıştık. Yani son yıllara gelinceye kadar uzun süre gayet şeffaf şekilde çalıştık. Sonradan işçilerimizin kendilerinin sendika değiştirmesiyle diğer noktaya geçildi. Yani onun için, bu konularda sanki bizim söylediğimizle yaptığımızın farklı olduğu dair bir ima içerisinde bulunuyorsunuz; ama kesinlikle böyle bir konu ve durumda bunu yapmamız söz konusu değildir.”

Özgen: “Bilecik Belediyesi'nde Selim Yağcı’nın haberi olmadan kuş uçmaz”

Seyfi Özgen: “Başkanım tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemek ve yedirmek kimsenin hakkı değildir. Burada bir hak gaspı vardır, yani birileri burada mağdur durumdadır. Bu mağduriyeti önlemek sizin elinizdedir. İki tane arkadaş bu haktan faydalanamıyor, bu bir gerçek. İsteseniz sizin bunu düzeltme şansınız var. Bilecik Belediyesi'nde Selim Yağcı’nın haberi olmadan kuş uçmaz, bunu herkes böyle biliyor. Onun için bunu ben bilmiyorum demek çok sağlıklı bir sonuç değil.”

Selim Yağcı: “Gerçekten bu arkadaşlarımız bize hiç müracaat etmediler.”

Seyfi Özgen: “Başkanım adam dilekçe vermiş. Yani sizin ilgili birimdeki arkadaşlar, müdürleriniz mi sizi takmıyor da haber vermiyorlar? Böyle bir şey olabilir mi? Çok affedersiniz ama yani ortada bir yanlışlık var.”

Editör: TE Bilişim