Cumhuriyet Halk Partisi Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, özellikle son dönemlerde ilimiz ve ilçelerimize yönelik gerçekleştirilen madencilik faaliyetlerine dikkat çekerek, sonrasında oluşabilecek büyük doğa tahribatları konusunda uyarılarda bulundu.

Söz konusu madencilik çalışmalarının öncelikli olarak doğanın ve çevrenin korunması esasına göre gerçekleştirilmesi gerektiğinin altını çizen Tüzün, bu konuda meclis araştırma önergesi verdi.

Önergede, Bilecik’in Marmara bölgesinin güneydoğusunda, Marmara, Karadeniz, İç Anadolu ve Ege bölgelerinin kesişim noktasında yer aldığını ve tarihi kadar doğal zenginliklere de sahip olduğunu hatırlatan Tüzün, önergesinde şu bilgilere yer verdi:

‘’Sakarya Zonu tektonik birliği içerisinde yer alan Bilecik ve çevresinde çeşitli maden yatakları mevcuttur. Söğüt – Korudanlık altın, Bozüyük Muratdere’de bakır, Bozüyük – Söğüt feldispat, il merkezi civarı kalsıt, Söğüt Yeniköy kaolen, Söğüt İnhisar kil, Pazaryeri- Güde manganez, Bozüyük -Örenköy ve Eceköy manyezit, Taşçılar ve Çukurören mermer, Gölpazarı – Şahinler mermer, Söğüt mermer, Bozüyük Camiliyayla mermer, Söğüt – Dudaş volfram sahaları, sayısız kum ve taş ocakları mevcuttur’’ ifadelerini kullandı.

‘’DOĞABİLECEK TAHRİBATLARA KARŞI GEREKEN TEDBİRLERİN ALINMASI GEREKMEKTEDİR’’

Önergesinde gerçekleştirilecek madencilik çalışmalarında doğabilecek tahribatlara karşı tedbirlerin alınması gerektiğini kaydeden Milletvekili Tüzün, ‘’Diğer yandan kuruluşun ve kurtuluşun şehri olan Bilecik, tarihi ve kültürel önemi olan doğa ve tarım açısından da zenginliklere sahip bir coğrafyada bulunmaktadır. Devlet ormanları alanları, yaban hayatı koruma alanları, tarım ve mera otlak alanları, su yatakları, sit alanları, tarihi ve kültürel koruma alanları ve bunlara ulaşımın sağlanacağı güzergahlar korunmak zorundadır. Birinci derecede öncelik, toplumsal ve doğal yaşamın korunması yönünde olmalıdır. Ortaya çıkabilecek doğal afetleri de öngörerek, şeffaflık, güvenilirlik, çevreye duyarlılık ve yaşama saygı ilkeleri ile çevre konusundaki ihtilafları azaltacak tedbirlerin tasarlanması, altın gibi bazı maden yatırımlarına özgü çevresel etkileri minimize eden uygulamaların geliştirilip geliştirilmediği araştırılmalıdır’’ dedi.

‘’EKONOMİK KAZANÇ UĞRUNA YAŞAMSAL DEĞERLERİ GÖZ ARDI ETMEMEK GEREKİR’’

Önergesinde, ‘’Ekonomik kazanç uğruna yaşamsal değerleri göz ardı etmemek gerekir’’ ifadelerini kullanan Milletvekili Tüzün, ‘’Ekonomik kazanç derecesinde yaşamsal olan her değeri göz ardı ederek, hükümetin temel politikası haline getirilmesi ileride telafisi mümkün olmayacak olan doğal afetlere ve toplumsal krizlere yol açacaktır. Bu sebeple en kısa zamanda başta jeolojik ve toplumsal krizlere yol açacaktır. Bu sebeple en kısa zamanda başta jeolojik yapı ve ekolojik çeşitliliği tehdit eden ve bozacağı aşikar olan bu denli büyük madencilik politikasının yerel iklim ve peyzaj, toprak ve bitki örtüsü, yer altı sularının kirlenmesi, hava kirliliği, tarımsal alanların yok edilmesi gibi hayati konularda büyük değişim ve dönüşüm yaratacağı bilinirken, ihalelerin ve ihale süreçlerinde kurum ve kuruluşların yetki ve denetimlerinin kamuoyu ile şeffaf şekilde paylaşılması ve en önemlisi bu yatırımların ekonomik karlılık oranı ile verdiği tahribatın karşılaştırılmasına yönelik Anayası’nın 98’inci maddesi TBMM İçtüzüğünün 104 ve 105’inci maddeleri gereğince konunun meclis araştırmasını arz ve talep ederiz. 27.01.2021’’ ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim