Cafer Elmas
Son yapılan yerel seçimlerde Büyük Birlik Partisi’nden Bozüyük belediye başkan adayı olan eski AKP’li Nail Dağlı’nın hangi siyasi çizgide duruğu anlaşılamaz oldu.
İl genel meclis üyeliği yaptığı AKP’den ayrıldıktan sonra yenilir yutulur cinsten olmayan açıklamaları ile istifasını sunan Dağlı, BBP’ye geçerek Bozüyük’te belediye başkan adayı olmuştu. Dağlı, bir haber ajansına yaptığı son açıklamada, partisinin aksine Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde AKP’nin adayı Başbakan Recep Tayip Erdoğan’a destek vereceğini söyledi.
AKP’den il genel meclis üyesi seçilen Dağlı, 10 yıl yürüttüğü meclis üyelik görevi sonrası il genel meclis başkanı adayı olmuş fakar seçilememişti. Bozüyük belediye başkan adayı olmak istediği iddia edilen fakat başta AKP milletvekili Fahrettin Poyraz’dan istediği desteği göremeyen Dağlı partisinden istifa etmişti.
Nail Dağlı istifa gerekçelerini 4 maddeyle sıralamış ve AKP’nin burjuvalaştığını, partinin kuruluş amacı ve felsefesinin dışına çıkarak işçi ve emekçiden kopuk, esnaflara duyarsız müteahhit ve iş adamları hakimiyeti altına girdiğini belirtmişti. Eski Bozüyük Belediye Başkanı Ahmet Berberoğlu’nun AKP ye geçişini hayal kırıklığı olarak nitelendiren Nail Dağlı, AKP milletvekili Fahrettin Poyraz’ı da istişarelere kapalı tutum içerisinde, tabanda teşkilatlara karşı ilgisiz olduğunu söylemişti.
Bu açıklamalarının ardından AKP’den ümidini kesen Nail Dağlı, BBP’ye geçmiş ve oradan Bozüyük belediye başkan adayı olmuş ve seçim süresince AKP’ye ve Başbakan Recep Tayip Erdoğan’a ağır eleştirilerde bulunmuştu.
Türkiye’de ‘siyasetçilere güven olmaz’ deyiminin hayat bulduğu bir başka örneği şimdi Bilecik’te Nail Dağlı’da görüyoruz.
AKP’den belediye başkan aday olamayınca zehir zemberek açıklamalarla istifa eden ve partiyi burjuvalaşmakla suçlayan Dağlı, mensubu olduğu partisinin aldığı karara karşı durarak önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçiminde AKP’nin adayı Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleyeceğini açıklıyor.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde BBP’nin yürüttüğü siyasi yaklaşımdan rahatsız olduğunu, BBP kuruluş felsefesinden aykırı olarak sol tandanslı ve marjinal partilerle birlikte hareket etmesinin kendisini son derece rahatsız ettiğini belirten Dağlı’nın, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde BBP’nin aksine AKP’nin adayı Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ı destek vereceğini açıklaması manidar bulundu.
Vatandaşlar, neyin peşinde olduğunu anlayamadıkları Nail Dağlı’nın bu ikili ve güvensiz tavrı karşısında halen neden BBP’den istifa etmediğini soruyorlar. “Partinin siyasi tavrından rahatsız isen, istifa et o zaman Sayın Dağlı” diyorlar.
DAĞLI, AKP’DEN İSTİFASINDA NE DEMİŞTİ
Nail Dağlı’nın AKP’den istifa ederken yaptığı açıklamalar Gazetemizin 13 Ekim 2013 tarihli sayısında yer almıştı. Dağlı açıklamasında şu ifadeleri kullanmıştı:
“Ak Partili mücadele arkadaşlarımdan gördüğüm desteğe ve ilgiye rağmen, yıllardır parti içinde her türlü görevde bulunarak büyük şevk ile çalışma yaptığım partimden ayrılışımı 4 madde halinde açıklayacağım.
Bu nedenlerden birincisi, burjuvanın, özellikle bulunduğumuz bölgemizde ve ilçemizde, partimde hakimiyet kurması. Son dönemde Ak Parti’nin kuruluş amacı ve felsefesinin dışına çıktığı, içi ve emekçi kardeşlerimden koptuğu, küçük esnaf ve emekli ağabeylerimize karşı duyarsız kaldığı, müteahhitlerin ve işverenlerin hakimiyeti altına girdiği ve son parti içi yapılanmasıyla eski sistem partilerine dönüştüğü aşikardır. Bu olay, yakın dostlarım bilirler ki, beni ve benim gibi düşünen arkadaşlarımızı uzun süredir rahatsız etmekteydi.
Partimiz ve çizgimizle taban tabana zıt hizmetlerde bulunan ve eski dönemlerdeki seçim çalışmalarında bize ve partimize ağır hakaretlerde bulunan Sayın Ahmet Berberoğlu’nun partimize katılımı, bende ve benin gibi düşünen arkadaşlarımızda büyük hayal kırıklığı oluşturmuştur.
Ayrılışımın bir nedeni de, milletvekilimiz Sayın Fahrettin Poyraz’ın istişareye kapalı tutumu ve tabandaki teşkilatlara karşı olan ilgisiz tavrıdır.
Partinin kuruluşundan itibaren bu partiye hizmet etmiş birçok arkadaşımız mevcut iken, ben ve birçok arkadaşımız Belediye Başkanlığı ve meclis üyelikleri görevlerine talip olduğumuz halde sürekli olarak her seçim döneminde ilçe dışından, partiye hiçbir hizmeti dokunmamış arkadaşlarımızın aday olarak gösterilmesi ben ve diğer arkadaşlarımız tarafından ahde vefasızlık olarak algılanmıştır.
Son olarak deneyimlerime dayanarak şunu belirtmek isterim ki, Mart 2014 seçimleri ilçemiz için son derece önemlidir ve çetin geçecektir. Yakın geçmişte kamu haklarına riayet etmeyerek bireysel çıkarlarını ön planda tutanlar, halkımızdan bunları anlatarak oy istesinler. Böyle yapsınlar ki, insanlarımız da tercihlerinde sağduyulu davranabilsin. Toplumumuzun temel taşı, kültürümüzün, inancımızın en önemli parçası olan ve gelecek kuşaklarımıza örnek teşkil edecek aile yaşantısına özen göstermeyenler de aynı açıklama hassasiyetini gösterebilsinler. Özetle diyebilirim ki, tüm aday olacak arkadaşlara güzel ilçemiz Bozüyük’e yakışır birer aday, saygılı, temiz, iyi niyetli şeffaf politikalar ile başarılı bir seçim süreci geçirmelerini dilerim.”
