Hasan Güner
MHP mensupları, Bilecik Kent Ormanı'nda düzenlenen kahvaltıda bir araya geldi. Partililer "Milletvekili Adayımız Bahattin Şeker" diyerek seçim startını verdi.
7 Haziran’da gerçekleşecek olan Genel Seçim öncesi, MHP’de aday belirleme çalışmaları sürüyor. Geçtiğimiz günlerde, MHP İl ve İlçe Teşkilatları, Ankara'da bir dizi ziyarette bulunmuş, yaklaşık 100 kişilik partili gurubu, TBMM'ye giderek, Bahattin Şeker’in yeniden milletvekili adayı olması yönündeki isteklerini iletmek için MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile bir toplantı gerçekleştirmişti.
Bu gelişmenin ardından, MHP Belediye Başkanları, İl Genel Meclis Üyeleri ve Belediye Meclis Üyeleri başta olmak üzere çok sayıda partili, Kent Ormanı’ndaki kahvaltıda bir araya geldi.
Kahvaltının ardından basın açıklaması yapan MHP İl Başkanı Ahmet Gürses, “İrademiz ortadadır. Yeni dönemde milletimizin teveccühünü kazanmak, hizmetine talip olmak, ilimizin yükselen değeri olan MHP’yi, ilimizin marka ismi olan Bahattin Şeker’le daha da ilerilere taşımak adına bugün itibariyle yola çıkıyoruz.” dedi.
İl Başkanı Gürses, yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:
“Bilindiği üzere, MHP Bilecik İl ve ilçe teşkilatları olarak kongrelerimizi tamamladık ve halkımızın teveccühünü kazanmak adına çalışmalarımıza başladık. Bu süreçte Milliyetçi-Ülkücü iradenin her mensubuyla istişare içinde olarak, eksiklerimizi gidermek adına kongrelerimizde buluştuk ve geleceğe doğru emin adımlarla yürüme konusunda irademizi ortaya koyduk.
Bu anlamda, milletimizle buluşmak, dertleşmek, çözüm üretmek ve neticede Milliyetçi Hareketin iktidarı ile milletimizi artık bu karanlık günlerden çıkarıp felaha erdirmek konusunda azim ve karar sahibiyiz. Tüm teşkilatlarımız milletimizin huzuruna çıkmaya, aydınlık ve huzurlu yarınlara ulaşmak için; başı dik, alnı açık, milli şuur ve iman sahibi olarak hizmet vermeye hazırdır, MHP milletimizin emrindedir. Gayret bizden, destek milletimizden, takdir yüce Allah’tandır.
Bu zamana kadar hangi partiyi desteklerse desteklesin, kime teveccüh gösterip desteklerse desteklesin, büyük Türk milleti, son derece zorlu ve sancılı bir dönemde olduğu bilmektedir. Türk milletinin her evladı, gelecekten endişelidir. Ülkemizde yaşanan olaylar, öyle boyutlara gelmiştir ki milletimiz sabahlara huzurla uyanamaz hale gelmiştir. AKP iktidarında yaşlısı genci, kadını erkeği, esnafı çiftçisi, işçisi, öğretmeni, doktoru bir büyük millet adeta ucunda ışık görünmeyen karanlık bir tünele girmiştir. AKP’nin 13 yıllık iktidarı, milletimizin her ferdinin belini bükmüştür. Yüce dinimiz İslam’ı sömüren, milletimizin maneviyatını hortumlayan, içine düştüğü bataklığa rağmen hala Müslümanlığı kullanmaya ve insanlığın kurtuluşu olan İslam’ı kirli dilleriyle hala anlatmaya çalışan bu iktidarın maskesi düşmüştür. AKP’nin riyakarlığı, sahtekarlığı, aldatma ve kandırma partisi olduğu artık ortaya serilmiştir.
Yalancının mumu yatsıya kadar yanar, güneş balçıkla sıvanmaz, bu mızrak çuvala sığmaz artık… AKP iktidarında yolsuzluklarla kendi servetine servet katanlar, milletimizi yoksulluğa mahkûm etmiştir. Milletimiz evladını okutmanın, evladına iş bulmanın, evladının mürvetini görmenin derdiyle kara kara düşünürken; AKP iktidarı kendi evlatlarını ayakkabı kutularına, para sayma makinelerine, para kasalarına göndermiş,  şirketler, gemicikler, villalar almış, evlatlarına saraylarda yuva kurmuştur. Milletimiz AKP’nin danışıklı dövüşlerine, AKP’nin döviz lobisine, AKP’nin faiz lobisine, AKP’nin hortumculuğuna esir hale getirilmiştir. Milletimizin huzurunda soruyoruz, bu saltanat, bu şatafat, bu ucu bucağı olmayan safahat dönemi nereye kadar sürecektir?
Milletimiz geçim derdine mahkum ve mecbur hale getirilmişken, bir taraftan da, yine AKP iktidarının politikaları neticesinde vatanımızın ve milletimizin bölünmez bütünlüğüne kastedilmektedir. Açılım, barış, çözüm, süreç masallarıyla milletimiz uyutulmaktadır. Devletin otoritesi sarsılmış, üniter yapımız zedelenmiş, milli kimliğimize saldırılmıştır. İnançlarımıza, değerlerimize, tarihimize ve milli kimliğimize atılmadık iftira, edilmedik hakaret kalmamıştır. Soruyoruz, bu söylediklerimiz yalan mıdır? Milletimiz, AKP ile PKK’nın süreç adı altında koalisyon yapmasını, İmralı’daki bebek katilinin sonu gelmeyen istek ve talimatlarını, güneydoğu Anadolu bölgemiz başta olmak üzere, Türkiye’nin her yerinde anımızı yakan PKK eylemlerini görmektedir.  Milletimizin huzurunda soruyoruz; bu kapkaranlık ihanet tablosunu kabul edecek misiniz?
Özgecan kızımızın babası aynen şöyle demiştir; “ben garipler garibi, şanı yücelerden yüce olan Türk milletinin bir mensubuyum.” Eğer bu cümleyi duymayan varsa duysun, internetten rahatlıkla bulunur. Bunca kimliksiz milletimizin kanını emerken, Özgecan’ımızın babasının haykırışını bu ülkenin insanları, bu sözlerin muhatabı olan Türk milleti duymuyor mu?
Ülkemizde, Özgecan kızımız idam edilmesi gereken katiller tarafından yakılırken, Fırat oğlumuz İzmir’in göbeğinde, üniversitede PKK’lı köpekler tarafından şehit edilirken bu ülkede huzurlu olmak mümkün müdür? Hırsızların cirit attığı, katillerin elini kolunu sallayarak gezdiği, teröristlerin artık sokakta, üniversitede, sermayede, devlet kadrolarında olduğu bu ortamda gelecekten endişe etmemek mümkün müdür? Terörle mücadele azmini ve kararlılığını yok edenler, terörle müzakere masasına oturmuşlardır. AKP bu milletin varlığına kastedenlerle kol kola yürümektedir.
Süleyman Şah türbesinden kaçmak, Türk toprağını bırakmak, üstelik bunu Suriye’deki pkk unsurlarının güvenlik koridorunun içinde gerçekleştirmek; başarılı bir operasyon olarak yansıtılıyor. Bütün bunlar, ayrıntılarıyla birlikte, milletimizin gözleri önünde gerçekleşiyor. Biz gencecik fidanımızı, Fırat’ımızı vatanın bölünmez bütünlüğü adına şehit verirken, Fırat’ımıza kefen giydirip toprağa verirken; AKP iktidarı Fırat’ın kıyısındaki vatan toprağından kaçıyor. Milletimizin huzurunda soruyoruz; Hani nerede o evlerindeki dantelli perdeleri kefen diye giyip sokağa dökülenler? Neredeler?
İşte böyle bir Türkiye tablosu karşımızda durmaktadır. Bu kapkaranlık, utanç verici, zelil durumdan kurtulmak için önümüzde 7 Haziran Genel Seçimleri bulunmaktadır. Bizler, bu seçimlerde camia bütünlüğü içerisinde hazırız. Vatandaşımızın üç hilale teveccüh göstermesi, destek vermesi, ülkemizin yarınlarını MHP ile aydınlatması için alnımızın terini dökeceğiz. Bizler milletimizin, helal oylarıyla iktidar olma yolunda yürüyeceğiz. Bu çağrımızı duyan herkesi, her gönülü, her vicdanı yürüyüşümüze davet ediyorum. Türkiye’nin kurtuluşu MHP kadrolarıyla olacaktır.
Bu vesileyle de, geçtiğimiz hafta kongrelerimizin ardından gelenek haline gelen Ankara ziyaretimizi gerçekleştirdik. Önce sayın milletvekilimiz Bahattin Şeker’i mecliste ziyaret ederek, tüm heyetimizle birlikte istişare ettik. MHP teşkilatları olarak, bir ve bütün halde, bizler yöremizin hayırlı evladı olan, Bilecik’imizi sahipsiz bırakmayan, yöremizin her köşesinde emeği olan sayın milletvekilimiz Bahattin Şeker’le çalışmaktan razı olduğumuzu, bu kutlu yürüyüşümüzde kendisine bir kez daha vazife düştüğünü, 7 Haziran Genel Seçimlerinde de partimizi ve Bilecik’imizi temsil etmesini, yeni dönemde de yürüyüşümüze devam edilmesi gerektiğini ilettik. Bu düşüncelerimizi ve istişarelerimizi Sayın Genel Başkanımızla da paylaştık. Sayın milletvekilimiz, her seferinde bizlere “milletvekili adaylığı konusunda camia içerisinden niyeti olan hiç kimsenin medeni cesaretini kırmak istemediğini, aday olmak isteyenler varsa, bunu açıktan söylemeleri gerektiğini, bu durumda kendisinin de çekilebileceğini” iletmiş, ancak bu fikir, camia içerisinde kabul görmediği gibi kendisiyle yola devam edilmesi konusunda bir karar ve irade ortaya çıkmıştır. Sayın milletvekilimizin bu konudaki düşüncelerini de basın önünde zikrettiği de olmuştur. Herkes şunu iyi bilsin ki, Bilecik’te MHP teşkilatları büyük bir ailedir, bu büyük ailenin, bu büyük camianın, siyasi alandaki mücadelesi de üç hilalli çatı altında birlik ve bütünlük içinde sürmektedir. Milletimiz bizim açık, şeffaf ve dürüst bir siyaset benimsediğimizi bilmektedir. Dolayısıyla MHP kadroları olarak, bu büyük ailemizin ve camiamızın temsil noktasında olanlar, gerek teşkilat mensuplarımız, gerek belediye başkanlarımız, il genel meclis üyelerimiz, belediye meclis üyelerimiz, bütün hareketimiz bir ve bütün haldedir. İrademiz ortadadır. Yeni dönemde milletimizin teveccühünü kazanmak, hizmetine talip olmak, ilimizin yükselen değeri olan MHP’yi, ilimizin marka ismi olan Bahattin Şeker’le daha da ilerilere taşımak adına bugün itibariyle yola çıkıyoruz.
Allah yar ve yardımcımız olsun. Ne mutlu Türküm diyene…"
Editör: TE Bilişim