1975 yılından beri Bilecik ile birlikte Uşak illerinde madencilik sektöründe faaliyet gösteren Aynurlar Madencilik Yönetim Kurulu Başkanı Davut Aynur, Türkiye ve Bilecik’te madenciliğin genel durumunu değerlendirdi.

                Reçberlikten işçiliğe, kamyon, otobüs şoförlüğünden inşaat ustalığına, müteahhitliğe kadar pek çok iş yapan ilimizin madencilik alanındaki duayen ismi Davut Aynur, sektörel bir analiz yaparak madenciliğin dünü, bugünü ve geleceğini değerlendirdi.

                Dünyadaki krizlerin kendilerini özellikle mermeri olumsuz yönde etkilediğinin altını çizen Aynur, Türkiye'nin komşu devletlerinin içinde bulunduğu çatışmaların satışları azalttığını, kar oranını düşürdüğünü, nakit dolaşımının da azaldığını belirtti.

Aynur, bu duruma bir de yeni yasalar ile sektörün üstündeki yüklerin aşırı derece artmasının eklendiğini de ifade ederek, uzun prosedürler ile işlerin yavaşlatıldığını tüm bu sorunlara acilen çözüm bulunması gerektiğini  vurguladı.

Madenlerin günümüzdeki kullanım alanlarından, maden sektörünün genel durumuna kadar birçok konuda bilgiler veren Davut Aynur ile yapılan söyleşi şöyle:

“Eski bir sanayici olarak geçmişten bugüne yorumlayacak olursanız Bilecik'le ilgili neler söylemek istersiniz?

Bilecik ili genelinde sanayinin gelişmesi sancılı bir süreçtir. Öncelikle Sümerbank Seramik bu konuda ilk ciddi yatırımlardandı. Onları SÖĞÜT SERAMİK, SÖRMAŞ gibi halka açık ortaklıklar takip etti.

Bu arada BİLMERTAŞ kuruldu. Bunların oluşmasında dönemin vali ve kaymakamlarının büyük emeği vardır. Özellikle sayın Valimiz Ahmet ELBEYLÎ ve değerli dostum Turan TAN'ın emekleri çoktu. Bu ortaklıklar halka beklediği katkıyı veremediyse de, en azından bölgede iş gücünün oluşmasında, Bilecik ilinin Mermer ve Seramik potansiyeline dikkat çekmede önemli katkıları olduğunu düşünmekteyim.

Bilecik il merkezinde de dönemin Belediye Başkanlarının emeklerini takdir etmek gerekir. Organize Sanayi'nin kurulmasında Encümeninde de bulunduğum, Sayın İsmail ATAK'ı, Mehmet SEVEN'i OSB'lerin organizasyonunda Valimiz Sayın Refik ÖZTÜRK'ü anmadan geçmemek lazım.

OSB'lerin ve Ticaret Sanayi Odası'nın kuruluşunda çalıştığımız, Sayın Adnan YELKEN, Muhtat BABA ve Hayati UZUN'u, Eğilmez ailesini, sonra yaşadığı sıkıntılara rağmen oda için koşturmaktan hiç yılmayan Ahmet ÖZÜNLÜ'yü anmamak olmaz.

Yaş ilerledi, hatırlamakta zorlanıyoruz, dostlar kusura bakmasın. O dönem bu insanlar şu partiymiş, bu cemaatmiş bilmezdi.

Hepsi particiliği de iyi yapardı. Biz de kıratı şahlandırmak için az uğraşmazdık, ama hedef Bilecik olunca her şey ikinci plana düşerdi.

Bu sektörü seçmenizdeki etken rol nedir?

O zamanki müteahhitlikteki ihale yöntemleri, kıran kırana geçen ihaleler, %80e varan kırımlar ile kaçırılan işleri gördükçe bu iş yapılmaz dedim. Particilik yönümüz de olduğu için sağ olsunlar eşimiz dostumuz çoktu. Madencilik konusunda yardımcı oldular. Biz başladık dağları dolaşmaya. Bilecik ilinin gezmediğim deresi, tepesi kalmadı diyebilirim.

İlhami TEZCAN, Selim ÇİÇEK, Hasan Hüseyin TANIŞAN, Ayhan AK ve Rasim OKUMUŞ, daha adını sayamayacağım bir sürü dostlarımın aracılığı ile madenciliğe başladık, Seramik hammadde ocaklarının yanı sıra Şahinler dağında ilk mermer ocağını açtık. Kahvede köylülerin 'Davut abi dağdan taş kesip de satacakmış ha' deyip kahkaha atmalarını hala neşeyle yâd ederim.

Madencilik, bileşenleri fazla olan bir konu. Taş ocağı, metalik, mermer, kömür gibi. Siz bunların hangilerinde beklentileri karşılıyorsunuz?

Ana konumuz seramik hammaddeleri idi. Ancak şu anda cam ve gaz beton kumu, mermer ağırlıklı çalışmaktayız.

Madenlerin günümüzdeki kullanım alanları hakkında bilgi verir misiniz?

Oturduğunuz evden, yürüdüğünüz yoldan, bindiğiniz otomobilden, kullandığınız kalemden, çalıştığınız ofisten teknik malzemelere kadar madencilik ile ilgili olmayan bir şey yok ki. Hangi birini anlatayım... Madenciliğe karşı çıkanlar bunları kullanmaktan vazgeçebilirler mi? Tabii biz madencilere doğayı kirletme hakkını vermez bu.

Ancak Bilecik'te bulunan işletmelerin kimyasal bir kirliliği bildiğim kadarıyla yoktur. İşimiz biten yerlere üşenmeden bir iki fidan da dikersek, doğa da zaten kendini eninde sonunda onarır.

Türkiye ve Bilecik'te maden sektörünün genel durumu hakkında neler söyleyebilirsiniz?

Türkiye'nin mermer konusunda dünyanın en önemli bir potansiyele sahip olduğunu biliyorum. Bilecik ise özellikle Çimento, Seramik, Cam, Gaz beton hammaddeleri konusunda çok büyük maden yataklarına sahip. Bej mermerde ve kalitesinde ülkemizin en önemli yatakları buradadır. Manyezit konusunda şanslıdır. Bilecik öyle ilginçtir ki, az da olsa çok da olsa her madeni bulup işletebileceğiniz bir yerdir.

Maden sektöründe gelişmiş teknoloji kullanmanın avantajları nelerdir, sizce sektörün gelişmesi için teknoloji yeterli midir?

Biz bu işlere başladığımızda kazma kürekle çalışıyorduk, üretimlerimiz çok azdı, büyük sıkıntılar çektik. Şimdiki duruma bakınca insan gerçekten de mutlu oluyor. Kısa zamanda bölge madenciliğimizin hızla gelişmesi inanılmaz. Gelişmiş teknoloji kullanmak bol ve kaliteli üretim yapmak demektir. Bunlar da bölge gelirlerinin artması, insanların daha fazla aş ve iş bulması bölgenin gelişmesi demektir.

Sektörde yaşanan yeni gelişmeler neler? Maden sektörünü olumsuz etkileyen gelişmeler hakkında neler düşünüyorsunuz?

Dünya çok küçüldü artık. Dünyadaki kriz bizleri de özellikle mermerde olumsuz etkilemekte. Komşularımızın içinde bulunduğu çatışmalar satışları azalttı, karlılıklar düştü, nakit dolaşımı azaldı. Bir de yeni yasalar sektörün üstündeki yükleri aşırı arttırmakta, uzun prosedürler işleri yavaşlatmakta, bunların acilen çözülmesi gerekmektedir.

Aynurlar Madencilik'in ileriye dönük projeleri hakkında bilgi verir misiniz? 2016 yılı hedefleriniz nelerdir?

2016 yılında mevcut durumumuzu korumak en önemli hedefimizdir.

Bilecik sanayisini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bilecik ili eskisi gibi değil, çok değerli sanayicilerimiz var. Artık Türkiye'nin sayılı firmaları ilimizde yer alıyor. Tarım, Alüminyum, Çimento, Gaz beton, Cam, Sanayi gazları, Mermer, Seramik, Granit olsun her firmamız var. Şehre önemli katkılar sağlıyorlar, iş alanları yaratıyorlar. Üniversitemiz ve Sanayicilerimiz gözbebeğimiz gibi koruyup kollamamız gereken değerlerimiz. Yaşanan sıkıntılar olabilir, hoşnutsuzluklar olabilir. Ama Bilecik'in üretmekten, gelişmekten başka çaresi yok. Yıllardır gördüğümüz, yaptığımız gibi Bürokratı, Sanayicisi, Siyasetçisi, Üniversitesi ve Bilecik de yaşayan Bilecik insanı omuz omuza çalışmaya devam etmeli, birbirlerine sevgi ve saygıyla yaklaşmalıdırlar. Bilecik iline emeği geçen herkese teşekkür ederek sözlerimi sonlandırmak istiyorum.

Yararlanılan kaynak: Bilecik Ekonomi

Editör: TE Bilişim