İtalya üzerinden başlayalım…
Bilenler bilir; oğlum, şöyle böyle1,5 yıldır İtalya’da. Enerji Mühendisliği üzerine yüksek lisans yapıyor.
Yazıyla bağlantısına gelirsek Covid 19 denen belanın (Korona) Avrupa’da ilk ve en yoğun yayıldığı İtalya’dan bizde görüldüğü tarih olan yaklaşık 9 Mart’tan bu yana bana devamlı:
Baba hiç ciddiye almıyorsunuz ;” Dedem, nenem, dayı, yaşlı kim varsa evde kalsınlar, sizde çıkmayın, İtalya sizler için ders dolu, neleri yanlış yaptılar, neyi yapmadılar, şimdi ne durumdalar hiç sorgulamıyorsunuz galiba” dedi.
Nereden çıktı? dedim, Sağlık Bakanı ( 2 Nisan ) televizyonda açıklama yaptı” bu virüsün bu kadar etkili olduğunu bilmiyorduk dedi” izlemedin galiba? diye yanıtladı.
Bizim böyüklerimiz evden çıkmayın demeden çok önce oğlan” demişti bile.
Valla dedi mi dedi. Yuh artık dedik mi? Dedik. Oğlan haklı mı? Haklı.
Anladık ki harbiden ciddiye almıyormuşuz.
Şimdi biraz ciddiye alalım ve sorulacakları soralım.
Malum gazeteci değiliz ama ucundan kenarından sormuyorlar veya sordurulmuyorsa ‘Koyunun olmadığı yerde Keçi ’ye Abdurrahman Çelebi derler(1) biz soralım…
Bilecik ilinde Pandemi(2) ile ilgili doğru bilinenler, açıklananlar, açıklanmayanlar.
Yanlış bilinenler, kulaktan kulağa yayılanlar ve doğruyu bilip yayılmaya ses çıkaran kim varsa sorum onlara…
Vatandaş olarak bilmek istiyorum. İlimizde;
Madem karantina altında yerleşim alanları var.
Madem karantina altında iş yerleri var.
Madem Korona kaynaklı ölümler var.
Madem karantinaya alınmış esnaf var.
Madem karantinaya alınmış asker var.
Madem Umre dönüşleri sonrası kendini karantinaya al denilen yurttaşlar tam izlenemedi, pilavlarına, ağırlanmalarına tam kontrol sağlanmadı.
Madem Bilecik’e gelen mal, kargo, mektup, hayvan, insan veya her ne varsa tamamının ateşi ölçülmesi mümkün değil.
Madem sağlık emekçisi kardeş kendini bu kadar zorluyor.
Madem polis, jandarma kardeş bu kadar yıpranıyor.
Madem zabıta kardeş dezenfektan, maske dağıtıp, market çıkışlarında kasa aralarının kasiyerler, müşteri arasındaki mesafesine bir şey yapamıyor.
Madem hâlâ bize bir şey olmaz diyen kafa var.
Madem her akşam bağıra çağıra ettiğimiz dua bu illeti durduramıyor.
Madem bizim içimizde o veya bu nedenle evde karantina uygulamasında olanlar var.
Madem bizde korkulacak bir şey yoksa ve yine de Pandemi hastanesi hazırlıyorsak
Madem…
Madem…
Madem…
Şimdi Allah rızası için bari Sayın Vali Bilecik’e doğruyu açıklasın lütfen.
Gerçek durum nedir? Ölüm sayımız, karantinadaki insan sayımız, ulaşılmayan 65 yaş üstü insan sayımız biliniyor mu? Bu sayılar Ankara’ya mı sorulmuştur?
İnternet veya telefon kullanmayan kaç yaşlı var? Devletin kayıtlarında yer almamış kaç yalnız yaşayan yaşlı var? araştırması nasıl yapılıyor, yapılıyor mu?
Morgda korona kaynaklı birkaç gün boyunca alınmamış cenaze var mıdır, uydurma mıdır? Dezenfekte işleri il, ilçe nerede varsa morglar için ne âlemdedir? Morg çalışanı, hoca, yıkamacı her kimse özel kıyafet kullanmakta mıdır? Kullanmış mıdır?
Virüs kaynaklı ölümlerde cenaze definleri farklı alanlara ve tabut içinde mi yoksa klasik olarak mı yapılmaktadır?
Korona kaynaklı kapatılmış işyerlerinde çalışan sayısı kaçtır? Kaçına tanı konulmuştur? Kaçı karantina altındadır? Kaç kişi buralardan alış veriş yapmış kaçı kontrol edilmiştir.
Bu işyerlerine hammadde, mamul, yarı mamul veya her ne ise getiren, götüren kaç araç vardır, kaç şoför veya kaç canlı teması vardır nasıl araştırılmaktadır?
Bilecik için 250 üzerinde pozitif vaka doğru mudur?
Hızlı tanı kiti var mıdır? Kan farklı yere gönderilip sonuç mu beklenmektedir.
Bilecik’te vaka sayısının azlığının nedeni test yapılmaması kaynaklı mıdır?
Yaklaşık bir ay da kaç test yapılmıştır, kaçı pozitif çıkmıştır?
İyi durumda isek neden Pandemi Hastanesi yapılmaktadır?
Pandemi hastanesi için yeterli sağlık çalışanı sayımız var mıdır? Yoksa ilimize yeni tayinler yapılmış veya yapılacak mıdır?
Sayısı yetersiz olduğu anlaşılan polis teşkilatı çalışanlarının bu yoğunluğu ve yorgunluğu kaldırması mümkün müdür? (Evet deniliyorsa kontrol neden bazen tek yönlü yapılmaktadır) Bu çocuklara bu kadar yüklenmek doğru mudur?
Bu kentte bu sorulara ilimizin valisinin verecek cevapları var mıdır?
Bu soruları veya konuyla ilgili farklı soruları soran basın var mıdır?
Konuyu gündeme taşıyacak muhalefet partisi, partileri var mıdır?
Konuyu kendini seçen kentlisine karşı sorumluluk duyup soran ve cevap yoksa bile bende soruyorum cevap alamıyorum diyecek bir yerel yönetim var mıdır?( sadece Bilecik merkez sorusu değil elbette tüm ilçe ve belde yerel yönetimleri için geçerlidir bu soru)
İlimiz milletvekilleri kendilerini seçen seçmenleri ile Bilecik’in virüs kaynaklı sorunlarını, sorularını, yaptıklarını veya yapabileceklerini tam şeffaflıkla paylaşırlar mı?
Bilecik bu konuda neden şeffaf değil?
Yaklaşık bir ay oldu tüm bilgimiz kulaktan dolma ve 11 Nisan itibarı ile hala yapılmış bir açıklama yok.
Şimdi eleştirmiyorum sadece soru sorma hakkımı kullanıyorum…
Sana ne? diyecek varsa… O kaaaaa uzun boylu değil, Bilecik yaşayanının da cevap alma hakkı var. Birileri çıksın Bilecik’i bilgilendirsin…
Hoşça Kalın. Dostça Kalın. Evde Kalın. Saygılarımla…
(1)Değerlilerin bulunmadığı yerde değersizler değer görür. Kaynak: TDK
(2)Bir kıta hatta tüm dünya yüzeyi gibi çok geniş bir alanda yayılan ve etkisini gösteren salgın hastalıklara (epidemilere) verilen genel addır.
