- Süleyman Bey, öncelikle Yarın Gazetesi olarak yeni görevinizde başarılar dileriz. Okuyucularımızın sizi daha yakından tanımaları için bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

 “10 Eylül 1955 tarihinde Osmaneli’nde doğdum. İlk ve Ortaokulu Osmaneli’nde bitirdim.  O dönem Osmaneli’nde lise olmadığı için Bilecik Ertuğrulgazi Lisesinde okumaya başladım. Ancak bir dönem okula devam ettikten sonra rahmetli babamın rahatsızlığı nedeniyle okulu bırakmak durumunda kaldım. Bir süre babamın işlerini devam ettirdikten sonra askere gittim. Askerlikten sonra Osmaneli de Esnaf Sanatkârlar Odası ve Esnaf Kefalet Kooperatifinde muhasebeciliğe başladım.  Ticaret Lisesini dışarıdan bitirdim, müteakiben üniversite sınavlarına gidip Anadolu Üniversitesi İktisat Bölümünü bitirdim. 1981 yılında fiilen büro faaliyetine başladık. Üstat Yemini Mali Müşavir Münür Şahin ile başladık. 3568 sayılı yasamızın çıkış tarihine kadar ortaklığımız devam etti. Ancak yasa bağımlı-bağımsız çalışanlar şeklinde ayırdığı için ortaklığımızı ayırdık. 33 yıldır mesleği yapıyorum. Üniversiteyi bitirdikten sonra SMMMO sınavları açıldı, ona katılıp Serbest Mali Müşavir ünvanını aldım.”

- Başkan olmadan önce de sizi odanın tüm faaliyetlerinde görüyorduk. Hüseyin Bey’le olan yakınlığınızı biliyoruz.  13 yıl oda başkanlığı yapan Hüseyin Beyi ve odanın bugün geldiği konumu nasıl değerlendirirsiniz?

“Hüseyin Bey, mali müşavirliğine girişinden itibaren hemen başkan oldu ve 13 yıl faaliyet gösterdi. Ben de odamızın kuruluşundan beri üyesiyim.  O zaman sadece muhasebeciydim daha sonra serbest mali müşavir olarak devam ettim. Geçmiş başkanlarımızın dönemlerinde genel merkez delegesi olarak görev yaptım, zaman zaman denetleme kurullarında görev yaptım. Aşağı yukarı her dönem değişik görevlerde bulundum. Son 2 dönemde de yönetim kurulundaydım, saymanlık yaptım. Tabi bizim Odamızın ilk kurulduğu tarihlerde çarşı içinde kiralık tek bir göz odadaydık. Hatta çalıştırdığımız personelin ücretini zor karşılayabilecek durumdaydık. Ancak şuanda 136 üyemiz var. Bunun yarısı çalışan yarısı ise çalışmayan üyelerimizden oluşuyor. Hüseyin Bey döneminde güzel çalışmalarımız oldu. Onun başkanlığında şu an oturduğumuz bu daireleri aldık. Büro faaliyetini aşağı kata indirdik, yukarıdaki katı ise eğitim salonu olarak dizayn ettik. Bunlar odamız için çok büyük nimetler. Üye sayımız az olmasına rağmen çok odada bu imkânlar yok. Bu konuda Hüseyin Şensoy’a teşekkür ederiz. Onun başkanlığı döneminde yapılan hizmetler güzel hizmetlerdi bunu hiçbir zaman unutmayacağız.

Tabi Oda olarak yeniliklerimiz sadece bina değil. Geçmiş günden bu yana çeşitli eğitimlerin verilmesi gerekiyordu ve bu eğitimler verildi. Yeni bir mevzuat çıktığında hemen akabinde meslektaşlarımıza eğitimlerimiz oldu.  Hala daha devam ediyor. Ayrıca, Şensoy döneminde İç Anadolu illerindeki 17-18 odadan oluşan bir platform kuruldu. Bizim odamız da bu platformun içinde yer aldı. Bu birlik kapsamında, 3 ayda bir bağlı odaların yetkililerinin katıldığı toplantılar yapılıyor. Bu toplantıların sonuncusu da Bilecik’te yapılacak. Kısmet olursa Mart ayının ilk haftası odalarımızı Bilecik’te misafir edeceğiz.”


-Luca semierleri ve Üniversite ile işbirliğiniz sizin döneminde devam edecek mi? Ek olarak Odaya katmayı düşündüğünüz projeleriniz var mı?

“Biz Hüseyin Bey’le beraber çalıştığımız için bütün programlarımız beraber devam etti. Bundan sonra da aynı kulvarda devam ettireceğiz. Zaman zaman Hüseyin bey’in fikirlerine başvuracağız. Hatta belediye başkanı seçilirse kendisine ziyarette bulunacağız, onun katkılarını isteyeceğiz. Belki belediyenin odamıza eğitim amaçlı, kültürel amaçlı, etkinliklerde etkisi, faydası olacaktır. Yani paralel çalışmalarımız aynen devam edecektir. Odamızın esas faaliyeti üyelerimizin eğitimidir. Üniversite öğrenciler için de yine toplantılar devam edecek.”

-Hüseyin Şensoy Milliyetçi Hareket Partisi’nden Belediye Başkan adayı , Münür Şahin eski ortağınız. Kendisi Ak Parti’den yine Belediye Başkan aday adayı olmuştu, şimdi de Osmaneli’nden aday olacağı konuşuluyor. Nevin Tan Hanım ise aynı şekilde CHP’den aday adayı oldu. Mali Müşavirler Bilecik siyasetinde aktif olarak yer alıyorlar. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

“Konuşmamızın başında söylemiştim Genel Kurul delegesi olarak çok seçimlerde yer aldık. Bu katıldığımız toplantılarda başta TÜRMOB’un genel başkanları ve Oda yönetimleri, diğer odalardan gelen meslektaşlarımızla hep görüşmeler halindeydik. Özellikle geçmiş dönemlerimizin hepsinde TÜRMOB Genel Başkanları meslektaşlarımız siyasetin içinde olmalarını önerdiler. Meslek dalı anlamında yanlış değerlendirilme yapılmasın. Meclisin içerisine baktığımız zaman avukat ağırlıklı olduğunu görüyoruz. Tabi bizim meslek mensuplarımızın siyasete girmemelerinde önemli bir etken var. Bizim yasamızda siyasete girdiğinizde, parti içinde olma anlamında söylemiyorum ama örneğin belediye başkanlığına aday olduğunuzda, seçilmeniz halinde mesleği bırakmanız gerekiyor. Tabi bir meslek mensubunun işini bırakması demek, dükkanı kapatıp bir daha açmaması demektir. Avukatlıkta böyle bir şey söz konusu değil. Çünkü Avukatlar bireysel hizmet veriyor, muhasebede süreklilik var. 33 senedir bu mesleği yapıyorum ve benim 33 senelik müşterim var. Onlara karşı bir sorumluluğumuz var. Aynı zamanda bıraktığınız zaman aynı kişileri bulmanız mümkün değil. Dolayısıyla bu durum meslek mensuplarını siyasetten uzaklaştırıyor. Ancak TÜRMOB’un telkinleri de siyasette aktif olmamız yönünde.  Biz siyasetin içinde olmalıyız, çünkü bizim yasalarımızın bir çoğu esnafları, tüccarları ilgilendiren yasalar. Bir çoğu, bürokratların tavrına göre şekilleniyor. Bürokrat bizim yaşadığımızı yaşamadığı için bazı eksiklikler var. Bizim bunları tamamlayabilmemiz için siyasetin içinde olmamız gerekiyor. Bilecik’te 3 meslektaşımızın bu işe soyunması hem mesleğimizin güzel bir noktada olduğunu gösteriyor, hem de arkadaşlarımızın aktif olduğunu gösteriyor. Keşke 3’ü de aday olabilseydiler. Ne kadar meslek mensubumuz bu işerin içinde ileri noktaya giderlerse o kadar seviniriz.”

- Süleyman Bey, cevaplarınız için çok teşekkür ederiz. Son olarak okuyucularımıza söylemek istediğiniz bir şey var mı?

“1 Ocak 2014 çok önemli bir tarih. Bu tarih itibariyle fatura ve fişlerde kullanılan kaşelerde MERSİS numaralarının bulunması gerekiyor. Bu çok önemli. Yine iş yasasına göre, bu tarihten itibaren bazı yasalar yürürlüğe giriyor bunlara dikkat etmeleri gerekiyor. Yine yılsonu itibariyle bütün meslektaşlarımızın beklediği yıl sonu envanter ve sayım işlemlerini doğru yapmaları, meslek mensuplarına iletmeleri ve belge düzenine dikkat etmeleri gerekiyor. Çünkü yarın denetimde yine esnaflar mağdur olacak. Onu uyarmak için dikkat etmelerini yinelemek istiyorum. Meslek mensupları olarak hiçbir müşterimizin 1 kuruş ceza almasını istemeyiz. Müşterilerimizin ödediği o 1 kuruş cezada dahi kendimiz ödemiş gibi üzülüyoruz. Tüm bunlara uyarlarsa hem onlar mağdur olmazlar hem de biz üzülmeyiz.”

Editör: TE Bilişim