Nasıl isimlendirilirse isimlendirilsin hepsi aynı şeydir aslında, aynı yere çıkar her biri. Doğursun ya da doğurmasın, berekettir, duadır, anaçtır, üretkendir, büyütendir hepsi.

Besleyen, kollayan, kayırandır. İçinde her daim üreyen bitmek bilmez sevgisiyle yoğuran, şekil verendir. Akıllı, sağ duyulu, öngörülüdür pek çoğu. Daha olmadan olacağı öngörür, yaşanmadan yaşanacağı bilir, söylenmeyeni hisseder daha söylenmeden. Lakin bir kusuru vardır bazılarının içindeki gücü, dağları devirecek gibi hissettiren o enerjiyi bilmez görmez de illa yaslanacak bir duvar arar. Altına girecek bir gölge, sokulacak, sarılacak bir kucak, yaslanacak bir omuz ister. Acizliğinden değildir çoğu kez, beslenme ihtiyacındandır bence.

Beslenip daha çok güçlenmek, daha çok verebilmek içindir bu. Böylesine güçlü bir dünyalının neden dümeni bir başkasına teslim ettiğini hiç anlamamışımdır oldum olası. Hele hele de aklı başında, işi önünde, okumuş, meslek ya da iş sahibi olmuş, gelecek vaat eden canım kızların nasıl olur da bir hayırsızın peşine takılıp, onun çarkına kapılıp, per perişan, un ufak olduğunu anlamak mümkün değil.

Saçma sapan adamlarla, saçma sapan yerlerde ve durumda yaşanan saçma sapan ilişkiler birçok kızın hayatına mal olmakta. Gün geçmiyor ki katledilen bir kadın meselesi duyulmasın. Psikopat ruhlu bazı erkekler, erk-i sadece kas gücü olarak algılayıp, güçlerini kadına yönelik şiddete çevirmekten hiç gocunmuyorlar. Akıl almaz cinayetlere tanık oluyoruz artık. Hani film olarak çevrilse pek çoğumuzun o sahnelere bakamayacağı bile kesin. Haberleri okurken, izlerken içim acıyor, aklım almıyor benim. Kimisi doğruyor, parçalıyor, kimisi boğuyor, kimi sürüklüyor, kimi bıçaklıyor. Bu nedir ya, bu nedir Allah aşkına. Bu olaylar silsilesine neden olan altta yatan sebep nedir? Nedir bu adamları bu hale getiren? Bu hakkı kimden alırlar? Nasıl dur deyip, nasıl durduracağız bu olayları? Yan komşumuzdan, mahalle bakkalından, su getiren sucudan, sokakta gezen amcadan korkmazdık önceleri. Ne tetikledi bu fitili de alev alıyor hemencecik. Hanımlar, kadınlar, kızlar... İçinizdeki gücü görün, onu hissedin, hayatlarımızı bir başkasının şekillendirmesine, yön vermesine ve de en acısı yaşamınıza son vermesine izin vermeyin. Sokulmayın mesela şaibeli gördüğünüz bir adamın yanına. Kaçın uzaklaşın ondan. Sokakta, dolmuşta, işinin başındayken ya da herhangi bir yerde bile sırf canı öyle istediği için katledebilecek adamlar varken bu dünyada. Boşanmak istediği için, ayrılmak istediği için, duygularına karşılık vermediği için gibi gibi sebeplerle canından oluyor hunharca cinayetlerle nice kadın.

Özgecan'lar, Azra'lar, Aleyna'lar, Özge'ler... Niceleri... İşte bu nedenle; Gece vakti gitmeyin onun evine.Yiyip içmeyin onunla bir başınıza bir yerlerde. Çarpık ilişkilerden kaçının. O fitil ateşlendiğinde, o adamın gözü döndüğünde kendinizi savunamıyorsunuz maalesef. Çünkü sizin kas gücünüz onun kas gücüne eşit değil. Aklını, vicdanını, kalbini unutan adamın elinde bir tek kas gücü kalıyor çünkü.

Editör: TE Bilişim