Milliyetçi Hareket Partisi’nin 1. sıra Milletvekili adayı Ahmet Murat Köftecioğlu, yaklaşan 1 Kasım seçimleriyle ilgili gazetemize açıklamalarda bulundu.

7 Haziran seçimlerinde Bilecik’te 3’üncü parti konumuna gerileyen ve milletvekilini kaybeden MHP’yi yeniden ayağa kaldırmak için çalıştıklarını söyleyen Köftecioğlu, bu doğrultuda çalışmalarına hız verdiklerini ifade etti. Bozüyük’teki MHP oylarının 7 Haziran seçimlerinde CHP’ye kaydığını belirten Köftecioğlu, “emanet oylar” dediği bu oyları geri almaları durumunda yeniden milletvekili çıkartacaklarına inandığını söyledi. Seçilmesi durumunda, halkla iç içe ve ulaşılabilir bir vekil olacağını belirten Köftecioğlu, gazetemize şu açıklamalarda bulundu.

Sizi tanımayan okurlarımız için kendinizden ve siyasi geçmişinizden bahsedebilir misiniz?

Öncelikle bana bu fırsatı verdiğiniz için gazetenize teşekkür ederim. 1969 Tokat Zile doğumluyum. İlk, orta ve lise tahsilimi Zile’de tamamladıktan sonra, yüksekokul tahsilimi Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü’nü ekonomist unvanıyla tamamlayarak mezun oldum. Evli ve 3 çocuk babasıyım. Ticaretle uğraşıyorum. Mobilyacılık ve otel işletmeciliği sektörlerinde faaliyet gösteriyoruz.

Çok sevdiğim ve önem verdiğim partimin, 1999-2004 yılları arasında belediye meclis üyeliğini yaptım. Sonraki dönemde il yönetiminde görev aldım. Atama yoluyla geldiğim Bozüyük ilçe başkanlığı görevine, kongre sürecinde seçilerek devam ettim ve 4 yıl bu görevi üstlendim. Bundan önceki 7 Haziran seçimleri için milletvekili aday adayı başvurumu yaptım. 1 Kasım seçimleri için de bir kez daha başvuru yaptım. Genel Merkezimizin takdiri ve halkımızın teveccühü ile şu an Bilecik milletvekili adayı olarak partimizde yer almaktayım.

Aday adaylığından milletvekili adaylığına geçiş sürecini değerlendirebilir misiniz?

Kuruluşunda doğduğum ve şuan da içinde yer aldığım partim benim için kıymetli ve değerli. Partimiz bizi şu anda onurlandırdı. Gurur duyuyoruz. Bu onura layık olmaya çalışıyoruz. İnşallah seçimleri el ele, gönül gönüle kazandığımız takdirde, biz de partimize vekil olarak destek verip hizmet sunmaya devam edeceğiz.

7 Haziran seçimlerinde aday adayı olduk. Partimiz 1. Sıra olarak sayın Bahattin Şeker beyi, 2 sıra olarak sayın Hüseyin Şensoy beyi layık gördü. Biz adaylar netleştikten itibaren partimize hizmet etmeye devam ettik. Çeşitli platformlarda partimizi temsil etmeye çalıştık ve adayların yanında yer almaya çalıştık. Bizde küskünlük dargınlık olmaz. “Ülkücüyüm, milliyetçiyim, ben bu hareketi seviyorum, takdir ediyorum” diyen herkes adayın etrafında birleşmek mecburiyetindedir. Bu partiye gönül verenler daima destek vermek zorundadır. Bu iş kişilere endeksli değildir.

Yine bir seçim ortamı oluştuğu zaman biz gözümüzü kırpmadan taşın altına elimizi soktuk ve başvurumuzu yaptık. Bu sefer diğer adaylarımızın başvuru yapmaması ve genel merkezimizin de biz tercih etmesiyle, buradaki teşkilatlarımızın bizim lehimize gayretleriyle bu iş oldu. Ama bu iş bitmiş değil. Bu iş daha yeni başlamıştır. Bundan sonra gecemizi gündüzümüze katarak bu davaya hizmet edeceğiz ve çalışacağız.

Bugüne kadar yürüttüğünüz seçim çalışmaları hakkında bilgi verebilir misiniz?

Seçim stratejimiz konusunda şunu söylüyorum, benim yapımı bilenler biliyor. Ben kavga gürültüye karşı bir insanım. Hep birleştirici, bütünleştirici bir tavrım vardır. Partimiz de yıllardır politikaları gereği bunu savunuyor. Ülkemizin birliği, bütünlüğünü ve bölünmezliği üzerine siyaset yapıyor. Biz de burada herkesi kucaklayacağız. Bizim için A partisi B partisi önemli değil. Kendimizi anlatacağız, tanıtacağız, ifade edeceğiz. Bunun sonucunda da halkımız bize teveccüh gösterip tercih ederse de, biz destekleyen desteklemeyen herkesin vekil olarak devam edeceğiz. Bizim ana düsturumuz bu.

Biz adaylığımız henüz belli değilken bile seçim startımızı verdik. Aday olmasak dahi partimize katkımız olmasını hedefledik. Geride kalan 15 günlük süreçte, bayram ziyaretleri gerçekleştirdik. Halkımızla biraraya geleceğimiz ziyaretlerimizi yapıyoruz. Düğünlere, derneklere iştirak etmeye çalışıyoruz. Partimizin ve kendi fikirlerimizi paylaşıyoruz. Bunda da başarılı olduğumuza inanıyorum.

7 Haziran’da MHP Bilecik ve özellikle Bozüyük’te ciddi oy kaybı yaşadı ve 1 vekil kaybetti. Bunun sebebini neye bağlıyorsunuz?

Halkımız bir partinin yada bir görüşün peşinden körü körüne gitmiyor. Ben burada halkımızı takdir ediyorum. Seçici davranıyor. Bazı durumlarda desteklerken yeri geliyor desteğini çekebiliyor. Sonuçta demokrasinin gereği de bu. Biz demek ki, 7 Haziran sürecinde kendimizi yeterince ifade edemedik. Kendimizi anlatamadık ki halkımız da böyle bir algıya kapıldı ve oylarını bizden çekti. Bu demek değil ki oylar gittiği yerde kalacak. Gözlemlediğimiz kadarıyla oylarımız diğer partilere dağıldı. Bize göre bu oylar emanet oylar. Bizim olan oylar. İnşallah biz kendimizi güzel bir şekilde ifade edip bu oyları toparlayabilirsek zaten mesele kalmayacak. Emanet oyları sahibine teslim edeceklerdir diye düşünüyorum.

Oy kaybının adayla alakalı olduğunu düşünmüyorum. Seçim konjonktüründe ülke genelinde ki rüzgarı yakalayamadık. Partinin genel politikasından kaynaklanıyor bana göre. Tabi adaylar da bu durumu belli oranda etkilemiş olabilir. Biz geçmişe sünger çekiyoruz. Vekilsiz geçen 2 ayın zorluklarını gördük. Kaybettiğimiz vekili yeniden kazanarak bu zorlukları aşmaya çalışacağız.

CHP’nin Bozüyük’te elde ettiği başarıyı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bozüyük’te bir tarafta AK Parti’nin seçmeni var, diğer tarafta da muhalefet partilerinin seçmen kitlesi var. Muhalefet partisinin seçmeni yer değişikliği yapabiliyor. Seçmenin oyu bazen partilerin genel politikalarına bağlı olurken, özelikle Bilecik gibi küçük yerleşim yerlerinde oylar adaya endeksli olabiliyor. CHP bir kenetlenme ve atılım yaptı. Kendilerini takdir ediyoruz. Sonuç olarak başarılı bir seçimden çıktılar. Bozüyük’te çok az bir oy farkıyla birinciliği kaçırdılar. Ama bu başarı bizim kendilerine verdiğimiz emanet oylardır diye düşünüyorum. Bu seçimde bu emanet oyları aldığımız takdirde MHP’nin başarısı da görülecektir.

Sonuçta bu seçim uzun soluklu bir seçim değil. Önceden yapılan çalışmalara ilave bir şeyler katılması lazım. Genel Merkezin politikaları henüz açıklanmadı. Bunlar açıklandığında çalışmalar daha farklı olacaktır. Türkiye’nin şartları ve durumu sıkıntılıdır. Bu sıkıntılı süreçte dik duruş sergileyen tek parti Milliyetçi Hareket Partisi’dir. Bizim ne bir karış toprak verecek ne de bir insanımızı feda edecek durumumuz vardır. Bu mümkün değildir. Biz bu yolda bu düşünceyle ilerleyeceğiz.

Önümüzde 1 ay gibi kısa bir süre var. Bu sürede MHP nasıl bir seçim kampanyası yürütmeyi düşünüyor?

Bilecik ve Bozüyük’te, kavgaya ve gürültüye yer verilmeyen bir siyaset algısı var. Bu, demokrasinin Bilecik’te oturduğunun göstergesi. Biz de buna destek olmak mecburiyetindeyiz. Bütün adaylarımızı tanıyoruz. Her biri tek tek pırlanta gibi insanlardır. Ama bu bir seçimdir, bir yarıştır. Kim kendi parti politikasını en güzel şekilde anlatırsa, kim kendisini en güzel şekilde tanıtır ve ifade ederse, bu seçimin galibi ol olacaktır. Bizim ne CHP’yle ne de AK Parti’yle bir işimiz yok. Kendi işimize bakacağız. Yürüteceğimiz politika da bu olacak. Tabi ki gündemde Türkiye’nin menfaatleri, güvenliği, bölünmez bütünlüğü esas olduğunda sert ve dik duruşumuzu da göstereceğiz. Bunun da böyle bilinmesi arzumuzdur.

Murat Köftecioğlu’nun milletvekili seçilmesi durumunda yapacağı ilk icraat nedir?

Benim düşüncem şu, çok farklı bir beklenti içinde değilim. Ben bazı yerlerde slogan olarak “İçinizden biriyim. Sizinleyim” sözüyle bunu ifade ediyorum. Seçildikten sonra da yine iş yerimde olacağım. Bir gün bakacaksınız bir dolmuşta, bir gün bir kahvede çay içerken, bir gün namazdan çıkmış, çorba içerken göreceksiniz beni. Halkımız ulaşılabilir kişileri seçmeyi tercih ediyor. Çünkü bir derdi olduğunda bunu vekiliyle paylaşmak istiyor. Biz ulaşılabilir olacağız. Dokunulabilir olacağız. Her zaman burada halkımızın içinde olacağız. Bu güne kadar böyle geldi, bundan sonra da böyle devam edecek. Tabi ki Ankara’da bir takım görevlerimiz olacaktır. Ama fırsat oldukça tüm ilçelerimizi sık sık dolaşmayı düşünüyorum.

Seçim çalışmalarında şunu gözlemliyoruz. Halkımızın karşısına çıkınca “Seçimler mi geldi yine?” şeklinde sitemde bulunuyor vatandaşlar. “Seçimden sonra zaten gelmezsiniz” diyorlar. Ben de “Doğru. Bunun garantisini veremeyiz. Bugüne kadar böyle olmuş. Ama inşallah biz bir farklılık oluşturacağız. Bu farklılığı da nasip olursa göreceksiniz” diyorum. Ben Bozüyük’te olduğum müddetçe her zaman seçmenle iç içe olacağım.

Son olarak seçmene söylemek istedikleriniz nelerdir?

Bilecik seçmeni ne yapması gerektiğini iyi biliyor. Körü körüne bir siyaset izlemiyorlar. Bunu takdir ediyorum. Bazı yerlerde futbol takımı tutar gibi parti tutulur. Partinin görüşü ne olursa olsun körü körüne bağlanılır. Biz de böyle bir bağlılık yok. Seçmen bakıyor, inceliyor. İradesiyle bir karar veriyor ve bu kararı uyguluyor. Bu sebeple Bilecik en güzel kararı verecektir. Sonuçta Bilecik’in hizmete ihtiyacı var. Tanıtıma ihtiyacı var. Özellikle Genel Başkanımız Dr. Devlet Bahçeli, Bilecik’i çok önemsiyor. Niye derseniz, Bilecik kuruluşun ve kurtuluşun beşiği. Bu coğrafyada bir Metristepe ruhu var. Ben her zaman şunu söylüyorum, Metristepe’de dedelerimiz şehitlik mertebesine erişip bu toprakları korumasalardı, Çanakkale’de 250.000 Mehmetçiğimizin, dedemizin şehit olmasının bir anlamı kalmayacaktı. Bu topraklara sahip çıkmamız lazım. Bu toprakların bir kısmını verelim. Bir kısmını terk edelim deme durumumuz yok. Bu memleket bu kanlarla sulandıysa, bu kanların hakkı verilmeli. Bir defa daha sulanması gerekiyorsa da, bir daha sulanır. Siyaset kirli emel ve arzular için kullanılmamalı. Siyaset gerçek manada hizmet için sarfedilmeli. Bu emekler hizmet için, düzgün yaşamak için verilmeli. Batının çağdaş yaşam seviyesine ulaşmak ve aynı zamanda dinimizi, inancımızı muhafaza etmek mecburiyetindeyiz. Bizler de bu hizmet için aday olduk. İnşallah muvaffak oluruz. Seçmenimizin tercihine her zaman saygı duyuyoruz. “Mevla’m neyler, neylerse güzel eyler” diyoruz.”

 

Editör: TE Bilişim