Biz muhabirler zaman zaman ilimizde olup biteni gerek vatandaşa gerekse ilgili kuruma duyurmak üzere haber, röportaj, köşe yazıları yazarız. Bazen düzenlenen programa davet edilerek programı takip eden muhabir, İlimizdeki olayları duyurmak için takip ettiği programı bir haber yaparak kamuoyuna aktarır. Bu yöntemde muhabiri zorlayan hiçbir çalışma ortamı yoktur. Konuşmacı belli, fotoğraf çekmek serbest, hatta bazen basın bültenleri hazırlanan programlarda da programın içeriği muhabire servis edilir. Yani ses kaydı, video programından görüntülerini dinleme gibi, konuşulanları yazmak zorunda kalmadan servis edilen bültenler muhabirin işini kolaylaştırır. Muhabir, elinde bülten var diye yine de rahat oturmaz, gözlem yapar eksiklik ya da ince, önemli, güzel davranışları da gözlemleyerek aktarmak ister ve yaşananları haberinde de yer verir.

Ama birde muhabir çeşitli kurum kuruluşların düzenlediği programların takibi dışında araştırma yapar, işte tamda bu noktada haber atlatma, özel haber çıkarma girişimleriyle gazetelerin farkı ortaya çıkar. Vatandaşın söylediği rahatsızlığı, mağduriyetin takibini yapar. Söz veren siyasetçinin, amirin, memurun yerine getirmediği sözü yeniden gündeme taşır. Nitekim gazeteci milleti araştırmacıdır. Unutulanı hatırlatarak gündem oluşturur.

Malumunuz ben aynı zamanda aktif siyasette de görev alıyorum. Her zaman, her yerde söylerim, benim Ak Partili olduğumu bilmeyen kalmamıştır. Adalet ve Kalkınma Partisi Kadın Kollarında önce Tanıtım ve Medya Başkanlığı şimdi ise birkaç aydır Seçim İşleri Başkanlığı görevini yürütmekteyim. Gazeteci tarafsız olmak zorunda, haber anlayışında da siyasi görüşünü korumacı tavırla öne çıkaracağı gibi bir algı vardır genelde. Bunun için gazeteciler genelde siyasetteki rengini belli etmek istemez. Ben bu konuda böyle düşünmüyorum. Temiz Siyasete kimler katkı sağlayacaksa, ülkesinin hizmet alabilmesi için siyasetin içinde olması gerektiğine inanıyorum. Bilecik küçük yer olduğundan benim mizacımı, yapımı bilen bilir. Olaylara karşı nasıl davranacağımı, karakterimi insanlarımızın yanlış anlamasına mahal vermeden durum anlaşılacağı için ben siyasetle uğraşmaktan hiç çekinmedim. Benden yaşça büyük olan kadınlarımıza, annelerimize siyaseti tanıtmak, sosyal hayattaki çekimser kadınlarımıza var oluşlarını hatırlatmak için, cesaretlendirmek için varım.

Bu inancımızla da Ak Partiye siyasi sorumluluğum ne ise yerine getirme gayret gösteriyorum. Siyaset biraz da fedakarlık işidir. Zaman zaman ailemizden, arkadaşlarımızdan bu fedakarlığı yapıyoruz bazen de ailemizi ön plana, işimizi ön planda tutarak siyasetten uzak kalıyoruz. İnsani bir durum… Her ne kadar Ak partili olsam da, yayın hayatımda bütün siyasi partilerin programlarına katılıyor haber yapmak için diğer muhalefet partilerin programlarına da katılıyorum. Siyaset yapıyorum evet ama bunu iş ortamımda, yani mesai saatim içinde ise Ak Partiyle olan siyasetim kapanır, bütün partiler ile olan diyaloğuma devam ederim. Sap ile samanı karıştırmamak lazım. Mesai saatim dışında da kimse gazeteciyim diye siyaset yapmamı eleştirmeye hakkının olmadığını hatırlatmak isterim.

Geçtiğimiz aylarda Ak Partinin Kent Ekonomileri Forumu ilimizde de düzenlendi. Orada bir siyasetçi olarak değil, gazeteci olarak katılmak durumunda kaldım. Düzenlenen çalıştayda Ak Parti’nin 2023 hedefleri doğrultusunda uzun vadeli projeler ortaya koymak için kentlerin ekonomik olarak fotoğrafını çekmek amacıyla çok önemli bir toplantı düzenleyerek Ak Partililer, akademisyenler, kanaat önderleri bu çalıştay da Bilecik için fikir teatisi kurdu. O gün bu çalıştayın Bilecik’te yapıldığına ilişkin haberine yer vererek vatandaşımıza duyurduk. Bu çalıştay sonrasında ortaya çıkan sonuçların raporlarını ise Sakarya Üniversitesi Öğretim Görevlisi Sayın Doç. Dr. Bünyamin Bezci tarafından hazırlanacağını aklımızın bir kenarına not ettik. Aradan aylar geçti Ak Parti İl Başkanlığına Yarın Gazetesi olarak sorduk, belli oldu mu? diye.

Ak Parti İl Başkanlığı’ndan “Hayır henüz bize gelen bir şey olmadı” denildi. Ardından Sakarya Üniversitesinin resmi internet sitesinde yer alan iletişim numaralarını aradım. Sayın Bünyamin Bezci’ye ulaştım. Yarın Gazetesi Muhabiri olarak gazetemizde bu çalıştayın sonuçlarını yer vermek istiyoruz dedim. Önce taslak halinde olduğu için vermek istemeyen hocamıza rica üstüne rica ederek raporların taslak haline ulaştım. Sağ olsun raporu tam anlamıyla tamamlanmamış olmasına rağmen kırmayarak belli olan 5 vizyoner projenin isimlerini yine de gönderme zahmetinde bulundu. Doğal olarak gazetemizde bireysel olarak, muhabirlik görevim üzerine yapmış olduğum araştırmamın sonucuna ulaşmış olmanın memnuniyeti içinde kent ekonomileri sonuçlarını yine vatandaşımıza ilk duyuran yarın gazetesi olmuş oldu.

Cumartesi günleri gazetede çalışıyorum, bu yüzden Pazar günlerimi siyasete ayırırım. Ak Parti de de görevim olması nedeniyle, birde bütün basın mensubu arkadaşlarımı tanımam sebebiyle Ak Parti’nin basınla ilgi çalışmalarını da faaliyet yapmak adına mesai saatlerim dışındaki bir zaman diliminde Kent Ekonomileri Forumu sonuçlarını basına servis ettim. Hemen ardından ilimizdeki yerel bir başka gazete hiçbir yorum katmayarak olduğu gibi yayınlamış. (Bu hassasiyet emeğe saygı göstermesinden dolayı olsa gerek ). Diğer bir başka gazete ise, basın bültenine yorum katarak, muhabir ismi yazdırarak bir haber oluşturmuş. Gazetenin yaptığı haberde, “Ak Parti İl Başkanlığı sonuçların açıklandığı basın bildirisini ilimizde bulunan bir başka gazeteye bir gün önce gönderdi. Ayrımcılık Yaptı.” İbaresini yapmış oldukları haberin içine yazmışlar. Yani diğer basın bu haberi gazetesinde yer vermek istiyorsa benim gibi bu forumun sonuçlarına ulaşmanın yollarını arayacaktı.

Yukarıda olayın nasıl gerçekleştiğini baştan sona anlattım. Burada bireysel bir gayret söz konusuyken, elbette ki önce kendi çalıştığım kurumumuzun yayın akışına önem verecektim. Ne bekleniyor anlamış değilim belki de Ak Parti’nin Kent Ekonomileri Forumunun önemine yapılmak istenen karalama kampanyası olabileceğini düşündüm. Bu sebeple de benim şahsi çalışmam dolayısıyla Ak Parti kurumsal kimliğine zarar gelecekse bu durumdan okuyucularımızın haberi olmalıydı. Bu açıklamayı vatandaşlarımıza yapıyorum yani, onlar bilsin yeter…

 Gelelim kendi gayretimle edindiğim bilginin ilimizdeki basınla paylaştığım konusuna. Kent Ekonomileri Forumu bir başka partiye ait olsa ve ben yine ulaşsam o zaman basına niye göndereyim. Ak Partideki görevimi yerine getirmek amacıyla, mesai saatim dışında basını bu konudan haberdar etme inceliği göstermek istedim, burada başka anlamlar yükleyerek birilerini suçlarcasına ithamlarda bulunmak hoş bir davranış değil.  Raporun tam hali bittiğinde elbette Ak Parti’nin Tanıtım ve medya başkanlığının  ilgili birimleri gerekeni yapacaktır. Basına kendi ellerimle servis ettiğim kent ekonomileri forumunun sonuçları yine şahsımın hassasiyetinden kaynaklanmıştır. İncelik yaptım kendi emeğimle ulaştığım haber kaynağını paylaştım. Basın olarak değil de Ak Partideki görevim dolayısıyla İl Başkanım başta olmak üzere, partimizin diğer organları benden bu raporlara ulaşmamı isteselerdi, kurumsal hareket eden anlayışıyla, bu sefer her zaman olduğu gibi parti il binamızda bütün basın mensuplarını tek tek arayarak davet eder, bu şekilde duyurulacağından emin olunuz. Kendi şahsi mail adresimden basınla bir haber paylaşmış olmaktan başka bir şey ortada yoktur. Kamuoyuna Saygıyla sunarım.

Ak Parti’yi karalamak adına konunun aslını araştırmadan böyle ithamlarda bulunmak yine hoş bir davranış biçimi değildir. “Yiğidi öldür hakkını ver” sözünü benimsemeyen her meslekte kıskanç davranışlar sergileyerek yine kendi yapısına zarar verdiğini bilmek gerekir. Bakalım ne olacak? Sözüyle bitirmek istiyorum. Çünkü “Yenilen pehlivan güreşe doymazmış”. Her sataşmaya cevap vermemek büyük bir erdemdir. Bizde bu erdemliği önemseyerek, Yarın Gazetesi ve çalışanları olarak işimizle, araştırmalarımızla yayın hayatımıza devam etmenin haberleri herkesten önce duyurmanın onurunu ve gururunu yaşıyoruz. Bizi izlemeye devam edin.

Editör: TE Bilişim