Gazetemize e-posta gönderen bir öğrenci velisi, Ertuğrulgazi Ortaokulu’nda okuyan çocuğunun matematik dersine giren öğretmeninin başka bir sınıfa verildiğini belirterek durumdan şikayetçi oldu. Öğretmenin başarılı olduğu için diğer şubeye verildiğini belirten veli, bunun sorumlusunun da okulda çocuğu okuyan koltuk sahibi bir veli olduğunu iddia etti. Ne öğretmenin ne öğrencilerin ne de velilerin bu değişikliği istediğini ifade eden okurumuz, durumu milli eğitime şikayet etmelerine rağmen herhangi bir sonuç alamadıklarını belirtiyor. Okurumuzun mektubunu olduğu gibi yayınlıyoruz:

 

Devletin Okulunda Öğretmen Torpili:

Kamu Kurumlarında hakkıyla görev yapan Devlet Memurlarından özür dileyerek başlamak istiyorum.

10 yıldır Ertuğrulgazi Mahallesinde ikamet ediyorum çocuklarımda Ertuğrulgazi İlkokuluna ve Ertuğrulgazi Ortaokuluna devam ediyorlar. Kızımın okulunda en çok sevdiği öğretmen matematik öğretmeni ve en çok sevdiği ders matematik dersi. Bu güne kadar bana matematikten bir tek soru dahi sormadı. Lakin 2014 eğitim yılı başladı. Matematik Öğretmeni bir hafta kızımın dersine girdi. Bir hafta sonunda diğer çocuklar gibi kızım da ağlayarak eve geldi, baba ben okula gitmek istemiyorum beni başka bir okula gönder dedi. Olanı biteni anlattı birazda biz kurcaladık meseleyi. Bizim okulda koltuk sahibi birinin çocuğu varmış okul yönetimine emir vermiş benim çocuğumun dersine şu öğretmen girecek diye. C şubelerinin dersine giren öğretmen B şubelerinin dersine, B şubelerinin dersine giren öğretmen C şubelerinin dersine girecek diye Müdür Bey değişiklik yapmış. Öğretmenin fikri alınmış mı bilemiyoruz alınsa idi oda değişikliği duyunca ağlamazdı. Alınsa da fark etmezdi zaten emir büyük yerden. El mahkum.

Öğrenci velileri olarak okul müdürüne müracaat edildi, görüşüldü. “Birinin çocuğu için mi değiştirdiniz?” diye sorulunca, elleri titreyerek ders saatleri uyuşmadığı için böyle bir düzenleme yaptıklarını, kesinlikle artık bunu değiştirmeyeceğini söyledi. Zaten vekaleten bu göreve baktığını yakında bırakacağını yeni gelecek müdürle halledilmesini söylüyor. Velilerin Milli Eğitime gideceğiz demelerine karşılık savunmasını yapabileceğini söylüyor.

Şimdi… Devlet kitap veriyor var olsun. Okul liste veriyor şu şu şu yayının şu şu şu kitapları alınacak diyor. Okul müdürü çocukların eline banka hesap numarasını verip para yatırın demesini biliyor. Sınıflara dolap yapılacak, perde alınacak, masa örtüsü alınacak, bilgisayar alınacak, projeksiyon cihazı alınacak, yazıcı alınacak al Allah’ım al. Her şey veliden her şey bizden, öğretmenin iyisi koltuk sahibi olanın çocuğuna.

Okulda hizmetli var, sınıf değişiyor dolaplar taşınacak dışarıdan adam tutup taşıtıyorlar parasını velilerden istiyorlar. Sonra aldığımız malzemelerin çoğu da ortada yok. Artık onları da kim bilir kimin çocuğunun sınıfına verdiler.

Okul müdürü çözüm olmayınca 10-15 veli Milli Eğitim Müdürünü makamında ziyaret edip durumu anlattılar. Milli Eğitim Müdürü telefonla okul müdürünü arayıp bilgi aldıktan sonra ne konuşuldu telefonda bilmiyoruz ama böyle değişikliklerin normal olduğunu yapacak bir şey olmadığını, okul müdürüne karışamayacağını söylüyor.

Ben de okul müdürünü telefonla aradım, yapacak bir şey yok dedi. Milli eğitim Müdürünü aradım yerinde yoktu Müdür Yardımcısı ile konuştum durumu anlattım böyle bir şey olamayacağını öğretmen sıkıntısı olduğunu konuyu bizzat takip edeceğini gerekli düzeltmeyi yapacağını söyleyerek beni aramak üzere telefon numaramı aldı. Aramadı ben aradım. O da aynı şeyi söyledi bu işin kesinlikle dönüşü yok dedi. Herkimden ise bu emir Sayın Müdürleri bayağı etkilemiş maalesef gidecek kapı kalmadı. Tek çare Vali Bey.

İyi öğretmenler koltuk sahiplerinin çocuklarına: işsizin, işçinin, çiftçinin, fakirin, fukaranın, memurun çocuğu ne olursa olsun mu demek istiyorsunuz sayın müdürlerim?

İşin aslı nedir bilmiyorum ama “ateş olmayan yerden duman çıkmaz”  eğer bu iş gerçekten böyle ise yazık size. Herkesin öğretmen diye önünde el bağlayıp saygı duyduğu öğretmenler müdürler…

Herkes bilir ki öğrenci öğretmenini severse derste başarılı oluyor bende kendi çocuğumu düşündüğüm için bu durumu dile getirdim. 90 öğrencinin 90 velinin sıkıntısını anlattım. Doğruyu, dürüstlüğü öğrenecek çağda olan çocuklarımızda bunun böyle olduğunu biliyorlar. Doğru ve dürüst olmalarını bekleyelim mi hala?????

Doğruyu, dürüstlüğümü öğrenirler, yalanı mı, torpili mi, adam kayırmayı mı? Hayata bakışları nasıl olur şu yaşananlara bakınca?

Çocuklarımızın mutluluğu için Sayın Valimizden, yetkililerden öğrenciler ve velileri olarak konuyu çözüme kavuşturmalarını istiyoruz.

Saygılarımla.

                                                                                                          Öğrenci Velisi

Editör: TE Bilişim