CHP’nin son olağan kongrelerinde seçilen ve halen kurultay delegesi olan 42 esi İl Başkanı olağanüstü kurultay çağrısı yaptı. Aralarında CHP Bilecik eski İl Başkanı Av. Çağatay Karaahmet’in de bulunduğu eski İl Başkanları yaptıkları açıklamada, 1 Kasım seçimlerinin CHP için başarısızlıkla sonuçlandığını vurguladı. Alınan %25’lik oyun kabul edilemez olduğu belirtilen açıklamada, partiye olan güven ve inancın kaybolduğu ifade edildi. Yapılması gereken ilk şeyin “Hiç zaman geçirmeksizin bir an önce Olağanüstü Kurultaya gitmek” olduğunu belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“7 Haziran seçimlerinin ardından partimizin geleceği ve çıkarları adına ve tümüyle yapıcı bir katkı sunma amacıyla 17 Ağustos 2015 tarihinde yaptığımız Basın Açıklamasında yer alan tespit ve önerilerimiz dikkate alınmamış ve 1 Kasım seçiminin sonuçları maalesef bizleri haklı çıkarmıştır.

1 Kasım seçimleri Cumhuriyet Halk Partisi için başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Hepimiz için, tüm Cumhuriyet Halk Partililer için yapılması gereken ilk şey, hiçbir gerekçenin ardına sığınmadan başarısızlığı kabul edip çözüm üretmektir.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin tek ve ana hedefi iktidar olmaktır. CHP bütün seçimlere 1. Parti ve iktidar olma iddiası ile girer. %25’lik oy oranlarını CHP için makul göstermeye ve Cumhuriyet Halk Partilileri bu duruma alıştırmaya çalışan hiçbir tutum ve anlayış kesinlikle kabul edilemez.

Ülke terör nedeniyle yangın yerine dönmüşken, toplumsal barışımız ve kardeşliğimiz tehlike altına girmişken, yoksulluk ve yolsuzluk almış başını gidiyorken ve üstelik tüm bu olumsuzluklardan ülkeyi 13 yıldır yöneten AKP sorumlu iken, ana muhalefet partisi CHP hiçbir sıçrama yapamıyor, hala aynı mütevazı oy oranlarında kalıyor ve son beş yılda yapılan 6 seçimin hiç birinde başarılı olamıyor ve tümünü kaybediyorsa, bu durum hiçbir şekilde mazur görülemez ve mazur gösterilemez.

CHP yönetimi 7 Haziran seçimleri sonrası halkın çözüm arayışına siyasi önderlik yapamamıştır. Siyasetin ve siyasi partilerin asli görevi, bahane bulmak, şikâyet etmek, çözümsüzlükten yakınmak değil, halkın tercihleri doğrultusunda çözüm üretmek, yol bulmak ve gerekirse yol açmaktır. Başarısızlık olağanüstü koşullara bağlanamaz. Liderlik asıl olağanüstü koşullarda ortaya çıkar.

İlk basın açıklamamızda da ortaya konulduğu gibi, çeşitli toplumsal kesimlerin ekonomik taleplerine yönelik vaatlerin seçmende karşılık bulamamasının temel nedeni, CHP’nin topluma heyecan, umut ve özellikle güven verecek yönetim anlayışından ve siyasi birikim ve deneyimiyle partiye önderlik yapacak siyasi yönetim kadrolarından yoksun olması, dolayısıyla inandırıcı olamamasıdır. Seçmen mevcut CHP yapılanmasının bu vaatleri gerçekleştirebileceğine inanmamıştır. Sorun güven sorunudur, hakiki olma sorunudur, ruh sorunudur, duruş sorunudur. Sorun liderlik ve kadro sorunudur.

Bizim amacımız yalnızca seçimlerin düşük oy oranı ve milletvekili sayısı gibi sonuçları üzerinden eleştiri getirmek, geçmişi sorgulamak değildir. 1 Kasım seçimleri asıl tahribatı ruhlarımızda yapmıştır. Asıl tahribat örgütlerimizin ve tabanımızın partimizin geleceğine ilişkin umutlarındaki tahribattır. Cumhuriyet Halk Partililer yorgun, yılgın, umutsuz ve hayal kırıklığı içindedir. Asıl kayıp oy oranlarındaki kayıp değil, partiye olan güven ve inançtaki kayıptır. Asıl kayıp çocuklarının geleceğini CHP’de gören halkın düş ve umut kırıklığındadır. Asıl kayıp kan kaybıdır.

İşte bu nedenle bizim amacımız dünü tartışmayla değil yarını kurtarmayla ilgilidir. Amacımız partimizin ve ülkemizin mutlu geleceğini kurmaya yöneliktir. Amacımız bir an önce içine düşülen umutsuzluğu kırmaya, yılgınlığı önlemeye, kan kaybını durdurmaya, örgütümüze, tabanımıza ve halkımıza yeniden güven ve heyecan vermeye, CHP’ni yeniden umut haline getirmeye çalışmaktır.

CHP muhalefette kalacağı önümüzdeki 4 yılı, bir sonraki seçimde “mutlak iktidar olma” hedefine yönelik olarak yeni bir ruh ve yeni bir heyecanla ve her anlamda hazırlanarak geçirmelidir. Tüm partililerimizde ve halkımızda umut, heyecan ve güven yaratılmalı, örgütlerimiz güçlendirilerek yönetimde yeniden söz sahibi yapılmalı, parti içi demokrasi daha da yükseltilmeli ve partimizin sol, sosyal demokrat, halkçı ve devrimci çizgisi öne çıkarılmalıdır.

Ancak bütün bunların mevcut liderlik ve yönetim tarafından başarılabilineceğine Cumhuriyet Halk Partililerin artık inancı kalmamıştır. Bu nedenle yapılması gereken ilk şey hiç zaman geçirmeksizin bir an önce Olağanüstü Kurultaya gitmektir.

Bu noktada parti yetkililerimizin, önümüzde bir olağan kurultay olduğu, dolayısıyla olağanüstü bir kurultaya gerek olmadığı şeklindeki görüşünün iyi niyetten uzak ve kamuoyunu yanıltma amaçlı olduğunun altını çizmek isteriz.

Genel Merkez yönetimimiz olağan kongre sürecine ilişkin son yaptığı uygulamalarla partililerimizin güvenini kaybetmiştir. Kendi yayımladığı Genelgelere bile uymamış, adeta partililerden kaçırarak 12 ilde tüzüğe ve genelgelere aykırı bir şekilde, üstelik seçim süreci içinde, kongreler yapmış ve olağan kurultayın güvenilirliğini daha şimdiden zedelemiştir.. Önümüzdeki günlerde de “masa başı” olarak tanımlanan kongreler yaparak delege yapısını değiştirmeye çalışmaktadır. Bu tutum ve davranışları parti içi demokrasiyle ve iyi niyetle bağdaştırmak olası değildir.

Sonuç olarak Sayın Genel Başkanımız “Önümüzde olağan kurultay var” mazeretinin ardına sığınmadan ve partimize daha fazla zaman kaybettirmeden Olağanüstü Kurultayı mümkün olan en kısa sürede toplamalı ve bu büyük örgütün ortak aklını harekete geçirmelidir.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin çıkarları her şeyin ve herkesin üzerindedir.

Kamuoyuyla saygılarımızla paylaşırız.

Editör: TE Bilişim