Geçtiğimiz günlerde gazetemizde çıkan haberde Cumhuriyet Halk Partisi içerisinde istifaların gelebileceğini duyurmuştu. Haberimizden sonra ilk istifa Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı ve CHP üyesi Feyzi Köse’den geldi. Köse, 30 yıldır içine bulunduğu CHP’den istifa edeceğini duyurdu.  Uzun yıllardır CHP içerisinde siyaset yapan Köse, CHP Genel Merkezinin yaptığı siyasetten rahatsız olduğunu belirterek partiden istifa edeceğini duyurdu. Uzun süredir istifa etmeyi düşündüğünü söyleyen Köse, son yapılan kurultaydan sonra durumun daha kötüye gittiğini söyledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir operasyon sonucu CHP’nin başına geçtiğini belirten Köse, Kılıçdaroğlu’nun ‘Ben Dersimli Kemal’im’ söylemini içine sindiremediğini söyledi.

Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı ve CHP üye Feyzi Köse yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“Susmanın suça ortak olma olduğunu düşündüğüm için bu istifayı geçekleştiriyorum”

“Çok uzun yılardır emek verdiğim Cumhuriyet Halk Partisi’nden istifa edeceğimiz basın aracılığı ile birlikte kamuoyuna duyuyorum. Uzun süredir istifa etmeyi düşünüyorum. Susmanın suça ortak olma olduğunu düşündüğüm için bu istifayı geçekleştiriyorum. Basit bir şekilde istifa etmeği kesinlikle düşünmedim. 12 Eylül siyasi faşizmini yaşamış, siyasi partilerin tekrar kurulmasına izin verildiği andan itibaren Sosyal Demokrat Parti’nin kurcularından olmuş, il yönetimlerinde görev almış, Halkçı Parti ile birleşerek Sosyal Demokrat Halkçı Parti olmasında görev alarak yönetimlerinde bulunmuş, SHP’nin il başkanlığını yapmış bir arkadaşınızım. Bu partiye 30 yıl boyunca emek, bilgi, beceri ve çalışma yaparak geldik. Ama geldiğimiz noktada Cumhuriyet Halk Partisi’nde değişmeler olduğunu görüyorum. Bu değişmeleri içime hazmedemediğim için tepki koyma ihtiyacı duyuyorum.

 “Cumhuriyet Halk Partisi son yıllarda ne hale geldi”

Atatürk’ümüzün kurduğu Kurtuluş Savaşı’nın küllerinden doğan, 6 Ok’un ilkelerini şiar edinmiş Cumhuriyet Halk Partisi son yıllarda ne hale geldi. Sabırla bu yanlışlar dönülür mü diye bekledim. Ama hiçbir değişiklik yok ve durum daha da kötüye gidiyor. Yeni CHP diye, 6 Ok’u yeniden yorumlama diye laiklikten, devletçilikten, Cumhuriyetçilikte, halkçılıktan ve devrimcilikten uzaklaşıldığını görüyorum. Özellikle partimiz üzerinde oyunlar oynandığını görüyorum. Eski Genel Başkanımız Deniz Baykal’a yapılan kaset operasyonunun bilinçli ve kasıtlı yapıldığına inanıyorum. Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkan olduktan sonra Yeni CHP’nin değişim diye 6 Ok’tan uzaklaştığını görüyorum. Emperyalist güçler Büyük Orta Doğu Projesi kapsamında büyük adımlar attı. Bu emperyalist güçler bizi de bölmek istiyorlar. Irak ve Suriye’nin kuzey kısmında bir Kürt Devleti kurarak, ikinci İsrail’i ortaya çıkarmak istiyorlar. Ülkemizde yargı bittiyse, ordu bittiyse insanların güveneceği tek muhalefet partisi kalır. Geldiğimiz noktada siyasi muhalefeti de dizayn etme çalışmaları yapılıyor. İşte Baykal’a yapılan kaset operasyonu budur. MHP vekillerine yapılan kaset operasyonu bunun göstergesidir. Ben bunu gördüğüm için üzülerek tepki koyma ihtiyacı duyuyorum.

“Bir Atatürkçü olarak bu suça ortak olmayı kabullenemediğim için susmuyorum”

Atatürkçü bir kişi Atatürkçülüğün iki şartı olan kurala uymak zorundadır. Bu kurallar tam bağımsızlık ve antiemperyalist olmaktır. Yeni CHP’nin uygulamalarına sessiz kalırsak bu suça ortak olmuş oluruz. Ben 30 yılını bu partiye vermiş bir emekçi bir Atatürkçü olarak bu suça ortak olmayı kabullenemediğim için susmuyorum ve tepkimi herkesin duyabileceği şekilde yüksek sesle söylüyorum. Son kurultayın sonucunda kötüye gidişin arttığını gördüğüm için bu açılamayı yapmayı zorunluluk hissettim. Sayın Kılıçdaroğlu’nun ben Dersimli Kemal’im söylemini içime sindiremiyorum. Anayasa referandumunda yaptığı hataları teyit eden yeni söylemi olan Yerel Yönetimler Özerklik Şartnamesi’ni kabul ediyorum, bu zamana kadar olan çekinceleri kaldırıyorum söylemini içime sindiremiyorum. Bu doğrultuda yeni bir yönetim oluşturuldu. BU yönetimin ise bir operasyon olduğuna inanıyorum. Ülkemin üzerinde oynanan emperyal oyunları görüyorum ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin bu oyunlara alet olmasını kabullenemiyorum.”

Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı ve CHP üyesi Feyzi Köse’nin ardından CHP Merkez İlçe Başkanı Gültekin Çalışkan'ın cebinde 20’ye yakın istifa dilekçesi olduğu, Parti Meclisine giren Didem Gültekin'e tepkinin yanı sıra, seçimlerde alınan kötü sonuçların ve CHP’nin giderek sosyal demokrat parti çizgisinden uzaklaşmasının bu istifaların diğer sebepleri olduğu iddia edildi. Bazı partililerin istifa dilekçesi vermedikleri fakat istifa edeceklerini sözlü olarak İlçe Başkanı Gültekin Çalışkan'a ilettikleri de gelen iddialar arasında.

 Video birazdan

Editör: TE Bilişim