Barış Eren
Şeker, Yeşilkent Kültür Merkezi'nde, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, mahalle ve köy muhtarları ile yaptığı toplantıda, 13 sene Adalet ve Kalkınma Partisi'ne başkanlık yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'deki rejimi değiştirmek istediğini belirterek, "Diyor ki, 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletin değil, benim olacak. Türkiye’yi tek başına ben idare etmek istiyorum' diyor. Yani Türkiye'yi Cumhuriyet devletinden çıkartıp parti devleti kurmak istiyor. Arap ülkelerine gidip geldikçe sultanlık istiyor. Sarayı da yaptı, Hürrem Sultan da yanında, çocuklar da hepsi köşeyi döndü Allah'a şükür, 'bu Türkiye'yi ömrü billah ben götüreyim' diyor. Ama bu Sultan Süleyman'a kalmamış. Bizim birinci karşı çıktığımız bu" dedi.
Seçmenin aklı, vicdanı ve imanı ile oy kullanacağını dile getiren Şeker, şöyle konuştu:
"Türkiye demokrasi ile yönetiliyorsa, TBMM'nin arkasında 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' yazıyorsa, bu memleketi halk idare edecek, halk istediği partiye ve kişiye oy verecek, temsilci olan milletvekili veya partiler de bu memleketi idare edecekler. Çıraklık, kalfalık ve ustalık derken, ustalık çok kötü bitti. O kadar çok şeyler oldu ki Türkiye'de, unutmanız mümkün mü? Ayakkabı kutularını unutabiliyor musunuz? Bir tarafta para kasaları, bakanın oğlu, ev kirası 60 bin lira, hiçbir yerde iş yapmayan bir kardeşimiz. Diğer tarafta bakanın kolunda 700 bin liralık saat. Bir tarafta Kuran'la dalga geçen insanlar. Bunların hiçbiri soruşturulmadı, mecliste aklandı. Bunları yüce divana gönderelim dedik ama kesinlikle göndermediler. Suçları yoksa neden bakanlıktan aldınız, niye şu anda milletvekili yapmıyorsunuz? Türkiye'de adalet sistemi rayından çıkmış. Eğitim sistemi zaten laçka olmuş. 5 bakan değişmiş, her gün yeni kurallar. Memleketin 2002'den 2007'ye kadar olan gelişen ekonomi hızı geriye dönmüş. Esnaf, çalışan, memur ve emekliler perişan. Korku dağları sarmış. Şimdi bir tarafta Başbakan çalışıyor, bir tarafta da namusu ve şerefi üzerine yemin etmiş Cumhurbaşkanı da 'ben tarafsızım' diye çalışıyor. Buna halk karar verecek. Bugün Güneydoğu'da Vali, Kaymakam, asker ve polis ama devlet yok. Bunlar Türkiye'nin gerçekleri. Sizler de sandık başına gideceksiniz, aklınız, vicdanınız ve imanınızla oylarınızı kullanacaksınız. Biz isteriz ki bize verin ama kararlar sizlerindir. Bu memlekete çivi çakan, fayda veren insanlara oylarınızı verin. Biz bu memlekete çok hizmet ettik. Bu memlekette okullarından, hastanelerine, yollarına kadar çok önemli görevler de yaptık."
CHP'nin, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin kente gelişi için asılan MHP bayraklarını şikayet ederek indirttiğini ifade eden Şeker, "Böyle bir şey Bozüyük'te ilk defa oldu. Yaşar Tüzün ve ekibi bizim bayraklarımızı indirtti, sabah genel başkanımız geliyordu yeniden bayraklarımızı çektik. Bu Bozüyük için çok ayıp ve çirkin bir şey oldu" dedi.
Şeker, konuşmasında Bozüyük'ün sıkıntılarını anlattı.
MHP Bilecik Milletvekili 2'nci sıra adayı Hüseyin Şensoy da, MHP'nin seçim beyannamesini paylaştı.
Toplantıda, İl Başkanı Ahmet Gürses, İlçe Başkanı Mehmet Karuk, İl Genel Meclisi üyeleri Zeki Uyanık ve Ahmet Eren, belediye meclis üyeler, Kadın Kolları Başkanı Pervin Tepe ve partililer de hazır bulundu.
