Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan, Yükseokulun temel atma töreninde geç kalmış olmanın ve 20 yıldır tekel binalarda eğitim öğretime devam etmenin ayrı ayrı hüznünü yaşadığını belirterek, atılan bu adımla artık hem bunu telafi etmek zorunda olduklarını hem de hızlı hareket etmeleri gerektiğini belirtti.

Özcan, uzun zamandır yaşanılan bu olumsuz süreç nedeniyle göndermede de bulunarak, “su çekerken hava yapmaması için motora önce su konulur bu su konulmadı bize su konulmuş olsaydı biz gürül gürül akardık burada” diyerek sitem dolu sözler vurguladı.

Rektör Özcan konuşmasında, “Memleketimiz adına, Bozüyükümüz adına biraz geç kalmış olmanın hüznüyle bu töreni yapmış bulunuyoruz. Elimize fırsat geçti Bozüyük olarak ama bu fırsatları hayat geçiremedik. Bizim hesaplarımıza göre bugün Bozüyük’te 3.000’den fazla Yüksekokul, Fakülte öğrencisi olabilecekken olmadı. Hem bunu telafi etmek zorundayız, biraz hızlı hareket etmek zorundayız. Hem kendimiz gelişeceğiz, hem çevremizi geliştireceğiz. Bozüyük ülkemizde lojistik anlamda belkide en avantajlı yerlerimizden birisi. Eğer bunu değerlendiremezsek vebali var, hesabı var bizden sorulur. Burada açtığımız 4 yıllık okul esasen fonksiyon olarak fakülte. Bu soruyla çok karşılaşıyoruz biz yüksekokul istemiyoruz fakülte istiyoruz diye. Allah kısmet eder yeni kanun çıkarsa fakülte olacak. Nüfusumuz 20.000’den az olduğu için şimdilik yüksekokul olarak açıldı. Fakat diploması, yetkisi fakülte. Bizim Bozüyüklülerin bunu bu şekilde bilmelerinde fayda var. Çok dinamik ve belkide Türkiye’nin en maharetli yüksekokullarından birisi Bozüyük’te var. Bununla hep iftihar etmişimdir. Hüznünü yaşadığım bir başka şeyde tam 20 yıldır tekel binalarında burada eğitim ve öğretime devam ediyor olmak. Buna biraz da Bozüyüklülerin de üzülmesi lazım. Biliyorsunuz su çekmek için hava yapmaması için motora önce su konur bu su konmadı bize su konmuş olsaydı biz gürül gürül akardık burada. Ben bir hoca olarak sizlere hatırlatayım ne kazandıysak, ne elde ettiysek bu topraklardan bu ülkeden, bu devletin sağladığı imkanlarla, o yüzden borcumuz var. Kim neyi nerden kazandıysa oradan borcunu ödemekle mükellef. İnsanlar vardır Allah her türlü imkan verir fakat onun iyi şeyler yapmak için fırsatı olmaz. Çakılı çivisi olmadan göçer gider. İnsanlar vardır belki imkanları yoktur ama her saniyesi iyi şeyler yapmak için geçer. Size şunu rahatlıkla söyleyebilirim, insan olarak yeryüzünde yapabileceğimiz en hayırlı iş insanların eğitimine destek olmaktır. Diğerleri ondan sonra gelir. Çünkü eğitime yapılan katkı milyonların hayatına müdehaledir. Başından beri bu yolculukta Bozüyük’te bize destek olan pek çok sanayici, siyasetçi, şehir eşrafından dostlarımız var, başta sayın Milletvekillerimiz olmak üzere. Ama bundan sonra bu öğrencilerin sağlıklı mekanlarda yaşayabilmesi için yurtlara ihtiyacımız var değerli girişimciler. Bozüyük’te benim onlarca öğrencim kalacak yer bulamadığı için kayıtlarını daha sonra sildirdiler. Onun için biz burada jandarmamıza da teşekkür ediyoruz. Jandarma misafirhanesini kız öğrencilere yurt yaptılar. Bir bütün halinde bunu değerlendirelim. Göreceksiniz bir-iki sene içerisinde burada hayat cıvıl cıvıl akmaya başlayacak ama o bir-iki sene desteğimiz olacak. Belediyemizin desteği var, sayın başkan anlattı, hükümetimizin, devletimizin, milletimizin ve üniversitemizin desteği var, demek ki üç ayak oldu dördüncü de Bozüyüklüler olacak ve çok sağlam bir şekilde yükseleceğiz inşallah. Hikayesini de anlatayım. Maliye Bakanımızı sivil haldeyken beyzbol şapkası, siyah güneş gözlüklü bir mekanda yakalamıştık, belli ki rahat olmak istiyor, kendisini gizlemek istiyor, ama demiştik ki sayın bakanım sizi yakaladık, bize para vermezseniz sizin kim olduğunuzu halka ifşa ederiz demiştik. O da bize demişti ki sayın vekilimizle ziyaret edersiniz. Sayın vekilimizi de ziyaret ettik. Bize başlangıç rakamını verdi onun üzerine biz de katacağız. Sizlerden de bekliyoruz. Allah hayırlı uğurlu eylesin. Bu çocuklar inşallah Türkiye’nin kaderine müdahil olacaklar.  Sayın müteahhidimiz, her şey para değil, bunu para bitmeden istiyoruz. Önümüzdeki Eylül’de burada çocuklar, herkes şahit değil mi arkadaşlar. Allah nasip ederse Ağustos’ta teslim edeceğim diyor. Sizler de duydunuz ben de yazdım” dedi.

Editör: TE Bilişim