KOSGEB Bilecik Müdürlüğü görevini 2015 yılı Ağustos ayından bu yana yürüten KOSGEB İl Müdürü Kadir Er ile Bilecik’teki KOSGEB faaliyetleri üzerine konuştuk. KOSGEB çalışmaları hakkında bilgi veren Er, Bilecik’in ekonomik anlamda gelişmesinde işletmelerin ve girişimcilerin hangi çalışmaları yürütmesi konusunda önemli açıklamalarda bulundu.

KOSGEB’in en çok bilinen çalışmalarından olan girişimcilik destek programı hakkında Bilecik’te 2016 yılında Ekim ayına kadar 800 kişinin eğitim aldığını söyleyen Er, şu ana kadar 13 kişinin bu program desteği ile 13 girişimcinin işletme açtığını kaydetti. 2016 yılı sonuna kadar bu sayının 40’ı geçeceğini ifade eden Er, mevcut işletmeler için araştırma ve geliştirme çalışmalarının büyük öneme sahip olduğunu kaydetti.

KOBİGEL gibi programlarla Bilecik’e önemli yatırımların gelmeye başladığının altını çizen Er, Bilecik’tekimevcut işletmelerin araştırma ve geliştirme konusunda KOSGEB’ten destek alabileceklerini kaydetti. KOSGEB İl Müdürü Kadir Er, açıklamalarında şu bilgileri aktardı:

‘En çok girişimcilik destek programımız biliniyor’

“KOSGEB, Sanayi Bakanlığına bağlı bir kamu kurumudur. 1990 yılında 3624 sayılı yasa ile kurulmuştur. Türkiye’nin 81 ilinde KOSGEB teşkilat yapılanmaları tamamlanmıştır. İşletmelerin büyümesine ve girişimcilerin iş kurmasına yönelik destek yürüten bir kurumdur.

KOSGEB olarak farklı destek programlarımız var. İşletmelere yönelik destek programlarımız ve girişimcilere yönelik destek programımız var. Özellikle gündemde olan ve vatandaşlarımızın yakından takip ettiği girişimcilik destek programlarımız rağbet görüyor.

Girişimcilik destek programı kapsamında, işini kurmak isteyen girişimci adaylarına uygulamalı girişimcilik eğitimi veriyoruz.  32 saatlik bir eğitim programımız var. Bu programa katılıp tamamlayan girişimci adaylarımıza sertifikalarını veriyoruz. Daha sonra bu girişimci adaylarımızın işletmelerini kurmaları için bizden destek alabiliyorlar. Eğitim programı çerçevesinde;  pazarlama, finansman, işletme yönetimi, üretim metodları gibi derslerden oluşanbir eğitim veriyoruz. Daha sonra bunları içeren bir iş plan hazırlamasını sağlıyoruz.

‘Girişimci için iş planı önemli’

Buradaki en büyük amacımız girişimcinin işini kurmadan önce bir plan yapması, kuracağı işletmenin karlı olup olamayacağı, işi başarıp başaramayacağını görmesini sağlamaktır. Önemli olan ne iş yapacağını, işi nasıl yapacağını, işten ne kadar para kazanabileceğini kendi planları çerçevesinde görmesi ve sonucunda iş fikri ile planla uyumluysa bu işi kurmasıdır. Girişimci adayının iş fikri ile plan uyuşmamışsa farklı bir iş fikrine yönelmesini öneriyoruz. Eğitim programımızı esas amaçları bunlardan oluşuyor.

‘50 Bin Lira hibe veriyoruz’

Girişimcilik destek programımızda 50 Bin TL’lik hibe, 100 Bin TL’ye kadar geri ödemeli makine, techizat için verilen destek veriyoruz. Bu 50 Bin liralık hibe içerisinde 2 Bin liraya kadar kuruluş aşamasında herhangi bir fatura, dekont getirmeden verilen hibemiz var. Bunun dışında makina, techizat, ofis donanım giderleri için ve işletme gideri dediğimiz kira giderleri ve personel ücreti desteğimiz var. Bu kalemler içerisindeki rakamlar değişebiliyor. Kurul kararı ile kalem giderleri değiştirilebiliyor. Hibe için toplam üst limitimiz 50 Bin Liradır. Girişimcilik destek programı 2 yıllık bir programdır. Bizdeki işlemleri bittikten sonra 2 yıl boyunca girişimciyi destekliyoruz. Bu 2 yılın sonunda 6 ay boyunca geri ödeme yapmıyor. Yani 2,5 yıl boyunca herhangi bir ödeme yapmıyor. 100 Bin Liralık geri ödemeli kredimizin ödeme süreci için 2 yıl içerisinde 3’er aylık aralıklarla 8 taksit ile almış olduğu makine, techizat desteğini geri ödüyor. Herhangi bir faiz de uygulanmıyor.

Eğitim içerisinde başlangıçta bir ödeme ve iş planı yapılıyor. Kurul bunları değerlendiriyor. Bu karar işletmeye bildiriliyor. İşletme de bu karara göre alımlarını yapıyor. Makinaları görüp tespitlerini yapıyoruz. Ondan sonra destek veriyoruz.

‘Yılsonuna kadar eğitimlere devam edecek’

Şu an yeni yerimize taşındığımız için eğitimlerimizi şubemizde vermeye başlamadık. Eğitimlerimizi şu anda; Ticaret Odası, belediyeler veya başka kurumlar aracılığı ile veriyoruz. Özellikle meslek kuruluşları, belediyeler ve sivil toplum kuruluşlarıyla ortak eğitim programları hazırlıyoruz. Yılsonuna kadar yapacağımız eğitimler var. Başvuruları direk kurumumuz aracılığı ile alıyoruz.

‘Bu yıl işletme kuranların sayısı 40’ı geçecek’

Bilecik’te girişimcilik destek programı kapsamında 703 kişi eğitimlerden faydalanmış. 2016 yılında ise bugüne kadar 800 kişiye eğitim verdik. 2015 yılında eğitim alan girişimci adaylarından 38’ine destek verdik. 2016 yılında şu ana kadar 13 tane işletme kuruldu ve bunları destekledik. Ancak şu an kurul değerlendirmeleri devam ediyor. Bu sayının yılbaşına kadar 40’ı geçeceğini düşünüyoruz. Eğitim alanlarını sayısı daha fazla. İl dışında gelipburada eğitim alan bir çok girişimci adayımız var. Büyük şehirlerde girişimcilik eğitimine yetişemiyorlar. Bizim sınıflarımızda da boş yer kaldığında şehir dışından gelip derslere katılan girişimci adayları oluyor.

‘Bilecik’te yoğunluk yok’

Eğitimlerimiz 4 gün boyunca toplamda 32 saat sürüyor. Gün içerisinde 8 saatlik eğitimlerimiz oluyor. Bilecik’te çok fazla yoğunluğumuz yok. Bu kurulacak iş fikriyle alakalı diye düşünüyorum. Bir iş fikri olan girişimcinin kişi sayısının az olmasında kaynaklanıyor olabilir. Bunun biraz daha yoğun olmasını bekliyoruz. Programlarımızın tanıtım ağı düşük değil. Bu devirde herkesin elinde akıllı telefonlar var. İnternet ağı çok geniş.

‘Girişimci özelliklerimiz zayıf’

Bizim en büyük sıkıntımız girişimcilik özelliklerimiz zayıf. Örneğin dolandırıcılık olayları çok yaygın durumda. Telefonlar KOSGEB’ten ya da AB fonları için arıyoruz. Size hizmet vereceğiz, diyorlar. Vatandaşlarımızın bazıları bunlara inanıyor ama bununla ilgiliherhangi bir araştırma yapmıyor. KOSGEB’in internet sayfasında bütün bilgiler mevcut durumda.  Adresimiz belli, bize gelip bilgi alabilirler. Arkadaşlarımız her konuda yardımcı olabilirler.

Girişimcinin İngilizce karşılığı aslında atılgan demektir. Girişimcilerimizin biraz daha atılgan olması lazım. Girişimcinin tuttuğunu koparan bir özelliği olması gerekir. Bu maalesef bizde sıkıntılı bir konu. İşletmelerimizde de bu sıkıntılar var. Yakın zamandanbir örnek verebilirim. Ne kadarlık yatırım yaptıklarını soruyoruz. Fabrika inşaatına 3 Milyon Lira harcamış, makinalara da 3 Milyon Lira harcamış. Toplamda 6 Milyon Liralık bir yatırım yapmış. Bu yatırımı ne kadar sürede geri almayı düşünüyorsunuz diye soruyorum. Bu konuda herhangi bir cevap veremiyorlar. Yaptığı yatırımının ne zaman döneceğini hatta dönüp dönmeyeceğini de bilmiyor. En büyük sıkıntılarımızdan birisi budur.

Üniversitede girişimcilik dersleri açılıyor. Bu dersi alan öğrenciler mezun olduktan sonra hiçbir eğitime katılmadan direk sertifika alabiliyorlar. Bu konuda elimizden gelen gayreti herkes için göstermeye çalışıyoruz.

‘Planlama kültürünü getirmeye çalışıyoruz’

İşletmelere planlama kültürünü getirmeye çalışıyoruz. Artık dünyada bütünsanayi sistemi böyle çalışıyor. Öncelikle planlama yapıyorsunuz, uyguluyorsunuz, kontrol ediyorsunuz. Planlarınızda değişiklik yapmak istiyorsanız değişiklik yapıyorsunuz. Bunu da plana uydurmaya çalışıyorsunuz. Bu döngüyü işletmelerimizin sürekli yapması gerekiyor.

‘AR-GE’ye ağırlık vermek istiyoruz’

İşletmelere yönelik KOBİGEL dediğimiz  KOBİ Gelişim Destek Programımızvar. Bu program çerçevesinde imalatçı işletmelerimize yönelik yoğun bir çalışma yaptık. 22 tane işletmemiz bu destekten faydalanmaya başladı. Çalışmalarımızda daha çok araştırma- geliştirmeye ağırlık vermek istiyoruz. Bilecik merkezde 2 tane organize sanayi bölgemiz var. İlçelerimizde organize sanayi bölgelerimiz var. Buralardaki imalatçı işletmelerimizin araştırma ve geliştirme faaliyetlerine destek vermek istiyoruz. Çünkü katma değer oluşturan ürünlerin oluşması bizim için çok önemlidir.

Ülkemizin ekonomisindeki sıkıntılar belli. Biz ithalat yapan bir ülkeyiz. İhracatımızı arttırabilmemiz için katma değerli ürünlerimizin olması lazım. İthalatı da bu sayede azaltmamız mümkün olacaktır. AR-GE konusunda çok güzel desteklerimiz var. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi ile bununla ilgili protokolümüzvar. Rektör bey de bu konu bize çok yardımcı oldu. Bu protokol kapsamında hazırlıklarımız da sürüyor. Özellikle Bilecik’teki araştırma- geliştirme potansiyelinincanlanmasını istiyoruz.  Araştırma-geliştirmeye önem veren işletmelere muhakkak destek vermek istiyoruz.

‘İşletmeler veritabanımıza kayıt olsunlar’

Bilecik’tekimevcut işletmelerin bizde veritabanı bilgileri yoksa muhakkak kaydolsunlar. İşletmelerin hangi destekleri alacaklarını ilk etapta bilemeyiz. Ancak muhakkak bizimle iletişime geçen işletmeleri yönlendirmeye çalışıyoruz. Danışmanlık hizmeti gibi değil ama üstümüze düşen ne görev varsa o konuda yardımcı olmaya çalışıyoruz. Gerekli bilgileri bize ulaşarak direk bizdenalsınlar istiyoruz. Bize ulaşan her işletmeye destek vermeye çalışıyoruz. İşletmeler bizim veritabanımıza kayıt olurlarsa bizde iletişim bilgileri olur. Onları güncel desteklerimiz hakkında bilgilendiririz. Önemli noktalarda telefonla arayıp temasa geçebiliriz. Sosyal medya üzerinde hesaplarımız var. Bizi buralarda da takip edip bilgi sahibi olabilirler. Biz işletmelerimiz için çalışma yapmak isityoruz. İşletmeler bize bir adım atarsa biz onlara daha fazla adım atabiliriz. Girişimcilerimiz için, iş fikri bulunan girişimci adaylarımız için de bu düşüncemiz geçerlidir.Burada ne kadar işletmeye destek verebilirsek ne kadar katkımız olursa bunların ülke ekonomisine daha çok katkısı olacağını düşünüyoruz. Bizim burada çalışma amacımız budur.

‘Bilecik’e önemli yatırımlar geliyor’

Bilecik’e önemli yatırımlar geliyor. Projelerimiz kapsamında il dışında 3 işletme tarafından yatırım geldi. Kredi ve faiz destekleri kapsamında yeniyatırımlar da geldi. Bilecik eşrafının bu durumun çok farkında olup olmadığını bilmiyorum ama Bilecik ili dışarıdan yatırıma çok uygun hale gelmeye başladı.

‘Yan sanayi oluşturmak daha önemli’

Bu yatırımlar küçük ölçekli yatırımlar değil. Şu an büyük yatırımlar da Bilecik’e geliyor. Bu duruma yatırım ölçeğin Bilecik’e getirisi ne kadar oluyor ona bakmak lazım diye düşünüyorum.  Büyük bir fabrikanın gelip burada çok sayıda insan çalıştırması çok iyi bir şey ama fabrikanın geldiğinde yan sanayisinin de yanında gelip gelmediğine bakmak lazım. Bazı fabrikalar var 100 kişi çalıştırıyor. Burada 15-20 tane ortabüyüklükte fabrika geliştiriyor. Önemli olan yan sanayisi olan Bilecik’e çekebilmek. O zaman Bilecik’e getirisi daha farklı olur. Yan sanayininekonomide tetikleyici etkisi oluyor. Bilecik’in bugünen büyük problemlerinden birisi budur. Büyük fabrikalar var ama bunların hiçbirisinin yan sanayisi yok. Farika sadece işçi çalıştırıyor. Bunlarda katkıdır ama ekstra katkısı yok. Örneğin Bursa’da otomotiv sektörünün yanında 2 bin tane yan sanayisi bulunuyor. Bunların hepsi girişimci ile alakalı diye düşünüyorum. Dışarıdan iş alabilecek girişimcilerin olması çok önemlidir.”

Editör: TE Bilişim