Cafer Elmas

Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı, şehir merkezinde bulunan çay bahçesinin tahliye edilmesi ve mahkeme tarafından alınan yürütmeyi durdurma kararı sonrası tekrardan işletilmeye başlamasına yönelik olarak açıklamalarda bulundu.

Çay bahçesinin niye tahliye edildiğini açıklayan Başkan Yağcı, “Burası Bilecik'in en önde merkezi noktasındaki parklardan birisi. Maalesef geçen süre içerisinde yatırım, çalışma ve hizmet noktasında istenilen performansı alamadık. Kendilerine değişik uyarılarımıza rağmen, maalesef orasını bir gecekondu gibi işlettiler şehrin merkezinde.” dedi.

Alanın hiç kimseye kiraya vermeyi düşünmediklerini ifade eden Yağcı, buranın Bilecik Belediyesi Sosyal İşletmesi olarak alınacağını, halka ucuz içecek, kaliteli hizmet, temiz çevre, doğal ortamla birlikte kalifiye bir iş sunmak istediklerini söyledi. 

“Yürütmenin durdurma kararını mahkememiz vermiştir. Zannedersem mahkemeye de eksik bilgi verilmiştir. Eğer mahkeme bu tahliye işleminin bittiğini bilseydi o yürütmenin durdurma kararını vermezdi.” diyen Yağcı, "Şehrimizin değişik noktalarında belediyemize ait alanlarda işletmecilik yapılmakta ve biz de işletmeci kardeşlerimize mümkün olduğunca destek olma çabası ve gayreti içerisindeyiz. Belediye parkı olarak geçen, kültür park olarak adlandırılan parkımız da, işletmecisi tarafından 20 yılı aşkın süreden beri kullanılmakta. Biz Belediye Başkanlığı olarak ilgili 11. ayda 7 dönem içerisinde kira akdimizi yenilemeyeceğimizi ilettik. Bu noktada kendisine tebliğ yapıldığı tarihten itibaren 31 Mart 2015 tarihine kadar, yaklaşık 5 aylık süre içerisinde ilgili tarafından herhangi bir dava açılmadı. Herhangi bir kira tespitinin devamına ilişkin iş ve işlem yapılmadı.  

Dolayısıyla tebliğimizden itibaren, 31 Aralık 2014 tarihinden itibaren aramızdaki kira akdi bitti. Buna ilişkin de kendisi herhangi bir itiraz ve dava sürecine girmedi. Biz tahliye etmesi için 3 ay bekledik. Bunun üzerine de 3 ay içerisinde herhangi bir girişim ve tahliye olmadı. Dolayısıyla kanuni hak çerçevesinde 2886 yasanın 75. maddesi kapsamında valiliklerin işgal edilen arazileri tahliye etme hakları var. Biz de valilikten bu hakkı istedik. 

Valiliğimiz tahliyesine ilişkin bir karar aldı. İlgiliye tebliğ etti, tahliye tarihini de bildirdi. 21 Nisan 2015 tarihinde belediyemiz, valiliğimiz, valilik elemanları giderek işletmecinin mekanına tahliyeye ilişkin emri söylediler. Onlar da dediler ki, 'biz kendimiz tahliye olalım'. Kendileri o noktada topladılar. Kendilerine biz de teşekkür ettik. Dedik ki, 'tamam, ekmek yediniz buradan, Bilecik'in bu mekanından. Ne güzel böyle de tahliye ediliyor'. 

Ama o ana kadar, müracaat etmelerine rağmen mahkeme herhangi bir yürütmenin durdurma kararını vermemişti. Dolayısıyla tahliye kararı sonuçlandı. Artık geriye yönelik olmaz ama mahkeme bir gün sonra yürütmenin durdurma kararı verdi. Bu yürütmenin durdurma kararı bir tedbir kararıdır ve hangi anda verilirse işlem o anda dolar. İcrayi nitelikte bir karar değildir. Geriye uygulanamaz. Velev ki uygulansa dahi, bunu uygulayacak birim ilgililerin avukatı, kendi şahsı değildir. Bunu uygulayacak birim idaredir, belediyedir. Belediyeye getirirsin, kararı tebliğ edersin, kararı uygulama noktasında idarenin 30 günlük hakkı vardır. 30 günün sonuna kadar uygular. Ama burada bir hukuk aşımı, yorum ve açıkçası bir gasp yapılmıştır . Bu hukuka da uymayacak şekilde ilgili şahıslar, avukatlarının önderliğinde, 'Biz yürütmenin durdurma kararını aldık. Dolayısıyla çilingirle açarız. İstediğimiz zaman da buraya yeniden sandalyeleri getiririz' gibi bir tavra girdiler.  Biz toplumun huzurunu, sükununu sağlamaya görevli bir kurum olarak toplumsal huzursuzluk çıkmasın diye buna fiziksel olarak müdahale etmedik. Ama bugün hukuksal olarak gerekli müdahaleleri yapıyoruz. Yaptıkları suçtur, hatalıdır, yanlıştır.  Kaldı ki, yürütmenin durdurma kararı kiracılık sıfatını geri iade etmez. Ama etse dahi onun başlama noktası bu tarzda olamaz. İdare tarafından olur veya idare 30 günde yapmazsa buna ilişkin tazmini olarak sorumlu olur. Çünkü tahliye işlemi bitmiştir. Artık yürütmenin durdurmada konusuz kalmıştır. Burada avukatın yaptığı değerlendirme hatalıdır, yanlıştır, yapılan işlem yanlıştır. Zaman içerisinde de halkımız da bunu görecektir.

Burası Bilecik'in en önde merkezi noktasındaki parklardan birisi. Maalesef geçen süre içerisinde yatırım, çalışma ve hizmet noktasında istenilen performansı alamadık. Kendilerine değişik uyarılarımıza rağmen, maalesef orasını bir gecekondu gibi işlettiler şehrin merkezinde. 
Biz burayı hiç kimseye kiraya vermeyi de, ihale etmeyi de düşünmüyoruz. Burayı Bilecik Belediyesi Sosyal İşletmesi olarak alacağız. Halkımıza ucuz içecek, kaliteli hizmet, temiz çevre, doğal ortamla birlikte kalifiye bir iş sunmak istiyoruz. Diğer işletmecilere de belediye olarak bu işletme şekliyle de örnek olmak istiyoruz. Burada her şey Bilecik için, her şey hemşehrilerimiz için diyoruz. 

Orada emeklilerimize, dezavatanjlı gruplara özel indirimli sunumlarımız olacak. Emekli kardeşimiz oradan daha uygun şartlarda yararlanacak. Engelli kardeşimize daha uygun şartlarda sosyal hizmeti de buralarda sunacağız. Ayrıca parkta çok ciddi o mekanların kaldırılması ile ciddi bir düzenleme düşünüyoruz. Bilecik'in merkezine yakışan, Belediye Parkı diyoruz, Belediyemizin adına yakışan bir park yapacağız. Müsaade etsinler, 45 gün sonra o parkın nasıl olduğunu hep birlikte görelim.

Onun için yapılan yürütmenin durdurma kararı mahkememiz vermiştir. Zannedersem mahkemeye de eksik bilgi verilmiştir. Eğer mahkeme bu tahliye işleminin bittiğini bilseydi o yürütmenin durdurma kararını vermezdi. Zaten verilen karar da idarenin savunması yapılıncaya kadar verilen bir karar. Bugün idare savunmasını yapacak. Umarım yürütmenin durdurma kararı kaldırılır ve biz işlemlerimize devam ederiz. Bir 10 gün belki bu geçiş süreci içerisinde oralarda çalışma olmayacak. Park biraz dinlenecek. 10 gün sonra yeniden coşacak." dedi.

Editör: TE Bilişim