Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı, Milletvekilliği için istifa ederek aday adaylığını açıkladı. İlk aday adaylığını açıklayan Yağcı olurken, “başkan adaylığı garantiledi mi, risk mi alıyor?” sorusu kamuoyunda konuşulmaya başlandı.

 AK Parti Genel Merkezi 3 dönem Belediye Başkanlığı yapanlara milletvekili aday adayı olma yolunu açtı.

Selim Yağcı, 3 dönem Belediye Başkanlığı yaptı, iyi kötü hizmetleri de oldu fakat bu süreçte çok kişinin de kalbini kırdı, tepkisini çekti. Kendi fanlarını yaratırken, bir taraftan karşı fanlarını yarattı. 3 dönem Belediye Başkanlığı yapan Selim Yağcı’nın Milletvekili olma arzusu normaldir. Aslında o bunu daha önceki Milletvekilliği seçimlerinde istiyordu, o süreçte Ankara'ya çok gitti geldi ama o dönem olamadı. Zannedersem bu sefer adaylığı kopardı, ama 1. sırada mı, 2. sırada mı seçime girecek onu zamanla göreceğiz. 1. sıra  olmazsa Belediye Başkanlığını bırakacak kadar riske girermiydi? Şimdi kamuoyunda bu konuşuluyor. 1. sıra aday da olabilir, 2. sıradan adayda gösterilebilir. Çünkü Cumhurbaşkanının ne düşündüğünü hiç kimse kestiremez.

Geçtiğimiz günlerde Yağcı’nın, “ben Cumhurbaşkanının kapısında temizlikçilikte yaparım” çıkışı ve benim onu ulusala taşımam ile ülke gündemine oturması artımı yazdı, eksimi yazdı onu zamanla anlayacağız. Başkan Yağcı, milyon dolarlar ile yapamayacağı reklamını sayemde bir günde yaptı. Sesini Reisine duyurdu, “ben dava adamıyım, kapısında temizlikçilik bile yaparım” demesi Bilecik kamuoyunda değişik yorumlansa da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu tür şeyler ve biat hoşuna gidiyor. Fakat Başkan Yağcı'nın adaylığı yine ulusalda farklı yorumlara neden olarak haber yapılacak bence. Bazı muhalif gazeteler yüklenecekler, ülke gündeminde kalmaya devam edecek.

 Adaylığının garantimi olduğunu, yoksa risk mi taşıdığını istifa ederek aday adaylığını açıkladığı basın açıklamasında kendisine sordum. Garantinin olmadığını fakat 3 dönem Belediye Başkanlığı yapanların istifa ederek aday olma haklarının önünün açıldığını belirterek, kendisinin de aday olma arzusunu devlet büyüklerine ilettiğini fakat AK Parti’de adaylık konusunda kesin diye birşey olmayacağını, yapılacak temayüller sonrasında parti yetkililerinin son kararı vereceğini söylese de bu büyük riske sizce girer miydi? Zaten Belediye Başkanı Selim Yağcı’nın 11 ay sonra görev süresi bitecekti, 11 ay öncesinden bu riski alması çok doğal.

İşin farklı bir boyutu ve iddialarda konuşuluyor. Bilindiği gibi, bundan 5-6 ay önce Cumhurbaşkanı, Belediye Başkanlarının teker teker ipini çekiyordu. İstanbul ve Ankara Belediye Başkanlarını istifa ettirdi. Bu süreçte 10 Belediye Başkanı’nın daha adı geçiyordu. Fakat kamuoyundan ve CHP’den gelen tepkiler üzerine Cumhurbaşkanı bir anda kıyıma son verdi. Şimdi 3 dönem Belediye Başkanlığı yapan başkanlara vekillik aday adaylığı için izin verdi acaba bu farklı bir senaryo olup o zaman yapamadığı temizliği bu süreçte yapabilir mi, bunu da önümüzdeki günlerde izleyip yazacağız.

Siyaset ve seçim risk gerektirir. Başkan her ne kadar adaylığının kesin olmadığını söylese de hal ve hareketlerinden, rahatlığı ve gülümsemelerinden adaylığını garanti altına aldığı havası içerisinde intiba bıraktı. Diğer çıkacak adaylara ve mevcut Milletvekili Halil Eldemir'e ayıp olmasın diye biraz daha dikkatli davranmaya,  sözlerini itina ile seçerek konuşmaya dikkat ettiği gözlendi.

Size ayrı bir anekdot; geçtiğimiz gün Başkan Yağcı'nın kızına ilişkin çıkan haber sonrası basın toplantısında yaptığı bir açıklamayı eleştirerek köşe yazımda dile getirmiştim. Kamuoyunda ve dostlarımdan oldukçada destek ve tebrik aldım, yazımı sitemizde paylaşmamın ardından akşam saat 20:30 sularında Ankara'da olduğunu bildiğim Belediye Başkanı Selim Yağcı beni telefon ile aradı. Telefonu açtığımda yazımdan dolayı bana sitem edeceğini beklerken, Başkan bana mütevazi bir ses tonu ile “her seçime girerken Cafer seninle biz hep kavgamı edeceğiz, biz abi kardeşiz sana karşı olan bir şey değil”  şeklindeki yumuşatıcı konuşmaları ve sesindeki mutluluk duygusuna şaşırmıştım. 

Hatta telefon görüşmesi sonrası o sırada beraber olduğumuz abilerimize, “Başkan adaylığı garantiledi galiba şaşırtıcı bir üslup ile benimle konuştu” dedim. 14 yıldır iyi kötü Başkanla diyaloğumuz oldu, azıcık yapısını, karakterini konuşmalarından anlarım. Bakın konuşmasındaki ince çizgi şurada, “Cafer seninle biz her seçime girerken kavgamı edeceğiz” yani seçime gireceğini, adaylığı kopardığını ima ederken daha ben o gün anladım bizde yılların gazetecisi olduk artık.

Seçimlerde 24 saat çok uzun, 24 saat çok kısadır. Daha 59 günde neleri göreceğiz, neleri yazıp çizeceğiz.

Yarınki yazımda Başkan koltuğunu kime bırakacak?, Kim Başkanlığa devam edecek?, Başkan kimi işaret edecek?, Muhalefet Meclis üyeleri ne yapacak?, Meclis kimi seçecek? ona yer vereceğim olasılıklar, senaryolar, kulis bilgileri neler neler.

Beni takip etmeye devam edin.

Editör: TE Bilişim